İnşaat İç Anadolu Bölgesi'ni şahlandıracak

inşaat

İç Anadolu Genç İş Adamları Federasyonu (İÇGİAF) Yönetim Kurulu Üyesi Ayşegül Yücel, bölge ekonomisinin gelişiminde inşaat sektörünün önemli rol oynadığını ifade etti.

Başta Ankara ve Ankara'ya yakın iller olmak üzere, bölgedeki neredeyse tüm kentlerde sektörün çok hareketli olduğunu kaydeden Yücel, "Bölgede tamamlanan yatırımların yanı sıra halen milyarlarca dolarlık projeler devam etmektedir. Eskişehir'den Kırıkkale'ye, Tokat'tan Amasya'ya kadar bölgenin her köşesinde inşaat yatırımları dikkat çekmektedir. 3 milyondan fazla insanın geçimini sağladığı inşaat sektörünün, bu anlamda en hızlı geliştiği bölgelerin başında Marmara'dan sonra İç Anadolu Bölgesi gelmektedir" diye konuştu.

ŞEHİRLEŞME ADINA GÜZEL GELİŞMELER

İnşaat sektöründe giderek artan yatırımların bölge ekonomisine ivme kazandırdığına dikkat çeken Ayşegül Yücel, "Yatırımlar, yalnızca bölgedeki kentlerin çağdaş bir görünüme kavuşmasını değil, istihdam artışıyla refah seviyesinin yükselmesini de sağlamaktadır. İç Anadolu'daki küçük illerde dahi gözle görülür iyileşmeler, şehirleşme bakımından sevindirici gelişmeler yaşanmaktadır. Yatırımlar konut üretimiyle de sınırlı kalmamakta, kamu yatırımları dikkat çekmektedir. Sektörde çalışan sayısı giderek artarken, bu çalışanların aileleri ve inşaatın alt sektörlerinden geçinenler dikkate alındığında, 3 milyondan fazla insanın inşaattan ekmeğini yediğini söyleyebiliriz" dedi.

YATIRIMLAR TALEP GÖRMEKTEDİR

Aynı zamanda Telliler İnşaat Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı ve YOZGİAD Başkanı olan Ayşegül Yücel, Türkiye'de inşaat sektörünün potansiyelinin hayli yüksek olduğunu, artan gelir seviyesiyle birlikte yatırımların talep gördüğünü de vurguladı. Yücel, şöyle devam etti:

"Piyasalarda zaman zaman yaşanan sıkıntılar, seçim gibi olağanüstü dönemler hariç, inşaat sektörünün her yatırımı talep görmektedir. Ankara başta olmak üzere İç Anadolu Bölgesi'ndeki tüm illerde inşaat sektörünün gelişimi memnuniyet vericidir. Sektör temsilcilerinin beklentisi ise bölgenin sektörün bu gücünden daha fazla yararlanması için özellikle yüksek faiz ve dövizdeki dalgalanmanın frenlenmesidir."