Roma'nın yakılışının kentsel dönüşümle ilişkisi
Özel İçerik

Vakanüvis

Neron Claudius Caesar Germanicus, M.S 37 yılında Latium Antium’da doğmuştu. Stoacı filozof Seneca’nın eğitiminden geçen Neron, Claudius’tan sonra 16 yaşındayken Roma tahtına çıkmıştı. Tahta çıkar çıkmaz İmparatorluk Muhafızları’na yüklü bir para veren Neron’un bu tavrı, kendisi açısından isabetliydi. Çünkü o, Roma tahtına haketmeden geldiğini biliyordu.

ANNESİ NERON İÇİN KOCASINI, NERON DA ANNESİNİ ÖLDÜRDÜ

Roma tahtının asıl varisi Claudius’un öz oğlu Britannicus’tu. Ancak Neron’un annesi Agrippina, türlü oyunlarla İmparator Claudius’un oğlunu geri  plana atıp, kendi oğlu Neron’u tahta çıkarmıştı. Agrippina, bu uğurda kocasının yemeğine zehir koyarak imparatoru ortadan kaldırmıştı. Ne var ki, oğlu Neron’un Roma İmparatoru olması için bunca çabalayan Agrippina, devlet işlerine karıştığı gerekçesiyle yine oğlunun emriyle öldürülecekti. Neron, sevgilisi Poppaea Sabina’nın kışkırtmalarının da etkisiyle annesini ortadan kaldırmıştı. Önce annesinin bindiği tekneyi batıran Neron, Agripinna’nın yüzerek karaya çıktığını öğrenince adamlarını, villaya göndererek yarım kalan işi tamamlamıştı.

Roma'nın yakılışının kentsel dönüşümle ilişkisi

İKİ KARISINI, ÜVEY KARDEŞİNİ DE ÖLDÜRDÜ, ERKEK KÖLESİYLE EVLENDİ

Neron, annesini öldürdükten sonra kendisini iyice sefahata kaptırmıştı. Günlerini birbirinden rezil eğlencelerle geçiriyordu. Arkadaşlarını topluyor; bir gün saraydaki, senatodaki, caddelerdeki kadınlara sarkıntılık ediyor, bir başka gün etrafındaki erkeklerle eşcinsel, sapkın tavırlar sergiliyordu. Neron bir ara, kendisine ikiz kardeşi gibi benzeyen bir kölesini hadım ettirmiş, sonra da onunla evlenmişti. Kimi uzmanlar, Neron’un bu halini, esaslı bir narsist olmasıyla açıklamışlardı. Kendisine hayrandı, dolayısıyla kendisine tıpatıp benzeyen biriyle evlenmişti. Bazen bir devlet görevlisinin karısına göz koyan Neron, onu uzak bir bölgeye, “ailesini Roma’da bırakma” şartıyla yüksek maddi imkânlarla vali olarak atıyor, sonra da karısını rahatsız etmeye başlıyor ya da kendisine metres yapıyordu. Bu sapıklıklarından vakit buldukça da lir çalıyordu. Neron ayrıca, ilk eşi Octavia ile üvey kardeşi Britannicus’un ölüm emrini vermiş, ikinci eşi Poppaea’yı da hamileyken tekmeleyerek öldürmüştü.

ŞÖLEN AYDINLATMASI İÇİN HRİSTİYANLARI ÇARMIHA GERİP ATEŞE VERİYORDU

Onun tarihteki adını daha da berbat hale getiren bir özelliği de döneminin yeni dini Hristiyanlığa karşı gösterdiği sert tepkiydi. Esaslı bir putperest olan Neron, çoğunlukla fakirlerden oluşan Hristiyanlara büyük işkenceler yapıyordu. Neron sık sık, Hristiyanların kafalarını kestirir ya da imparatorluk şölenlerini aydınlatmak için çarmıha gerdirip yaktırırdı. Bütün bu olumsuz özellikleri nedeniyle Neron, Roma İmparatorları arasında belki de en çok nefret edilen bir isme dönüşmüştü. Meşhur Roma yangını sonrasında, olayı Hristiyanların üzerine yıkmak isteyen Neron, bu amaçla yaptığı zulümleri artırınca sonunu da hazırlamıştı.

HOCASINI ÖLDÜRMEYE “KIYAMAYINCA” İNTİHAR ETMESİNİ EMRETTİ

Neron, bu süreçte önce bir suikast girişiminden kıl payı kurtulacaktı. Suikast girişiminden sorumlu tuttukları arasında, uzun yıllardır kendisini eğiten ünlü filozof Seneca’nın da olduğuna inanan Neron, hocasına değişik bir ceza vermişti. Neron, üzerinde büyük emeği olan hocasını öldürmeyi, öldürtmeyi kabullenememiş, bunun yerine Seneca’ya intihar etmesi talimatı vermişti. Seneca da bu emri, ikiletmeden Neron’un gözü önünde içtiği bir zehirle hayatına son vermişti. Suikast girişimini atlatan Neron, yine de nizamı sağlayamamış, peşpeşe gelen isyanlarla baş etmeye çalışmış, kendisinden yaka silken yakın çalışma arkadaşları ve muhafızlarının da isyancıların safına geçmesiyle birlikte sonunun geldiğini anlayan Neron, 30 yıllık hayatını – bir kölesine, boğazına bıçak batırmasını emrederek - intiharla noktalamıştı. (M.S. 68)

Roma'nın yakılışının kentsel dönüşümle ilişkisi

ROMA YANGININI KENTİ YENİDEN İMAR İÇİN ÇIKARTMIŞ

Neron’un Roma’yı ateşe verdiği, sonra da lir çalarak yangını seyrettiği genel kabul gören bir tarihi anekdot. Ancak olayın tam böyle olmadığını öne sürenler de bulunuyor. Buna göre, kendisine “Domus Aurea”, yani “Altın Ev” adını verdiği bir saray yaptırmaya başlayan Neron, sarayın etrafından başlayarak Roma’yı yeniden imar etmeyi aklına koymuştu. Roma’nın sokaklarının dar olduğundan sık sık şikâyet eden Neron, buraları genişletmeyi istiyordu, yangını da bu amaçla çıkarmıştı. Merve Taş, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde hazırladığı “İmparator Neron Hakkında Bilinmeyenler” başlıklı bitirme lisans tezinde, kimi tarihçilerin yaklaşımlarına atıfla, Neron’un bu yangındaki rolünün, bir tür kentsel dönüşüm girişimi olarak değerlendirilebileceği görüşünü savunuyor.

Roma'nın yakılışının kentsel dönüşümle ilişkisi