“Edebiyatta eleştiri ve eleştirmen neden önemli?” sorusundan yola çıkarak hazırladığım dosyamın ikinci bölümünde “Türkiye’de eleştirmenlerin önemi”nden bahsedeceğiz. Bakalım işin içindeki isimler bu konuda neler söylemiş?
TÜRKİYE’DE ELEŞTİRMENLERE GEREKEN DEĞER VERİLİYOR MU?
Algan Sezgintüredi – April Yayınları
Ülkemizde maalesef sanat hak ettiği değeri görmezken eleştirmenin değerinden bahsetmek zor. Eleştirinin ülkemizdeki hali bana edebiyatımızın gerisindeymiş gibi geliyor; ama öyle mi, bilmiyorum açıkçası. Ama işin gerektirdiği engin bilgi ve konuya hâkimiyete sahip çok eleştirmenimiz bulunduğunu zannetmiyorum.
Ayhan Koç – İthaki Yayınları
Çoğu alanda olduğu gibi eleştirmenlerin de yeterince değer gördüğünü, uyarılarının dikkate alındığını düşünmüyorum.
Nazlı Karabıyıkoğlu – İthaki Yayınları
Eleştirmenin değerini neye göre ölçeceğimize bağlı bu sorunun cevabı. Okura mı, yazara mı, yayıncıya göre mi? Politik düzlemde mi ölçüm yapıyoruz, yoksa sosyo-ekonomik bağlamda mı bu değeri saptıyoruz? Değeri saygı görmekle mi eş tutuyoruz? Eğer son soruya göre bir ölçüm yapıyorsak, kendi iktidar çevrelerinde çokça değer bulmuş eleştirmenlerimiz elbette vardır.
Doruk Kirezci – Müptela Yayınları
Gereken değer elbette verilmiyor. Verilen değer, çok az kişi tarafından bilinen ve küçük bir dinleyici kitlesine sahip harika bir müzik grubu kadar. Bu da herkes için tatmin edici olmayabilir. Belki de daha çok internette yer almaya ihtiyaçları vardır.
Fuat Sevimay – Hep Kitap
Bunu doğru şekilde yanıtlayabilmek için yine önce, gerçek ve saygın eleştirmenlerle kendi kendine eleştirmen sıfatı vermiş kişileri birbirinden ayırmak gerek. Birinci gruptaki, edebiyatın tedrisatından geçmiş kuram sahibi eleştirmenler ne yazık ki çok fazla ön planda değil. Ancak meraklı okur bu türden saygın eleştirilerin izini sürüyor. Öte yanda ikinci gruptaki, “eleştirmen” kimliğinin saygınlığını zedeleyen vasıfsız tipler, ne yazık ki fazlasıyla ortalıktalar ve edebiyat gündemini gereksiz şekilde işgal edebiliyorlar.
Küsurat Yayınları
Ülkemizde okuma oranlarına paralel olarak, eleştiri geleneği de hak ettiği yerde değil. Bir metni okumadan önce, o metne dair kaleme alınmış eleştiri yazılarına göz atmak, fikir edinmek benimseyebildiğimiz alışkanlıklarımızdan değil ne yazık ki.
Merve Özcan - Timaş Yayınları
Türkiye için eleştirmenlerin, edebiyat için bu mühim rolü kelimenin tam anlamıyla üstlenebildiğini düşünmüyorum. Bundan eleştirmenler mi, yazar mı, yoksa okurlar mı sorumlu, tartışılır; fakat genel olarak bu rolün, bir kitaptan nefret edip onu tamamen yeren ya da onu tamamen koruyup kollayan bir okur kitlesi tarafından üstlenilmeye çalışıldığını düşünüyorum.
Rana Demiriz – Timaş Yayınları
Tanınmış eleştirmenlerimiz var, gazetelerde köşe yazıları yazıp okudukları kitaplar hakkında görüşlerini iletiyorlar. Gazetelerin kitap ekleri var; burada da yine eleştiriler boy gösteriyor. Bence bunlar geniş kitlelere ulaşmak için güzel mecralar ve saygı gördüğünü düşünüyorum.
Emeği geçen yayınevi ve yazarlarımıza teşekkür ederim.
İlk bölüm "Edebiyatta eleştiri ve eleştirmenin önemi nedir" için tıklayınız.
*
Instagram: biyografivekitap
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış