Şekerin her türü sağlığa zararlı

Şekerin her türü sağlığa zararlı

Araştırmalara göre karbonhidrattan fakir beslenen insanlarda, yani daha az şekerli gıdalar yiyenlerde, depresyon benzeri bulgular ortaya çıkıyor. Bu araştırmayı yorumlayarak Ramazan ayı süresince oruç tutan kişilerde gözlemlediğimiz gerginliği açıklayabiliriz. Daha önce de defalarca vurguladığım gibi; eğer otuç tutmayı veya gündelik diyetimizi akıllı tercihler yaparak planlamaz isek, bu tip sorunlarla karşılaşabiliriz. Şimdi ise tatil zamanı; o halde bu dönemde de akıllı tercihler yapmamız gerekiyor.

MISIR ŞURUBU TEHLİKELİ

Geleneklerimiz gereği bayramlar ikramlarla geçer. Çalınan her kapıda şeker ile hazırlanmış bir tatlının önünüze gelmemesi neredeyse mümkün değil. Şeker, özellikle rafine beyaz şeker, birçok tatlının ana besin kaynağıdır. Geçmiş bayramı fırsat bilip sizlere şekerin bedeninize yaptıklarına kısaca değinmek istiyorum. Bir de tabi yüksek fruktozlu mısır şurubu var... Son zamanlarda Amerika'da adı mısır şekeri olarak değiştirilip kötü ünününden kurtulmaya çalışılsa da bu pek mümkün değil. Biz doktorlar, yapılan araştırmaları değerlendirdiğimizde, yüksek fruktozlu mısır şurubunu, yüzyılın en kolay ulaşılabilir zehiri olarak adlandırıyoruz. Bu isim değişikliği üzerine tartışmalar sürse de, kullanımının insan sağlığına olumsuz etkilerini bizler anlatmaya devam edeceğiz.

İKİ DİLİM YETMEZ

Unutulmamalıdır ki; karbonhidrat dediğimizde tadı tatlı olsun veya olmasın (un veya gerçek şeker) vücudumuz bunları sindirirken gerçek şeker olarak tanır ve bu şekilde işlemeye başlar. Rafine olsun veya olmasın, tüm şekerler kan şekeri seviyelerinizde hızlı bir yükselmeye ve arkasından ani düşüşlere neden olur. Bu etki, rafine karbonhidrat olan yani, beyaz unlu gıdalarda da görülür. Bu etkiye 'yo-yo etkisi' de diyoruz. Örneğin bir avuç şeker veya birkaç dilim baklava yediğinizde bunun size sağladığı enerji 500 kalori olur ve üstüne bir de kan şekeri seviyelerinizde anormal hızlarda değişiklikler meydana getirir. Diğer taraftan sağlıklı bir öğün yediğinizde aynı enerjiyi alırsınız fakat kan şekeri düzeyleriniz dengede kalmaya devam eder. Sağlıklı olan öğün; en başta rafine karbonhidratların kompleks olanlarla değiştirilmesi ile başlar. Kompleks karbonhidratları genel bir sınıf olarak tanımlarsak, içine tam tahıllar ve baklagillerden gelen karbonhidratları koyarız. Kompleks karbonhidratlar sindirimi yavaş olduğu ve daha fazla enzimatik süreçlerden geçtikleri için sizi daha fazla tok tutmaya da yarayacaktır. Eğer basit şekerler içeren tatlılar veya unlu mamüller yerseniz yo-yo etkisinde kan şekeri seviyeleri ani düşüşe geçtiğinde vücudunuz adeta yıkılır ve daha fazla yemek aramaya başlarsınız. Kendinizi bayramda tatlı yerken düşünün. Hiç iki dilim baklava yediğinizde doyduğunuzu hissettiniz mi? Teknik olarak bu pek mümkün değil! Diğer taraftan kepekli unla hazırlanmış bir unlu mamül yediğinizi düşünün; hemen doyuyorsunuz değil mi? Halbuki belki de aldığınız kalori aynı ama etki farklı, işte yo-yo etkisinden kastımız bu.