Cevdet Yılmaz: Enflasyonu kalıcı olarak tek haneye indireceğiz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Ankara’da "TOBB Türkiye 100 - Türkiye'nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi" programında konuşarak "Enflasyonda düşüş sürüyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ankara’da "TOBB Türkiye 100 - Türkiye'nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi" programında bir konuşma gerçekleştirerek Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu durumu gözler önüne serdi.

Cevdet Yılmaz, 2025'te bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3,6'ya gerilemesini öngördüklerini ve enflasyonda önemli bir iyileşme sağlandığını belirterek, "2023’te yüzde 65 olan enflasyonu, 2024 sonunda yüzde 44’e indirdik. Haziran 2024’ten itibaren kesintisiz düşüş trendi yakalayarak toplamda 42,5 puanlık önemli bir iyileşme sağladık. Bu seyir 2025 yılında da devam edecek ve enflasyonu kalıcı biçimde yüzde 30’un altına çekeceğiz. 2028 yılı hedeflerimiz nettir: Enflasyonu kalıcı olarak düşük tek haneye indireceğiz." dedi.

Cevdet Yılmaz, konuşmasında şu ifadeleri kullandı.

Yüksek teknoloji ihracatı yüzde 17, orta teknoloji ihracatı ise yüzde 10 oranında ilerleme kaydetti. Merkez Bankası brüt rezervleri 12 Eylül 2025 itibarıyla 177,9 milyar dolara yükseldi. Böylece riskleri daha iyi karşılayabiliyoruz. - Küresel risklerin etkisiyle 379 baz puana kadar çıkan CDS risk primimiz 19 Eylül itibarıyla 240 baz puan seviyesine gerilemiştir. KKM’de artık yeni hesap açılamayacak. Birkaç ay içinde bu hesapların tamamen biteceğini öngörüyoruz. Deprem harcamaları geçici nitelikte. Bu harcamalar sona erdiğinde bütçemiz daha da güçlenecek. OVP’yi hazırladık. Gelecek yıl istihdam 2,5 milyon kişi artırılacak.

EN HIZLI BÜYÜYEN ŞİRKETLERE TEBRİK

'TOBB Türkiye 100 - Türkiye'nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi' listesindeki firmaların Anadolu'dan şirketlerin yer alması ve yoğunluğun Ankara'da olması çok sevindirici. Listeye girenlerin nasıl başardığı deneyimine bakmak, incelemek gerek. Hepsini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Başarıda devlet desteklerinden yararlanmanın katkısı olduğunu ve firmaların yarısından çoğunun ihracat yapması da ayrıca tespit edilen bir nokta. Tatlı bir yarış olsun dilerim.

CEVDET YILMAZ'IN KONUŞMASINDA ÖNE ÇIKANLAR

- Çatışmaların yoğunlaştığı, belirsizliklerin arttığı ve krizlerin derinleştiği küresel ortamda Türkiye, siyasi istikrarı, güçlü kurumları ve kararlı politikalarıyla süreci etkin biçimde yönetmektedir.

- Bugün geldiğimiz noktada, 2025 sonunda milli gelirimizin 1,5 trilyon doları aşmasını, kişi başına gelirin 17 bin doların üzerine çıkmasını ve Türkiye’nin Dünya Bankası’nın yapmış olduğu sınıflandırmaya göre tarihinde ilk defa yüksek gelirli ülkeler sınıfına gireceğini öngörüyoruz.

"15 YILDIR KESİNTİSİZ BÜYÜYORUZ"

- 2024’te yüzde 3,3; 2025’in ilk yarısında yüzde 3,6 büyüme kaydedildi. Böylece 15 yıllık kesintisiz büyüme süreci hedeflerimizle uyumlu şekilde sürdürülmüş, aynı zamanda milletimizin iradesi, gayreti ve azmi bir kez daha tescillenmiştir.

- Büyümenin yanında ihracatta da tarihi başarılara imza atıyoruz. Temmuz ayında Cumhuriyet tarihimizin en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdik. Yılın ilk sekiz ayında 178 milyar doları aşan ihracat, yıllık bazda 269 milyar dolara ulaştı.

- Küresel risklerin etkisiyle 379 baz puana kadar çıkan CDS risk primimiz 19 Eylül itibarıyla 240 baz puan seviyesine gerilemiştir.

"TÜRK LİRASI'NA GÜVEN ARTTI"

- Bu süreçte Türk Lirasına olan güven artmış; kurdaki oynaklık sınırlanmış, yabancı para mevduat talebi dengelenmiş ve 23 Ağustos 2025 itibarıyla Kur Korumalı Mevduat uygulaması kademeli şekilde sonlandırılmıştır.

- 2025'te bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3,6'ya; deprem harcamaları hariç tutulduğunda ise bu oranın yüzde 2,8'e gerilemesini öngörüyoruz

- Cari işlemler açığını yüzde 1,0 seviyesinde tutacağız. Program dönemi boyunca 2,5 milyon ilave istihdam oluşturacağız. İşsizlik oranını yüzde 8’in altına düşüreceğiz.

- Mal ihracatımızı 300 milyar doların üzerine çıkarırken, 75 milyar doları turizm geliri olmak üzere hizmet ihracatımızı da 150 milyar dolara ulaştıracağız

- Verimliliği artıracak yapısal reformları hızlandıracak, üretim kapasitemizi enflasyonist baskı oluşturmadan genişleteceğiz.

- Yeşil ve dijital dönüşümü kalkınma sürecimizin merkezine alacağız.

- Daha şeffaf ve öngörülebilir bir düzenleyici çerçeveyle, kolaylaşan iş süreçleriyle, rekabetçi yatırım fırsatlarıyla ve yeşil-dijital dönüşüm odaklı yatırımlarla Türkiye’yi nitelikli yatırımların güvenli merkezi haline getireceğiz.