İngiltere'de istihbarat ajanlarının suç işlemesi yasallaştı
ensonhaber.com

Kuzey İrlanda, 1960'lı yıllardan 1998'e kadar Katolik ayrılıkçılar ile İngiltere ve birlik yanlısı Protestanlar arasındaki çatışmalara ve terör olaylarına sahne olmuştu.

İngiliz istihbarat ajansı MI5'in ajanlarının ve muhbirlerinin, bu çatışmalı yıllarda muhtelif suçlara karıştıkları belirtiliyor.

DÖNEMİN BAŞBAKANI SUÇU İTİRAF ETMİŞTİ

MI5, 1989’da Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast’ta Pat Finucane adlı avukatın İngiltere ile birlik yanlısı paramiliter unsurlarca öldürülmesiyle ilgili soruşturmayla gündeme gelmişti.

2012 yılında dönemin Başbakanı David Cameron, tamamlanan soruşturmayla ilgili parlamentoyu bilgilendirdiği konuşmasında, hükümetin de cinayete karıştığını itiraf etmişti.

MAHKEME AJAN VE MUHBİRLERİN SUÇ İŞLEYEBİLECEKLERİNE HÜKMETTİ

İngiltere’de istihbarat servislerinin faaliyetini incelemekten sorumlu mahkeme, iç istihbarat servisi MI5’in ajanları ile muhbirlerinin suça karışmalarının yasal olduğuna hükmetti.

Beş yargıçlı Soruşturma Yetkileri Mahkemesi'nin (IPT) bugün yayımlanan kararında 2’ye karşı 3 oyla MI5 ajanları ile muhbirlerinin, aralarında cinayet, adam kaçırma, işkence ve adaleti yanıltmanın da yer aldığı suçları işlemesinin yasal olduğu belirtildi.

MAHKEME TARİHİNDE İLK DEFA 2 YARGIÇ MUHALEFET OY VERDİ

Mahkeme, MI5'e suç işleme yolunu açan yönergenin gizliliği gerekçesiyle, hükmün daha geniş bir versiyonunu ise yayımlamama kararı aldı. Bununla birlikte, davacı sivil toplum örgütleri, karara 2 yargıcın muhalefet etmesinin mahkemenin tarihinde bir ilk olduğunu bildirdi.

Sivil toplum kuruluşları Reprieve, Pat Finucane Merkezi, Privacy International ve Committee on the Administration of Justice yayımladıkları ortak açıklamada, kararı temyize götürmek için başvuruda bulunacaklarını kaydetti.

TEHLİKELİ BİR EMSAL

IPT’nin 20 yıllık tarihinde 2 bine yakın karara imza attığı ancak ilk kez muhalefet şerhi içeren bir karar yayımladığına dikkat çekilen açıklamada, yargıçlardan birinin hükümetin istihbarat servisine suç işleme ehliyeti tanıma gerekçesinin “tehlikeli bir emsal” teşkil ettiğini belirtmesine dikkat çekildi.