Karısının cesediyle 3 gün yaşayan İzmirliye müebbet

tahir elçi

Geçen temmuz ayında, Bayraklı'nın Osmangazi Mahallesi'nde, 592/13 Sokak'taki bir evden kötü kokular geldiği ihbarı üzerine savcılık izniyle eve giren polis ekipleri, kanepenin arkasında, bıçakla öldürüldükten sonra yorgana sarılmış halde Elif Kocabaş'ın cesedini buldu. Şüpheli olarak aranan, geçen 26 Haziran'da kaçarak evlendiği eşi Savaş Kocabaş, Karabağlar İlçesi'nde yakalandı ve cinayeti kendisinin işlediğini itiraf etti. Kocabaş hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA YAPILDI

İzmir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü karar duruşması öncesinde, Kadın Cinayetlerini Durduracağı Platformu üyeleri ve Elif Kocabaş'ın ailesi adliye önünde basın açıklaması yaptı. Yeğeninin öldürülmesi nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu belirten dayı Mehmet Çelik, "Elif katledildi, aslında insanlık katledildi. Kadın bedeni bir erkek bedeni değildir, kadın yaşamdır, halktır, kadın bizi doğurandır. Ben bir erkek olarak kadın cinayetlerinin karşısında mahcubum. Herkesin eşit yaşam hakkına sahip olması gerekir" dedi.

Karısının cesediyle 3 gün yaşayan İzmirliye müebbet

ELİF ADINA BAYRAM MESAJI ATMIŞ

Ailenin avukatı Eylem Yıldız da yargılama sırasında katil zanlısının pişman olduğunu söylemesine rağmen, verilecek cezada indirime gidilmemesi gerektiğini savundu. Avukat Yıldız, "Yargılamada heyet, oy çokluğuyla da olsa, kadın örgütlerinin davaya müdahilliğini kabul etmemiştir, ancak bu karara muhalefet şerhi koyan kadın üye yüzümüzün akı olmuştur. Heyet karşısında pişmanlığını dile getiren, oysa gerçekte eşi olan Elif'in cesediyle aynı evde 3 gün yaşamakta hiçbir sakınca görmeyen, öldürdükten sonra soğukkanlı bir şekilde Elif'in adını kullanarak, annesi ve yakınlarına bayram mesajı çekebilen bir ruhla karşı karşıyayız. Biz bu zihniyetin tahrik indirimi almasına karşı duracağız. Kadın bedeni kimsenin malı değildir" diye konuştu.

"EŞİMLE KAVGALI OLDUĞUMUZU HERKES BİLİYORDU"

Davanın son duruşmasına, 'eşini öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Savaş Kocabaş, avukatı Birhan Ayer, öldürülen Elif Kocabaş'ın annesi Gülşah, babası Salim Konur, ailenin avukatı Eylem Yıldız, Kadın Cinayetlerini Durduracağı Platformu temsilcisi ve üyeleri katıldı. Duruşma salonunda yoğun güvenlik önlemleri alındı. Heyet son kez tarafları dinledi. Elif Kocabaş'ın ailesinin avukatı, savcının, sanığın cezalandırılması yönündeki mütalaasına katıldıklarını belirtti. Cinayetin planlı olduğunu ve sanığın indirimden yararlanmaması gerektiğini düşündüklerini dile getirdi. Sanık avukatı ise mütalaayı kabul etmediklerini ve yazılı ifadelerinin geçerli olduğunu söyledi. Sanık Savaş Kocabaş da pişman olduğunu dile getirip, "Biz çaresizdik, yanımızda kimse olmadı. Daha önce ailesine, eşimin evi terk edip başka yerlerde kaldığını da söyledim. Tanıklar mahkemede yalan beyanda bulundu. Eşimle kavgalı olduğumuzu ve bana hakaret ettiğini herkes biliyordu" dedi.

Karısının cesediyle 3 gün yaşayan İzmirliye müebbet

NAMUS CİNAYETİ DEDİ AMA HAKİM İNANMADI

Mahkeme heyeti, sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verip, herhangi bir indirim uygulamadı. Bunun üzerine öfkelenen sanık Savaş Kocabaş, Elif Kocabaş'ın ailesinin bulunduğu tarafa dönüp, "Bu olayın namus olduğunu biliyordunuz" diye bağırdı. Kararın açıklanmasıyla gözyaşlarına hakim olamayan anne Gülşah Konur, Kocabaş'ın sözleri üzerine sinir krizi geçirip "Sen bizim evladımızı aldın" diyerek tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Nurettin Küdür, "Bir hakim olarak elimizden geleni yaptık" diyerek salonun boşaltılmasını istedi.