Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor
Özel İçerik

Güzin Tanyeri

Sevgili Güzin Hanım ile Size Nefesimi Bırakıyorum kitabı üzerinden dayısı Cemal Süreya’yı konuştuğumuz bir Youtube videosu çekmiştik. Kendisi ile yazılı bir röportajımız da olsun istedim. Ben sordum, o anlattı. Nasıl naif bir kadınsın sen Canım Güzin Hanımcım. Bir Cemal Süreya derken binlercesi dökülüyor dilinden…

Yeni bir ay başlarken, bu keyifli röportajla başlasın. Güzin Hanım, Cemal Süreya’nın hayatından fotoğraflar da paylaştı benimle. Şimdi sıcacık bir hevesle sizlerle paylaşacağım Afrika dahil bütün kara parçalarında kaleminden aşka inandığımız şair, Cemal Süreya'nın o fotoğraflarını. Yine onun gibi sevgi dolu olabilmeyi, hep paylaşabilmeyi diliyorum…

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

(Cemal Süreya ailesi ile)

AMACIMIZ ANILARIN YAZILMASI, CEMAL SÜREYA GERÇEĞİNİN ANLATILMASIYDI

- Güzin Hanımcım, “Size Nefesimi Bırakıyorum”u anneniz Perihan Hanım adına siz kaleme aldınız. Rica etsem önce bize kendinizden bahseder misiniz? Tabii biraz da kitabın anlatan sesi annenizden…

Emekli bankacıyım, evliyim ve bir kızım var. Annem ev hanımı, 83 yaşında. İnce ruhlu, zevkli, hala öğrenmeyi sürdüren, öğrenmeye âşık bir insan. Günlük gazetesini ve çeşitli kitapları okumak annemin geçmişten beri süregelen alışkanlıkları… Annesizliğin acısını fazlasıyla yaşadığı için biz üç kızını -her zorluğa karşı- üstümüze titreyerek sonsuz sevgi ve ilgiyle büyüttü. Torunlarına da aynı ilgiyi, sevgiyi, emeği verdi. Böyle bir annemiz olduğu için şanslı ve mutluyuz.

- Hemen sormak istiyorum öncelikle, Cemal Süreya’nın yeğeni olmak nasıl bir duygu?

Dürüst, onuruna düşkün, sevgi dolu, kimseyi kırmadan yaşamayı seçen bir kişi olduğu için dayıma hayrandım… Onunla onur duyuyorum...

- Annenizin de, sizin de yazarlık kariyeriniz yok aslında değil mi? Amaç anılarınızı yazmaktı?

Evet, ikimizin de yazarlık kariyeri yok. Amacımız anıların yazılması, Cemal Süreya gerçeğinin anlatılmasıydı.

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

(Cemal Süreya, kız kardeşleri ile)

ARTIK BU KİTAP YAZILMALIYDI; ANNEM ANLLATTI, BEN KÂĞIDA DÖKTÜM

Ne kadar güzel bir iş yapmışsınız… Peki bu kitabın yazılma hikâyesini anlatır mısınız bize? Nasıl karar verildi? Nasıl bir yol izlediniz?

Dayım, annemle bir araya gelip çocukluklarından konuştuklarında “Ayten de gelsin bu yaşadıklarımızı arkadaşım Muzaffer Buyrukçu’ya anlatın, o da yazsın” demiş; ama bu isteğini dayım bir türlü gerçekleştirememişti. Dayımın ölümünden sonra annem, abisinin bu isteğini vasiyet olarak kabul etti. Ayrıca dayımın arkadaşları da anneme dayımla olan anılarını yazmasını söylüyorlardı. Ama annemin sorumlulukları ve sağlık sorunları o dönemde yazmasına engel oldu. Daha sonraki yıllar içinde dayım hakkında doğru olmayan röportajlar verildiği oldu. Hatta çocuklar için Cemal Süreya’nın çocukluğunu tamamen yanlış anlatan bir kitap çıktı. Başka örnekler de var ne yazık ki. Bunlar bize üzüntü veriyordu. Artık bu kitap yazılmalıydı; annem anlattı ben kâğıda döktüm.

- Peki ne kadar sürede yazdınız?

Kitabın yazılması sürecinde annem rahatsızlanıyor, ara vermek zorunda kalıyordum. Bu gibi nedenlerle kitabın yazımı iki yıl sürdü.

- Ne güzel, anneniz her şeyi hatırlıyor. Maşallah nefis bir hafızası var? Anneniz anlattı ve geri kalan her şeyi siz toparladınız, değil mi?

Annem 83 yaşında; belleği çok kuvvetli, her şeyi çok iyi hatırlıyor. Onun anlattıklarını ses kaydına alıp, kâğıda döktüm. Anlatımları dışındaki fotoğrafları, belgeleri, bilgileri ben toparladım.

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

DAYIMIN RUHUNA DEĞSİN


- Aslında kitabın adını da sormak istiyorum ben size. Cemal Süreya’ya yakışır bir adı var kitabın. İçindeki başlıklar da öyle… Kitabın adına kim karar verdi, anneniz mi?

Kitabın adı annem, kardeşi Ayten ve abisi Cemal Süreya ile bir anısından. Ve Cemal Süreya’nın söylediği bir söz… Sayın Necati Güngör kitabın hazırlık aşamasında dosyayı okuduktan sonra birkaç kitap adı önerdi, içinde bu ad da vardı. Annem de kitabın adının bu olmasını istedi.

- Necati Güngör de önsöz yazmış kitaba. Kitap yazım sürecinde mi tanıştınız kendisiyle?

25.06.2011 tarihinde Sayın Necati Güngör’ün girişimi ve Türk Yazarlar Sendikasının etkinliği olarak dayımın en son oturduğu evine plaket takılması töreninde kendisi ile tanıştık. Yani kitabın yazılma sürecinden çok önceydi. Dayımı gerçek sevenlerden ve onunla birçok anısı olan kişidir kendisi. Dayım yaşamını herkesle paylaşmayan biriydi; ama onu kendine yakın bulmuş ki yaşamındaki bazı konuları da Necati Güngör’e anlatmış…

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

(Çocuk Cemal Süreya)

- Kitabı okuduğunda yorumu ne oldu Necati Bey’in?

Sayın Necati Güngör kitabı okuduğunda dayım Cemal Süreya’nın, “Bir sanatçının her şeyi yazılabilir. Her şeyi yazılmalı!” dediğini aktararak “Bu kitap yayınlanmalı. Cemal Süreya’yı sevenler onun yaşamındaki gerçekleri öğrenmeli!” yorumunda bulundu.

- İnsan bu kitabı okurken kendisini Cemal Süreya ile aynı sokakta oyun oynamış gibi hissediyor. Annenizin hafızası kadar, sizin kaleminiz de akıcı gerçekten. Genetik olsa gerek J devam edecek misiniz yazmaya? Kitabın devamı gelir mi? Kaldı mı yazmadığınız anılar?

Annemin hafızası gerçekten iyi, anlatımları da öyle… Hala hatırlayıp anlattıkları var. Onları da ses kaydına alıyorum. Ayrıca dayımın anneme Paris’ten yazdığı mektuplar, edebiyat insanlarının dayıma imzaladığı kitaplar var. Tüm bunlar sadece bizde kalmasın, Cemal Süreya sevenleriyle paylaşalım düşüncesindeyiz. Kısacası ikinci bir kitap olabilir.

- Peki ya bir başka kitap yazmayı düşünür müsünüz? Yazarlığı, yardım etmek yoluyla da olsa, deneyimlediniz? Bu nasıl hissettiriyor?

‘Size Nefesimi Bırakıyorum’ bir anı kitabı. Şöyle de diyebilirim; Cemal Süreya sevenlerine tüm gerçeklerin anlatıldığı, duygu yüklü, çok uzun bir mektup… Bu mektubun yazılmasında katkım olduğu için mutluyum. Dayımın ruhuna değsin… Daha önce söylediğim gibi ikinci kitabı da gerçekleştirebiliriz umarım.

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

EKSİĞİ VAR, FAZLASI YOK BU KİTABIN


- Bu kitap, Cemal Süreya ile birlikte hepinizin biyografisi bir yerde. Siz yazıp bittikten sonra okuduğunuzda neler hissettiniz?

Cemal Süreya’nın yaşamındaki gerçekleri anlatabilmek için en baştan başlamak gerekiyordu.  Öyle de başladık kitaba. Annemin ve teyzemin yaşamından kesitler de var elbette. Tüm bunlar dayımı yaşamı boyunca etkilemiş olaylardı. Kitap bittiğinde Cemal Süreya sevenlerin onu daha yakından tanıyıp daha iyi anlayacaklarını düşündük. Çünkü bu kitapta her şey yaşandığı gibi objektif ve samimiyetle yazıldı. Eksiği var, fazlası yok bu kitabın…

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

(Cemal Süreya, Can Yücel ile)

- En çok nasıl sorular alıyorsunuz kitapla ilgili? İnsanlar neye şaşırıyor ya da neyi merak ediyor?

Annem ve teyzemin kötü üvey annesi Esma’nın yaptıklarını, babalarına nasıl olup da anlatmadıklarına şaşırıyorlar.  Esma’ya daha sonra ne olduğunu merak ediyorlar. Üç kardeşin, acı dolu ve zor yaşamlarında nasıl bu kadar sevgi dolu olabildiklerini soruyorlar…  Aslında yaşam şöyle bir gerçeği de barındırıyor; hayatın acıları bazı insanları insanlıktan çıkaramıyor. Üçkardeş de bunun örneği…

- Ben itiraf etmeliyim, hiç bu kadar samimi bir biyografi okumamıştım. Sevgi dolu, özlem dolu bir ailesiniz, ne güzel… Bu konuda birkaç bir şey söylemek ister misiniz?

Cemal Süreya ve kız kardeşleri yaşamlarındaki tüm acılara ve zorluklara karşın kin duygusu taşımıyorlardı. Dürüst ve ikircikli olmayan yapıdaydılar. Hayatlarının temelinde her şeye rağmen sevgi vardı. Kırgınlardı; ancak her güne yeni umutlarla başlıyorlardı. Dayım da çevresi tarafında sevilen sayılan biriydi, sevilmeyi tatmış bir insandı. İnsanları seviyor, her şeye rağmen sevmekten vazgeçmiyordu. Tüm bunlar bizlere de böyle yansıdı. Onların hayattaki bu duruşlarıyla onur duyuyoruz.

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

O BİZİM CANIMIZDI…

- Şöyle olsaydı her şey bambaşka olurdu dediğiniz çok an var değil mi?

Tabii ki var, hem de çok. Keşke Mehmet Amcaları bunları yapmasaydı, keşke anneleri zamansız ölmeseydi, keşke Esma hayatlarına girmeseydi, keşke  dayım bu kadar verici olmasaydı, keşke sağlıklı uzun yıllar sevenleriyle yaşasaydı ve keşke  yaşamı böyle sona ermeseydi…

Yeğeni Güzin, dayısı Cemal Süreya ve Size Nefesimi Bırakıyorum’u anlatıyor

- Bu biraz özel belki, istemiyorsanız cevaplamayın lütfen. Çok ağladınız mı yazarken?

Gerçek şu ki; annem ve bizler hala bu konuları konuşurken, o acıları tekrar tekrar yaşayıp çok hüzünlenir,  gözyaşlarımızı tutamayız. Bu kitabı yazarken yaşananları bildiğim halde o acılar hep içimi yaktı. Ağlayarak yazdığım çok oldu…

- Dayınız ile ilgili hatırladığınız en güzel anılarınızdan birini paylaşır mısınız bizimle?

Son yıllarda dayım yalnız yaşıyordu. Çalıştığım iş yeri dayımın evine çok yakındı. Öğle tatilim bir buçuk saat olduğu için alışveriş yapıp hemen dayıma giderdim. “Dayın güzel pişirir…” der, yemeği dayım pişirir, ikimiz hemen onun çalışma masasının kenarına oturur yemeğimizi yer sohbet ederdik. Dayım “Şimdi de bir kahve içelim…” dediğinde,  ben ne kadar istesem de “Dayın güzel kahve pişirir…” der kahveyi de kendisi yapardı. Onunla yaşadığım tüm anılar o kadar canlı ki hala… Hiçbir anını, onun yüzünü ve sesini hiç unutmadım… Unutmam mümkün değil… O bizim canımızdı…

: Teşekkür ederim.

Güzin Tanyeri: Teşekkür ederim.

Güzin Tanyeri

Size Nefesimi Bırakıyorum

Perihan Bakır

Everest Yay.

S.: 328

Kitabı satın almak  için tıklayınız: D&R

*

Instagram: biyografivekitap