Denizde kaybolan 5 genç İDO feribotundan görüldü iddiası

Denizde kaybolan 5 genç İDO feribotundan görüldü iddiası

Marmara Denizi'nde kaybolan 5 gencin deniz bisikletiyle açıldıkları gün İDO feribotuyla Avşa'dan Yenikapı'ya gelen yolculardan Recep Çelik, 5 genci denizde dalgalarla boğuşurken gördüklerini ancak feribot kaptanının uyarılarına rağmen durmayarak yola devam ettiğini iddia etti. Ancak İDO, ihbar üzerine kaptanın radar, dürbün ve çıplak gözle denizi kontrol ettiğini fakat herhangi bir bulguya rastlamadığını bildirdi.

HAVA YÜZÜNDEN ROTAYI DEĞİŞTİRDİK

Ulaştırma Bakanlığı'na dilekçe yazdığını da belirten Recep Çelik o günü şöyle anlattı:

“Benim Avşa'da yazlığım var. 25 yıldır gidip geliyorum. Bu tür havaları hep yaşadık, daha sertini de yaşadık. Amatör olarak denizciyim, yıllardır denizin içindeyim. O gür Avşa Adası'ndan çıkarken hava süt limandı. Hava raporuna bakmıştım. 5-7 rüzgar veriyordu. Bizden önce Tekirdağ'a kalkan motor bayağı bir sallandığı haberini almıştık. Havanın sert olacağı bilgisini almıştım. Avşa'dan sonra Marmara Adası'ndan da yolcu aldık. Kalktığımızda bir şey yoktu. Fakat havanın sert olacağını kaptanlar da biliyordur. Dolayısıyla, Marmara Adası'ndan sonra her zamanki rotamızdan çıkarak, bu sefer Güney yani Tekirdağ istikametine vurdu, haklıydı. Çünkü dalgayı biraz daha az almak ve kıyıdan gitmekti amacı.

YARDIM İSTEYEN ELLERİ GÖRDÜM

Tekirdağ istikametinden sonra sahilden belli bir mesafe koruyarak İstanbul'a doğru hareket halindeydik. Tahmin ediyorum Güzelce-Kumburgaz arasında olabilir, bizden 300-400 metre daha açıkta yardım isteyen elleri gördük. Esasında ilk önce ben görmedim. Ben üst katta geminin sağ tarafındaydım, sağın bir iç koridorundaydım, sağda oturan bir yolcu “Yardım istiyor birileri” diyerek ayaklandı. Ben de kalktım ve yardım isteyen elleri gördüm. Dalga nedeniyle bir görünüp kayboluyordu. Deniz otobüsü hareket halinde ve sert gittiği için birkaç kez görebildik.

KAPTAN KÖŞKÜNE KOŞTUM

Bunun üzerine hemen Kaptan Köşkü'ne koştum. Kaptan Köşkleri artık kilitli. Kapıya vurdum açmadılar. Personeli hemen uyardım. Personel hızla kaptan köşküne giderek kaptana bilgi verdi. Deniz bilgime göre yanlış da biliyor olabilirim, böyle bir durumda içerdekilerin can güvenliğini tehlikeye sokmayacak şekilde yardım etmek zorunda. Dolayısıyla dedim ki almak zorundalar. Oradan bir görevli dedi ki “Zaten zor gidiyoruz. İnsanları neden paniğe sokuyorsunuz” dedi. Kendimi tanıtıp ismini sordum, cevap vermedi. Sonra kaptan köşküne gitti. Ben de personele sorduğumda “Geminin mühendisi” olduğunu söylediler. Bu arada gemide dönmedi.

SAHİL GÜVENLİK'İ YEDİ KERE ARADIM

Telefona sarılıp Jandarma'yı aradım. Onlar da Sahil Güvenlik'i aramam gerektiğini söylediler, onları da aradım. Bu arada sürekli havadan dolayı telefon kesiliyordu. 7 kere Sahil Güvenliği aradım bu kesintiler yüzünden. Yaklaşık 10-15 dakika süre geçti. Biz Büyükçekmece açıklarına geldik. Sahil Güvenlik'e durumu anlatıp, “Kaptanı uyardım ama dönmediler” dedim. Sahil Güvenlik olay yerinin konumunu sordu sonra da, “Kaptanınızla şimdi irtibata geçeceğim” dedi.

BELKİ KAPTAN DOĞRUSUNU YAPTI BİLEMEM

Kimsenin günahını alamam. Sahil Güvenlik ve Sektör Marmara'ya yapılan tüm aramalar ve ihbarlar kayıt altında. O zaman çıkarsınlar kayıtları, kaptan benden önce mi sonra mı aramış ortaya çıksın. Benim Sahil Güvenlik'le konuştuğum da saat 19.49'du. Burada kimseyi suçlamak istemiyorum. Yanlış anlaşılmasın, 450 yolcu var o an. Belki de kaptanın yaptığı o an için doğrudur onu bilemem. Belki kaptan benden önce sormuştur onu bilemem. “

İDO'DAN AÇIKLAMA GELDİ

İDO yetkilileri de yolcuların ihbarını doğruladı. Yapılan açıklamada "İDO'nun 17 Ağustos Pazar günkü, saat 17:00 Avşa kalkışlı Avşa-Marmara Adası-Yenikapı seferini yapan Kemal Reis-5 deniz otobüsünde, seyir sırasında, bir yolcudan geminin kaptanına bir ihbar ulaşmıştır.

Yolcu tarafından, gemi personeli aracılığıyla kaptana iletilen bu ihbara göre, yolcular geminin açıklarında hareket eden bir şey gördüklerini, bunun içinde insan barındıran bir kayık yahut başka bir araç olabileceğinden şüphe ettiklerini bildirmişlerdir.

Bunun üzerine, zorlu hava şartlarında gerçekleşen deniz yolculuğuna rağmen, kaptan gerek radar, gerekse, dürbün ve gözle tüm kontrollerini gerçekleştirmiştir. Kaptanın yaptığı kontrollerde herhangi bir bulguya rastlamamış, bunun üzerine kaptan, yolcuların yaptığı ihbarı esas alarak, derhal Kıyı Emniyeti'ni, bağlı sektör Marmara'yı 14. Kanal'dan aramış, bulundukları koordinatı ve ihbar edilen olayın mevkiini bildirmiştir, ihbarın alındığının teyidini yapmıştır" denildi.

SOLAS KURALLARINA UYULMAMIŞTIR

Olayın ardından İDO'nun kaybolan çocuklara yardım etmemesi tartışılırken, Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı yetkilileri farklı bir konuya dikkat çekti.

Sahil Güvenlik Komutanlığı yetkilileri İDO yetkililerinin çocukları gördüğü an SOLAS 74 (Denizde Can Güvenliği Uluslararası Sözleşmesi 1974) kurallarına göre müdahale etmesi gerektiğini belirtti. Komutanlık yetkilileri şu açıklamayı yaptı:

“SOLAS kurallarına göre İDO personeli çocukları gördüğü an müdahale etmek zorundadır. Çıkan haberlere göre, deniz üzerinde yardım bekleyen çocuklar görülmüş ve Sahil Güvenlik birimlerine haber verilmiş. İDO feribotları acil müdahale yapmaya müsaittir. Çocukları bırakıp gitmek yerine müdahale etmeliydi. Yapılan ihbarla ilgili araştırmalarımız da devam ediyor.”