Binali Yıldırım'dan Başkanlık Sistemi açıklaması
ensonhaber.com

1

Başbakan Binali Yıldırım, kürsüye çıktıktan sonra AK Partililerin yaptığı "Başkanlık istiyoruz" sloganları için, "Merak etmeyin meydanlar ısınacak" diye karşılık verdi.

"TÜRKİYE'NİN BÖLÜNME RİSKİ VAR DİYORLAR"

Yıldırım konuşmasında Başkanlık Sisteminin federal ve eyalet sistemi olmadığını, tek vatan, tek bayrak ve tek devlet ülküsünün alındığı sistem olduğunu ifade ederek şunları söyledi; "Başkanlık sistemi ile belediye başkanlığı arasında fark yoktur. "Başkanlık sistemi gelirse Türkiye bölünür" diyorlar. Asıl başkanlık gelmezse Türkiye'nin bölünme riski var."

Binali Yıldırım'dan Başkanlık Sistemi açıklaması VİDEO

Yıldırım sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı;

BAŞKANLIK ÜNİTER YAPIYLA OLUR

"Türkiye'nin birliği, beraberliği, gelişmesi için, 2023 hedeflerini gerçekleştirilmesi için bölücü, FETÖ'cü, iç ve dış düşmanlarla mücadele etmesi için güçlü, tek başına iktidar çıkarması lazım, her seçimde. Bunun da yolu Başkanlık sisteminden geçiyor. Başkanlık gelmezse Türkiye'nin bölünme riski var, buradan açıkça söylüyorum. Başkanlık üniter yapıyla olur. Yani Başkanlık demek federasyon demek değildir. Modern, erkleri birbirinden ayıran bir anayasadan bahsediyoruz. Türkiye Başkanlık sistemiyle koalisyonlarla yönetilen, zayıf iktidar dönemlerini geride bırakacak. Sürekli tek başına iktidar çıkaracak istikrarı ve güveni seçimden seçime sağlayacak yeni bir dönemle tanışmış olacak. Başkanlık sistemini ben vatandaşlarım daha iyi anlasın diye şöyle anlattım; Başkanlık sistemiyle belediye başkanlığı arasında fark yok. İstanbul Belediye Başkanı seçimle gelip, hizmet ediyor. Onun bir meclisi var, meclisi de seçimle geliyor, başkanı denetliyor. Meclis'te değişik partiler var, CHP, MHP ve diğerleri var. Meclisin çalışması kendi içinde. Bazı işlere hep birden evet, bazı işlere itiraz ediyorlar. Meclis'le Başkan seçiliyor. Vatandaş ayrı ayrı sandığa gitmeyecek. Bir seferde ikisini de halletmiş olacak."

CHP SİYASİ HAYATINDA HALKIN İRADESİNE RAM OLMADI

"363 milletvekiliyle işbaşına gelmişiz 'Cumhurbaşkanı seçemezsiniz' dediler. Bu işin çözümü millettir dedik ve millet kararını verdi, millet 'Cumhurbaşkanını ben seçeceğim' dedi ve o referandumla birlikte artık Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin önü açıldı. Bu Türkiye'deki yönetim sisteminin en önemli değişikliğinin başlangıcıdır. Bugün başkanlık tartışmalarının başladığı nokta da budur. CHP ve onun akıl da o gün adam gibi parlamentoda cumhurbaşkanı seçimi yaptırsalardı, bugün biz sistem meselesini konuşma ihtiyacı duymazdık. CHP siyasi hayatında hiçbir zaman halkın iradesine ram olmamıştır.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ

Türkiye'de bir anayasa değişikliği gündemi var. Fırsat buldukça vesayetçiler, darbeciler harekete geçiyor. Millet iradesiyle seçilmiş hükümetleri alaşağı etmeye çalışıyor. En son 1980 darbesiyle yapılan bu darbe anayasası Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzakta.

Bunu bütün siyasi partiler söylüyor. Türkiye'nin gelişen demokrasisine uygun, halkın iradesinin tam yansıdığı, kuvvetler ayrılığının eksiksiz çalıştığı ve bütün vatandaşları kapsayan bir anayasaya ihtiyaç var. Bunu seçimler öncesi bütün partiler söz vermesine rağmen, seçim bittikten sonra bunlar unutuluyor ve diğer seçime kadar işi unutuyorlar."