Fikirci Bey yazdı: BU KEZ HASTA ADAM BİZ DEĞİLİZ
ensonhaber.com

Fikirci Bey yazdı: BU KEZ HASTA ADAM BİZ DEĞİLİZ

BU KEZ HASTA ADAM BİZ DEĞİLİZ

Açıkçası kişisel tercihim HDP’nin kendini seçenler tarafından günü gelince ve yine serbest seçimle meclisten def edilmeleriydi. Böylece “biz siyaset yapmak istiyoruz ama işte hükümet bizi Meclis'ten atıyor” yalanını söyleyemeyeceklerdi. Çünkü her şey herkesin gözü önünde gerçekleşti. Siyaset falan yapmadılar. Meclis de, barış da hiçbir şekilde umurlarında olmadı. ABD-AB’den aldıkları üç beş ağır silahla Türkiye’den de Kobani’ler koparacaklarını sanacak kadar gözleri döndü. Nitekim kendi seçmenleri de bu tavra önem vermedi ve 3 ay içinde oylarından 1 milyonu eridi. Daha sonra yaptıkları ile artık baraj altında kalacaklarını öngörmek mümkün.

Şimdi “dokunulmazlıkları” kaldırılacak.

Sokaktaki insan bütün milletvekillerinin, bütün dokunulmazlıklara kalkacak sanıyor olabilir. Öyle olmayacak. Sadece haklarında fezleke olanlar yargıya gönderilecekler.

Dokunulmazlık esasen Meclis'in namusudur. Dokunulmazlıkların kaldırılması uzun yıllar yargı (juristokrasi) tarafından yasama ve yürütmeye ayar vermek için kullanılmıştır. Kritik bir oylamada savcılar birkaç milletvekilini anlamsız bir suçlamayla mahkemeye çekerler, sonunda vekil beraat etse bile o seçimde bulunamadığı için yasamanın bahse konu maddeyi geçirmesi mümkün olmazdı.

AK Parti hükümetleri buna çok dikkat etti. Partilerin kapatılmasını zorlaştıran yasalar çıkardı ama en çok partisi kapatılan Kürtler bile bu yasaya destek vermediler. Yine de sonuçlarından yararlanıyorlar. Yoksa 90’lar Türkiye’sinde olsa çoktan kulaklarından tutulup polis arabasına atılmışlardı. Partileri de kapatılmıştı.

Belki birçok Türk’ün görmek istediği de bu. Bunca şehitten sonra bunu anlamamak mümkün değil. Ama mevcut hükümet 90’ların hükümetlerinden değil. Terörist ile halkı ayırdı, gözetti. Şimdi bir seçim olsa AK Parti'nin daha önce Kürtler arasındaki oy oranını konsolide ettiği kolayca görülür.

HDP’yi ele geçiren klik iki senenin sonunda iflasın eşiğine vardı. Kandil’e rest çekemeyen HDP, dağda savaşmak yerine ovada siyaset yapmasını isteyenlere ovada da savaşanları destekleyerek cevap verdi.

Hiçbir meclisin içinde, o ülkenin askerlerini şehit edenleri kahraman ilan eden, sivil halkı öldürenlerin taziyesine giden bir milletvekili yer alamaz. Bunu yapan HDP’liler de mutlaka hak ettikleri cezayı göreceklerdir. Bunun daha fazla kan dökülmesine neden olacağını söyleyen birkaç kendini bilmeze verilecek cevap açık; zaten işte tam da bunun için meclisten atılmanız söz konusu. Seçeneğiniz daha çok veya daha az kan dökmek olmamalı, seçeneğiniz kan dökülmesini engellemek olmalıydı. Şimdi artık size geçmiş olsun. Kürtler kendileri için barışı kuracak temsilciyi bulana kadar bütün seçenekler kapalı.

Nasıl ki Paralel çete üzerine düşen hükümeti devirme görevini başaramadıysa, HDP de onlardan devraldığı bayrağı yere düşürdü. Gerçek niyeti Kürt hakları ve barış olan bir partinin yapmayacağı her şeyi yaptı. Önlerine çıkan büyük bir fırsatı teptiler. PKK da artık bölgesel gerçeklerden uzak, tamamen piyon bir örgüt olduğunu kendi halkı gözü önünde kanıtlamış oldu.

Bu arada bayrağı Meral Akşener’in eline vermek isteyen üst akılın hukuk mücadelesi sürüyor ama umutsuz.

AK Parti yeni kongresinden daha güçlü, daha tecrübeli ve daha genç çıkıyor. Üst akıl, Ortadoğu’ya vermek istediği yeni düzen karşısında bu temsilciler topluluğunu yenemeyeceğini ne zaman anlayacak, “Erdoğan’a en ağır hakaret şiirini kim yazacak” yarışmaları gibi ergenlik krizlerine düşmemeyi ne zaman öğrenecek bilinmez. Ama kusura bakmasınlar, Ortadoğu Türkiye’nin rızası hilafına şekillenemez. Çünkü bu sefer hasta adam Avrupa’nın bizzat kendisi. Türkiye de hamdolsun sapasağlam karşısında duruyor.

* Sick man of Europe (Avrupa'nın hasta adamı) "Bu deyim, ekonomisi kötü olan Avrupa devletleri için kullanılan bir deyimdir. Bu deyimden dolayı, 1. Dünya Savaşı'nda; İtilaf Devletleri, Osmanlı Devleti'ni 'Boğaz'ın hasta adamı' olarak nitelendirmişti."