Bir ev arkadaşlığı hikayesi: Bunun Böyle Olmaması Lazımdı
Özel İçerik

bunun böyle olmaması lazımdı

Ata Sözütok, Fen lisesinde aldığı eğitimden sonra aile üyelerini de şaşırtarak rotasını edebiyata çevirmiş, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuştu. Yazmaya dair hevesi okulla sınırlı kalmadı, mezun olduktan sonra çeşitli edebiyat dergilerinde yazdı. 2014’ten bu yana reklam yazarlığı yapan Ata Sözütok’ün ilk kitabı Bunun Böyle Olmaması Lazımdı, akıcı ve eğlenceli dili ile bir çırpıda okuyacağınız, çokça gülerken bir miktar da hüzünleneceğiniz, kitabı bitirip kapağını kapattıktan sonra, “Bunun gerçekten de böyle olmaması lazımdı!” diyeceğiniz, aniden eve gitme isteği hissedeceğiniz, sıcacık bir ilk roman. Birkaç yıl önce Sözütok, sosyal medyadan bir ev arkadaşlığı hikâyesi paylaşmıştı ya hani bizimle, işte bu roman ilhamını o hikâyeden alıyor. Küsurat Yayınları, bizi hep böyle eğlenceli, tatlı kitaplarla tanıştırıyor gerçekten. Şimdi Sözütok’tan bahsettiğime ve yayınevine bir selam gönderdiğime göre, biraz da romanın hikâyesinden bahsedeyim… Daha sonra bir röportaj da gelir elbet :)

Bunun Böyle Olmaması Lazımdı - Ata Sözütok

(Ata Sözütok)

BUNUN BÖYLE OLMAMASI LAZIMDI

Bu, Helen ile Ferhan’ın naifliğin kitabına adını yazdıran hikâyesi! Bir reverans ile öncelikle “Hoş geldiniz!” demeli! Evi, patronu olduğu ajansın ofisiydi aynı zamanda Ferhan Işılak’ın. İşler yoğundu ve tecrübeli bir çalışana ihtiyaçları vardı. Tabii Ferhan’ın, aynı zamanda bir ev, hatta hayat arkadaşı da olacağından henüz haberi yoktu.

Bir gece uyku tutmayınca bulaşıkları makineye yerleştirmeye karar veren Helen bir çatalı makine ile tezgâhın arasına düşürmüş, almaya çalışırken de makineyi fazla çekerek evini su basmasına sebep olmuştu. Şişmiş parkelerden ötürü evinin belli bölgeleri bir of çekse duyacak karşıki dağlardan hallice olan Helen, işe gittiğinde Ferhan’ın, “Yeni bir yer bulana kadar burada kal istersen” çağrısına kayıtsız kalamamıştı. Artık hem iş hem ev arkadaşı olmuşlardı… İşte Ferhan ile Helen’in tuhaf ama bir o kadar da eğlenceli hikâyesi böyle başlıyordu! Bu hikâyede tek bir kural vardı: Küstüklerinde bir taraf güler ya da ağlarsa, barışırlardı!

İşte böyle sıcacık başlayan bu yolculuk, bakalım nerelere gidecekti?

Bunun Böyle Olmaması Lazımdı - Ata Sözütok

İÇİMİZİ ISITAN CÜMLELER

Sözütok’tan sizler için alıntıladığım birkaç cümle de var. Onları da paylaşmak istiyorum yeri gelmişken. En sevdiğimiz en sona, eğlenceli ve samimi bulduğumu ilk sıraya koydum. Siz daha önce hislerinizi hiç çamaşır makinesi ile özdeşleştirmiş miydiniz mesela?

- Çamaşır makinesinin deterjan kısmının en sağına hayatım boyunca hiçbir şey koymadım. Sen de koymuyorsun oraya bir şey. Oraya bir şey konmuyorsa hiç yapmazlardı. Çamaşırlarda, makinede bir sorun yok. Ama bir şeyleri yanlış yapıyoruz gibi hissediyorum. Ben bu hissi niye çamaşır makinesinde bile yaşıyorum?

*

- Biri yardımına gelince her şey daha basit oluyor; ama biri yardıma gelip sonra giderse daha önce yerinden oynatabildiğin taşları artık tek başına oynatamıyorsun.

*

- Hata yapabiliyorum. Nihayetinde dörtte üçüm su.

*

- Düzenli hayata geçiş aşamasında sıradaki eylemim eve çiçek almaktı. Artık kendi oksijenimizi kendimiz üreteceğiz. Dışarıda içine ne koydukları belli değil. Biz bu düzenli hayata âşığız ya.

*

- Aldıktan hemen sonra eve dönme isteği uyandıran şey güzeldir.

Bunun Böyle Olmaması Lazımdı - Ata Sözütok

Bunun Böyle Olmaması Lazımdı

Ata Sözütok

Küsurat Yay.

S.: 230

Kitabı satın almak için tıklayınız: idefix

*

Instagram: biyografivekitap

Bir ev arkadaşlığı hikâyesi: Bunun Böyle Olmaması Lazımdı

Sosyal medyada anlattığı hikâyelerle tanıdığımız Ata Sözütok, şimdi sıcacık ilk romanı ile karşılıyor bizi…

Ata Sözütok, Fen lisesinde aldığı eğitimden sonra aile üyelerini de şaşırtarak rotasını edebiyata çevirmiş, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuştu. Yazmaya dair hevesi okulla sınırlı kalmadı, mezun olduktan sonra çeşitli edebiyat dergilerinde yazdı. 2014’ten bu yana reklam yazarlığı yapan Ata Sözütok’ün ilk kitabı Bunun Böyle Olmaması Lazımdı, akıcı ve eğlenceli dili ile bir çırpıda okuyacağınız, çokça gülerken bir miktar da hüzünleneceğiniz, kitabı bitirip kapağını kapattıktan sonra, “Bunun gerçekten de böyle olmaması lazımdı!” diyeceğiniz, aniden eve gitme isteği hissedeceğiniz, sıcacık bir ilk roman. Birkaç yıl önce Sözütok, sosyal medyadan bir ev arkadaşlığı hikâyesi paylaşmıştı ya hani bizimle, işte bu roman ilhamını o hikâyeden alıyor. Küsurat Yayınları, bizi hep böyle eğlenceli, tatlı kitaplarla tanıştırıyor gerçekten. Şimdi Sözütok’tan bahsettiğime ve yayınevine bir selam gönderdiğime göre, biraz da romanın hikâyesinden bahsedeyim…

BUNUN BÖYLE OLMAMASI LAZIMDI

Bu, Helen ile Ferhan’ın naifliğin kitabına adını yazdıran hikâyesi! Bir reverans ile öncelikle “Hoş geldiniz!” demeli! Evi, patronu olduğu ajansın ofisiydi aynı zamanda Ferhan Işılak’ın. İşler yoğundu ve tecrübeli bir çalışana ihtiyaçları vardı. Tabii Ferhan’ın, aynı zamanda bir ev, hatta hayat arkadaşı da olacağından henüz haberi yoktu.

Bir gece uyku tutmayınca bulaşıkları makineye yerleştirmeye karar veren Helen bir çatalı makine ile tezgâhın arasına düşürmüş, almaya çalışırken de makineyi fazla çekerek evini su basmasına sebep olmuştu. Şişmiş parkelerden ötürü evinin belli bölgeleri bir of çekse duyacak karşıki dağlardan hallice olan Helen, işe gittiğinde Ferhan’ın, “Yeni bir yer bulana kadar burada kal istersen” çağrısına kayıtsız kalamamıştı. Artık hem iş hem ev arkadaşı olmuşlardı… İşte Ferhan ile Helen’in tuhaf ama bir o kadar da eğlenceli hikâyesi böyle başlıyordu! Bu hikâyede tek bir kural vardı: Küstüklerinde bir taraf güler ya da ağlarsa, barışırlardı!

İşte böyle sıcacık başlayan bu yolculuk, bakalım nerelere gidecekti?

İÇ ISITAN CÜMLELER

Sözütok’tan sizler için alıntıladığım birkaç cümle de var. Onları da paylaşmak istiyorum yeri gelmişken. En sevdiğimiz en sona, eğlenceli ve samimi bulduğumu ilk sıraya koydum. Siz daha önce hislerinizi hiç çamaşır makinesi ile özdeşleştirmiş miydiniz mesela?

- Çamaşır makinesinin deterjan kısmının en sağına hayatım boyunca hiçbir şey koymadım. Sen de koymuyorsun oraya bir şey. Oraya bir şey konmuyorsa hiç yapmazlardı. Çamaşırlarda, makinede bir sorun yok. Ama bir şeyleri yanlış yapıyoruz gibi hissediyorum. Ben bu hissi niye çamaşır makinesinde bile yaşıyorum?

*

- Biri yardımına gelince her şey daha basit oluyor; ama biri yardıma gelip sonra giderse daha önce yerinden oynatabildiğin taşları artık tek başına oynatamıyorsun.

*

- Hata yapabiliyorum. Nihayetinde dörtte üçüm su.

*

- Düzenli hayata geçiş aşamasında sıradaki eylemim eve çiçek almaktı. Artık kendi oksijenimizi kendimiz üreteceğiz. Dışarıda içine ne koydukları belli değil. Biz bu düzenli hayata âşığız ya.

*

- Aldıktan hemen sonra eve dönme isteği uyandıran şey güzeldir.