Sisi'den gözdağı: Ben varken İhvan diye bir şey olmayacak

Sisi'den gözdağı: Ben varken İhvan diye bir şey olmayacak

Sisi, Mısır'da 3 Temmuz 2013'te askeri darbeyle devirdiği ülkenin ilk seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin koltuğuna aday olan eski Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi, aday olduktan sonra ilk röportajını Mısır'ın kısmen özel televizyon kanalları CBC ve ONTV'ye ortaklaşa verdi.

"ECEL ALLAH'IN ELİNDEDİR"

26-27 Mayıs'taki cumhurbaşkanlığı seçiminin favori adayı Sisi, “Şimdiye kadar bana iki kere suikast düzenlendi ama korkmuyorum çünkü ecel Allah'ın elindedir” dedi. Ancak Sisi, suikast girişiminin arkasında kimler olduğuna dair bir detay vermedi.

Sisi'den gözdağı: Ben varken İhvan diye bir şey olmayacak

"ŞAHSİ SİYASİ EMELLERİM YOK"

Sisi, Müslüman Kardeşler kökenli Mursi'yi devirip kendisinin de askeri idarenin başına geçmesine ilişkin süreci anlattı. “Şahsi siyasi emellerim yok” diyen Sisi, ‘iktidara gelmek için plan yapmadığını' da savundu: “Mısır yönetimini ele geçirmek için plan yapmış olsaydım, kendime ve halkın iradesine saygı göstermiş olamazdım. 3 Temmuz 2013'te yaptığım açıklama gayet açıktı. O tarihte hiç kimsenin müdahalesi olmadan Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur'u geçici cumhurbaşkanı olarak açıkladım ve ardından ‘Mısırlıların iradesine saygı göstermek benim için yönetimden daha şereflidir' dedim. Şubat ayında da Mısır'ın içeriden ve dışarıdan hedef alındığını görünce cumhurbaşkanı adayı olmaya karar verdim. Ülkenin ve halkın geleceği için her vatansever bunu yapmalıdır. Mısır'a hiç kimse zarar veremez, onu koruyacak sahipleri vardır.”

"EN YÜKSEK OTORİTE VATANDAŞTIR"

Halkın isteği ve çağrısı üzerine cumhurbaşkanı adayı olduğunu dile getiren Sisi, “Mısır halkının emirlerini yerine getirmek herkesin üzerine düşen bir görevdir. Vatandaşlar, ülkedeki en yüksek otoritedir” yorumunda bulundu.

"ASKER ROL ALMAYACAK"

Ülkeyi ordunun yönettiği yönündeki suçlamaları da reddeden Sisi, ordunun Mısır'ı önceden yönetmediği gibi şimdi de yönetmeyeceğini savunarak, ordunun geçmiş 30 yıl boyunca esas görevi olan ülkeyi korumakla uğraştığını, gelecekte de ülkeyi yönetmekte rolü bulunmayacağını dile getirdi. Cumhurbaşkanı olması halinde askerin siyasi yönetimle hiçbir bağının olmayacağını söyleyen Sisi, “Mısır'ın yönetiminde asker herhangi bir rol üstlenmeyecek” dedi. Gelecek aşamada önceliğinin ne olduğu sorusuna “Gelecekteki önceliklerim istikrar ve güvenliktir” yanıtını veren Sisi, polisin yardımıyla ve insan haklarını ihlal etmeden güvenliği sağlamaya çalıştığına işaret etti.

"SURİYE, AFGANİSTAN VE LİBYA'DAN SAVAŞÇILAR GELECEK"

3 Temmuz sonrasında meydana gelen şiddet olaylarıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Sisi, Müslüman Kardeşler'in lider kadrosuna atfen de şunları anlattı: “Yöneticilerinden biri durumu değerlendirmek için benimle görüşmek istedi ve 45 dakika görüştük. Bana parmaklarıyla işaret ederek, Suriye, Afganistan ve Libya'dan savaşçılar gelerek Mısırlılara ve orduya karşı savaşacaklarını söyledi.”

"ORDUYA KARŞI SİLAH KALDIRANI YERYÜZÜNDEN SİLECEĞİM"

Sizin buna cevabınız ne oldu sorusuna ise Sisi, “Biz varken hiç kimsenin insanları korkutmasına izin vermem. Mısırlılar evlerinde korkutulmaktansa ölmeyi tercih eder. Ona, orduya karşı silah kaldıranı yeryüzünden sileceğimi söyledim” yanıtını verdi.

"CUMHURBAŞKANLIĞIMDA İHVAN DİYE BİR ŞEY OLMAYACAK"

Sisi, askeri idare tarafından ‘terör örgütü' olarak ilan edilen ve üst düzey isimleri idam ile hapis cezalarına çarptırılan Müslüman Kardeşler Teşkilatı'nın, halkın beklentilerini yerine getirmediğini de iddia etti. Sisi, “İhvan, Mısırlıların gözünden düştü. Bu sorun şahsımla ilgili değil. Bu düşünceyle tekrar barış olmayacak. İhvan, dini ve siyasi ahmaklık sorunu yaşıyor. Benim cumhurbaşkanlığı dönemim boyunca İhvan diye bir şey olmayacak” dedi. 26-27 Mayıs'taki cumhurbaşkanlığı seçiminde Sisi'nin yanı sıra darbe sürecinin önemli aktörleri arasında yer alan Halk Akımı Platformu Başkanı Hamdin Sabbahi yarışıyor. Eğer Sisi seçimi kazanırsa, 1950'lerde Cemal Abdül Nasır ile başlayan asker kökenli Cumhurbaşkanları dizisinin son halkası olacak.