Kılıçdaroğlu'nun hedefinde yine AKP ve Başbakan Erdoğan vardı. Hizbullah iddialarının arkasında duran Kılıçdaroğlu yeni bir iddiada daha bulundu ve AKP'li vekillerin Hizbullah derneklerine gittiğini söyledi.
CHP Ardahan milletvekili Ensar Öğüt'ün 'TSK da PKK da silah bıraksın' sözlerine tek cümleyle cevap verdi: 'Hiç kimse güvenlik güçlerine silahları bırakın diyemez.'
İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:
Uğur Mumcu'nun kalemini kırdılar. O gazetecilikte çığır açan bir kalemdi. Araştırmacı gazeteciliği başlatan kalemdi.
CHP otobüsü Erzurum caddelerinde dolaşırken çok sıcak ilgilerle karşılandım. Buradan Erzurum'a yürekten saygılarımı gönderiyorum. Erzurum daha önce doğunun Paris'i olarak gösteriliyordu. Erzurum'un yaylalarında koyunlar kuzular vardı. Ortadoğu'ya canlı hayvan ihraç ederdik.
ERZURUM'UN DERDİNİ ANLATAN KİMSE YOK
8 yıldır TBMM kürsüsüne çıkıp Erzurum'un şu derdi var diyen çıktı mı? O zaman şapkayı önümüze koyup düşünmeliyiz. Kendi milletvekillerine bu sorunları anlatıyorlar mı?
Erzurum'daki icra dairelerinin sayısı ikiden beşe çıkardılar. İşte AKP'nin bakış açısı budur. Erzurum göç veriyor. Bir kent niye göç veriyor. Herkes hayatından mutluysa niye orayı terk edip de büyük kentlerine gidip varoşlarda tutunmaya çalışacağım. dilin kemiği yok ya 2023 yılında şöyle olacak diyorsun ya 2100 yılında da böyle olacak de.
UCUZ KÖMÜR ERZURUM'U KAPLAMIŞ
Erzurum'a inince orada siyah bir bulut var. Palandöken'e de çıksanız o bulut gitmiyor. Dağıtılan ucuz kömür yüzünden havalar kara duman olmuş. İran'a yakmadığımız doğalgazın parasını verdik. Bunun adı Başbakan'ın deyimiyle densizliktir.
AKP BEREKETSİZ BİR PARTİ
Kul hakkını savunmayı bırakıp kul hakkı yemeye başladılar. Erzurum'da kış olimpiyatları var. Caddede gezerken bir taksi şoförü geldi. Benim taksiyle yolcuyu burdan alıp Palandöken'e götürmek yasak. Gelirleri artmamış. Kar yağışı olmadı diye bunlar bereketsiz demiştim, kar yağmıyor. İnanın bana bir kez daha söylüyorum AKP bereketsiz bir partidir. AKP'nin bereketi yolsuzluğudur. Sadece yoksulluğu getiren bir parti. Bunların bereketi yok. Vatandaş sandığa giderken bunların bereketsiz olduğunu unutmamalı.
İCRA MAHKEMELERİ SAYISI ARTIYOR
Denizli'ye gittik. Orada da 4 olan icra daireleri sayısı 9 olmuş. Gittiğimiz yerlerde ticaret ve sanayi odalarını ve sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ediyoruz. Diyoruz ki CHP hakkında ne öğrenmek istiyorsanız bize sorun diyoruz. Soru sormak konusunda sınırlama getirmiyoruz.
BAŞBAKAN OLSAYDI NELER NELER SÖYLÜYOR
Denizli'de bir adam 1 trilyon nerede diye bana sordu. Başbakan cevabını vermedi diyor. Sen başbakansın o bandı al evinde izle. Cevap vermiş miyim vermemiş miyim? Aynı sorular Başbakan'a sorulsaydı başbakan, Ajan, ajan provakatör, densiz, şerefsiz, alçak diye sıralamıştır.
Ama ben sorusunu sormasını sağladım. AKP ile aramızdaki fark var. Bi tek isteğimiz var, soru sorduktan sonra bizi dinlesin.
BİZE KAYNAK SORUYORLAR AMA..
Bazı gazeteler Elazığ'daki yolsuzluk iddialarını gündeme getirdi. Bu nasıl çıktı biliyor musunuz? Temiz bir AKP'li adam, itiraz ediyor. Ama dövülüyor ve hastaneye kaldırılıyor. Kendi partisinden biri yolsuzluk var diyor. Başbakan dinle bu adamı, eğer dinlemezsen bu yolsuzlukların ortağı Recep Tayyip Erdoğan'dır diyeceğiz. Elazığ'da 56 pikap için yaklaşık 1 milyon dolar. Satın almıyor ama kiralıyor. Başbakan bana kaynak soruyor, devletin kaynakları çar çur edilirken bana kaynak soramazsın. Bu belediye başkanı hakkında soruşturulma açılması için AKP'li bakan izin vermedi. Ahlaklı bakan, güzel bakan niye izin vermiyor?
Kayseri dosyası, sonuna kadar gideceğiz. Adam el defteriyle yazmış kimden hangi tarihten ne almış diye. Ve sen dosyayı kapattıktan sonra eşini belediyede işe sokan adamsın. O koltukta oturamazsın.
Biz din iman edebiyatı yapıp malı götürenlerden değiliz. Biz birilerinin yaptığı gibi baskı da uygulamayız.
AKP BÖLÜCÜ BİR PARTİDİR
AKP'den istifa eden bir milletvekilinin açıklamasında 'AKP bölücü bir partidir' diyordu. Eski genel başkanımız da 'AKP bölücü bir partidir' diyordu. Gerçek birdir.
A gazetesinde olan bir haber B gazetesinde hiç yer almıyor. Bu hale geldi Türkiye. Her taraf bölündü, sendika bölündü, medya bölündü, iş adamları bölündü.
Halktan destek istiyoruz. Halkla birlikte yürüyeceğiz.
Bu ülke terörden çok çekti. Gazilerimize yeteri kadar sahip çıkmadık. Terör şiddet demektir, insanlık suçudur. Silahla sonuç almaya çalışır. Demokrasilerde terörün yeri yoktur.
AKP'Lİ VEKİLLER HİZBULLAH DERNEKLERİNE GİTTİ
Bakınız öteden beri teröre hep karşı çıktık. PKK terörüne de Hizbullah terörüne de karşı çıktık. Ben bunlar Hizbullah ile doğu ve güneydoğuda kol kola gidiyorlar böyle bir izlenim var dedim, kendine yakışır bir şekilde cevap verdim. Kendisinin ruh halini beğenmiyorum en kısa zamanda hastaneye gitsin dedim. İnançlı adam küfür eder mi, müslüman adam küfür eder mi, ahlaklı adam küfür eder mi?
Senin milletvekillerinin Batman'da ve Van'da Hizbullah'ın derneğine gittiler mi gitmediler mi? Niye gittiler. Şimdi polis o gidilen dernekleri basıyor. O kaçanları kim bıraktı, niye bulamıyorsun sen? Sen yine küfredeceksin ama bu millet kimin doğru söylediğini iyi biliyor.
HİZBULLAH'A NEDEN TERÖR ÖRGÜTÜ DEMİYOR
Başbakan Hizbullah'a neden terör örgütü demiyor. domuz bağıyla bağlayıp öldürüp üstünde yemek yiyen insan nasıl müslüman olur? Ne kadar uğraşırsan uğraş sayın başbakan senin gerçek yüzünü indireceğim.
AKP marjinal bir partidir. AKP demokrasiyi yok etmek isteyen bir partidir. Yasama organını ele geçirdiler. Başbakan'ın sözüyle Meclis toplantıları tarihi belirleniyor. Şimdi yargıyı ele geçirmek istiyorlar. Yargıyı ele geçirirlerse Kayseri'deki olanlar olur. Karar alma süreci yargının değil siyasi otoritenin olur. Bu cumhuriyet tarihi boyunca yargıyı ele geçirmek oluyor. Bu tuzun kokması demek oluyor.
Kılıçdaroğlu: Senin maskeni indireceğim Erdoğan - izle
YARGIYI ELE GEÇİRMEK İSTİYORLAR
Yargıtay'ı bir ara ele geçirmek istediler. Yargıtay'da 250 hakim fazla 150'ye indirelim dediler. Şimdi getirilen sayıya bakalım 137 kişi daha getirelim diyorlar. Renk değiştirerek amaçlarına uygun olarak yargıyı ele geçirme planı yapıyorlar.
Referandumda evet diyen bugün pişman olanlara sesleniyorum, yargıda yarın alınacak yanlış bir karar vicdanları yaralar. Bunlardan biri Kayseri'dir diğeri de Silivri'dir.
Tarafsız olmadığı için tazminat ödemek zorunda kalan bir yargıç onurluysa o görevde kalmaz ayrılır.
Yargının sorunlarını çözerken kime danıştınız? Yargıtay'a Danıştay'a mı sordunuz? Ben bildiğimiz okurum dediniz hep. Bu amaç demokrasiyle bağdaşan bir amaç değildir. Bu amaç bilime saygısızlıktır.
Hiç kimse güvenlik güçlerine silahları bırakın diyemez. Silah onların namusudur. Adı silahlı kuvvetler zaten. O silah demokrasi için, teröre karşı kullanılır.
Kılıçdaroğlu: Silah güvenlik güçlerimizin namusudur
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış