Şehri ziyaret eden Gökçen Ata, Skylife Dergisi'ne bir gezi yazısı hazırlayarak Antalya'da yaşadığı tecrübeleri anlattı: Antalya denizdir, kumdur, tarihtir. Şelaledir. Antalya her şeydir; kimileri düzlükte golf oynar, kimileri dağlara tırmanır ya da müzelerde vakit geçirir.
Ne isterseniz yaparsınız ama tarihi ve doğal zenginliklerinin ve tatil seçeneklerinin bolluğu seçim yapmayı zorlaştırır. Şimdi biraz Antalya’dan söz edip aklınıza yeni soru işaretleri koyacağız ve sizi iyi bir plan yapmaya zorlayacağız.
Akdeniz'in en güzel şehri: Antalya
ÖNCE DOĞUDAN BAŞLAYIN
Şehrin merkezini, Kaleiçi'ni gezdiyseniz, Kalekapısı’ndaki Selçuklu yapılarını, Yivli Minare Camii'ni, Antalya Müzesi'ni gördüyseniz, Konyaaltı’nda yüzdüyseniz, kısaca şehirde yapacaklarınızı tamamladıysanız sıra ilçelerdedir ve Antalya tatiliniz yeni başlıyor demektir. Önce doğu yönüne açılalım.
SERİK GÖZDE BİR YER OLDU
Plajları ve antik mirasıyla zaten ünlü olan, Aspendos Tiyatrosu'nda uluslararası festivalini düzenleyen ve kalan aylarda da müzik dans gösterileriyle dolup taşan Serik, Belek’teki golf tesisleriyle daha bir gözde oldu. Bunlar akıllara sakinliği getiriyor ama öyle değil.
HEYECANLI EĞLENCELİ VE MACERALI BİR YER
Serik heyecandır, eğlencedir, maceradır. Köprüçay’da rafting yaparak veya bol aksiyonlu ATV safarilere katılarak muhteşem doğanın ve maceranın tadını çıkarabilirsiniz.
Deniz-kum ikilisinin üstüne Serik’teki en ünlü gezi rotası Aziz Paulos Yolu'nu, yüzmeye elverişli Uçansu Şelaleri'ni, komşu Selgelilerle yaptığı bol hileli savaşla tarihe geçen Pednelissos’un harabelerini ekleyebilirsiniz.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış