Jane Austen’ın çok okunan romanı: Aşk ve Gurur

İngiliz kadın yazar Jane Austen 18. yüzyılda yaşamıştır. İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından biri olan Jane Austen, 1775'te hayata merhaba dedi. Babasının büyük gayretiyle iyi bir eğitim alan usta yazar, henüz on dört yaşındayken yazmaya başlamıştır. 20 yaşına geldiğinde ise bazı romanlarının taslaklarını yayınevine teslim ermiştir.

TÜM ZAMANLARIN EN SEVİLEN ROMANI

Edebi eserlerinin konusu Fransız İhtilali ya da Napolyon savaşları değil, daha çok sıradan insanlar, gündelik hayat ve aşktır. Evliliklerin, kadınların toplumdaki statülerini belirlediği bir dönemde yaşayan Austen, orta sınıflı bir taşra ailesine mensuptu. İnce nükteli ve sade diliyle, roman türüne modern bir bakış açısı getirmiştir. Dolasıyla yaşadığı dönemden günümüze değin popülerliğini yitirmeyen eserlere imzasını atmıştır. Özellikle Aşk ve Gurur, tüm zamanların en çok sevilen romanlarının arasında yer alır. Kısacık yaşamına sığdırdığı altı romanı da dünya edebiyatının önemli romanları arasındadır. 1817’de henüz 42 yaşındayken hayata veda eden Austen, Emma, Akıl ve Tutku, Mansfield Parkı, İkna ve Northanger gibi kitapları da edebiyat dünyasına kazandırdı.

2005'TE FİLME UYARLANDI

Ölümünden dört sene önce yani 1813’de yayımlanan Aşk ve Gurur, yazarın adıyla adeta özdeşleşmiştir. 2005 yılında ise yönetmen Joe Wright tarafından filme uyarlanan Aşk ve Gurur, 2006’da gösterime girerek eleştirmenlerden tam not aldı. Romanı okuduktan sonra filmini de mutlaka izleyin. Özellikle başarılı kostümleri ve oyuncuların üstün performansı filme damgasını vurmuştur.

(filmden bir sahne)

AŞK VE GURUR

Jane Austen, aşk, kadın, evlilik, servet, asalet, aile gibi birden fazla kavramı ustalıkla işlemiştir. Bugün bile hala keyifle okunana Aşk ve Gurur, kuşkusuz yazarın başyapıtıdır. İnsanların ihtiraslarından ve vazgeçilmez dünyevi zevklerini merkeze alan kitap, aşk mı, guru mu ikilemi içerisinde okurları düşünmeye ve sorgulamaya sevk ediyor. Orta sınıflı daha doğrusu varlıklı bir aile olan Bennet ailesi kızlarının zengin birileriyle evlenmeleri konusunda karalıdırlar. Çünkü o dönem İngiltere’de çıkartılan bir yasaya göre ailenin bütün serveti erkek çocuklarına kalıyordu. Dolasıyla bunları göz önünde bulunduran Bennet ailesi bütün balolara ve davetiyelere katılarak, varlıklı genç erkekleri kendi kızları için bakıyorlardı.

Aşk ve Gurur, taşralı bir beyfendinin kızı olan Elizabeth Bennett ile varlıklı ve soylu toprak sahibi Fitzwilliam Darcy arasındaki çatışmayı anlatır. Romanın ana temasını oluşturan argümanlarının başında dönemin toplumsal yapısını eleştirel bir bakış açısıyla okurlara aktarılmasıdır. 18. İngiltere’sinde yaşanana çıkmazları insanın gözünden keskin gözlemlerle aktaran Jane Austen, iyi bir romancı olduğunu her yeni eserinde kanıtlamıştır.

Jane Austen’in nefis romanında bütün bu ana denklemleri okuyacaksınız. Romanında insanlar arasında büyük sorun yaratan sınıf farkı ve ekonomik dengesizliğe ince göndermelerde bulanan yazar, toplumsal bir eleştiri yapmaktan da geri durmuyor. Dünya edebiyatının önde gelen klasiklerinden olan Aşk ve Gurur, jane Austen’in ölümsüz eseri olması onun güçlü bir kalem olduğunun ana göstergesidir.

Roman keyifle okunuyor ama şu eleştiriyi de yapmadan geçmeyeceğim; Çok fazla karakterin olması ve bu karakterlerin iyi tahlil edilememesini bir eksiklik olarak görüyorum.

Romanın girişinde kitabı özetleyen şu cümle sizi karşılıyor; “İyi bir servete sahip bekâr bir erkeğin, her şeyden önce bir eşe ihtiyaç duyduğu, kabul görmüş bir gerçektir."

Kitap sayfası için iletişim: ergul.tosun@ensonhaber.com