Ümit Yenişehirli yazdı: Saçlar, başlar, tarzlar
Ümit Yenişehirli, özellikle sosyal medyada genç yaşta suça karışan erkeklerin aynı saç modeline sahip olması üzerinden başlayan tartışmadan hareketle, saç modelinin kişinin karakteri ile ilişkisini tarihi verilerle inceledi.
Türkiye’deki genç erkek nüfusun bir kısmının saç stili tartışılıyor.
Tartışmanın merkezinde ise belli bir saç kesimi ile suç işleme arasında bir bağ olduğu iddiası yer alıyor.
Türkiye’de bu tartışmalar yaşanırken, bir Güney Amerika ülkesi olan El Salvador’da gençler arasında yaygınlaşan “tas kafa” saç modelinin devlet okullarında yasaklandığı haberi ise konunun yerel ve basit bir saç stili tartışması olmadığını da ortaya koydu.
Peki, saçın bütün halleri ile o saçın sahibinin arasında psikolojik, sosyal, ekonomik vb. ne gibi ilişkiler var ya da böyle bir ilişki var mı? Konuya özel eğilen araştırmacılar ile tarihçilerin genel bilgileri, saç tarzı ile o kişinin arasında belli anlamları taşıyabilecek bağlar olduğunu gösteriyor.
KÖLENİN SAÇI SAHİBİNİNKİNE BENZEYEMEZDİ
Tarih boyunca saç stilleri, - en çok da karşı cins hedeflenerek – çeşitli mesajlar iletmek için güçlü bir araç olmuştu. Saç, sadece bir estetik tercih değil, aynı zamanda statü, din, kimlik ve benzeri gibi birçok şeyi temsil etmişti. Hem erkeklerin hem de kadınların saç kesim stilleri, ait oldukları toplumun normlarına, değerlerine ve o dönemin siyasi iklimine göre şekillenmişti.
Antik Mısır’da hem erkekler hem de kadınlar genellikle saçlarını kısa keser ve peruk takarlardı. Özellikle peruklar, zenginlik ve hijyenin bir simgesi sayılıyordu. Mısırlılar ayrıca, kafalarını tıraş ederek bitlerden korunmaya çalışırdı. Acımasız sınıfsal bir düzen olan Mısır toplumunda zenginler, fakir ve kölelerle farklarını ortaya koymak için bu sınıfların saç stillerinin kendilerininkine benzememesi için katı yasaklar koymuştu.
Buna karşın, Antik Yunan ve Roma’da ise uzun saç, özgür erkekler ile filozofların bir sembolüydü. Roma dönemine doğru ise moda değişmiş ve özellikle gladyatörler ve atletler arasında sakal ve kısa saç tercih edilir olmuştu. Saçlarının bakımına büyük özen gösteren yönetici takımı ve varlıklılar, bunun, kendilerini köle ve barbarlardan farklı kılan bir ayrıcalık olarak görmekteydi.
“TANRILARIN SAÇLARI” KIVIRCIK OLUR!
Antik çağlardaki birçok pagan toplumdaki, tanrı tasavvurunu insanla özdeşleştirme hastalığı, tapımlarda kullanılan heykellerin şeklini de etkilemişti. Bu çerçevede, nedense kıvırcık saçın “bilgelik ve tanrısallık” sembolü odluğu düşünülerek, heykeltraşların yaptığı putlarda tanrılar bu şekilde tasvir edilirdi. Bu arada, casusluk vakalarında aşırı kabarık saçlı kişilerin kullanıldığı, bu tür saçların içine şifreli mesajların yazılı olduğu kağıtlar yerleştirildiği de tarihî kayıtlara geçmişti.
ERKEK TIRAŞINDAKİ ORTA ÇAĞ SADELİĞİ RÖNESANS’LA DEĞİŞTİ
Orta Çağ’da, Avrupalı erkekler genellikle basit ve işlevsel modelleri tercih etmişlerdi. Kilisenin etkisiyle saçların süslü olması hoş karşılanmıyordu. Şövalyeler ve soylular omuz hizasında saçlar ve sakalları tercih ederken, köylüler pratiklik için saçlarını kısa kestiriyorlardı.
Rönesans’la birlikte ise toplumda görülen sanatsal ve kültürel değişiklikler, giyim ve saç modellerine de yansımıştı. Bu dönemde erkekler, daha süslü ve omuz hizasında saç modellerini benimsemeye başlamıştı. Sakal da yine popülerdi ve bazen şekillendirilerek kullanılıyordu. Bıyıklar balmumu ile şekillendiriliyordu. Bıyıkları kıvrık yapmak için özel aparat bile üretilmişti.
AVRUPA BİR ANDA PERUKLU ERKEKLERLE DOLDU
Avrupa’daki erkek saç stilini değiştiren bir akım ise 17. yüzyılda Fransa kralı XIV. Louis’nin saçlarının dökülmesiyle başlamıştı. Kralın peruk takması üzerine aristokrasi arasında bu moda hızla yayılmıştı. Bu dönemde peruklar, zenginliğin ve gücün en önemli simgesi haline gelmişti. Bir sonraki asırda ise peruklar daha da abartılı hale gelmiş ve beyaz pudra ile renklendirilmeye başlanmıştı. Bu dönemde erkeklerin saçlarını boyaması da yaygınlaşmıştı.
SON İKİ ASIRDIR ÇEŞİTLİLİK VAR
Yirmi ve yirmi birinci yüzyıllarda ise erkeklerin saç modelleri çok farklı grupların tercihleriyle çeşitlenmişti. Buna göre, 1920’lerde “Slicked back” (geriye taranmış) saçlar ve yan ayırmalı modeller popüler olmuştu. Bu tarz, briyantin gibi saç ürünlerinin yaygınlaşmasıyla mümkün hale gelmişti. Bu modadan yaklaşık bir otuz yıl sonra ise müzikteki Rock’n Roll’un etkisiyle “pompadour” denilen hacimli ve kabarık saç modelleri yaygınlaşmıştı. Elvis Presley ve James Dean gibi ikonlar bu tarzın simgesiydi.
Giderek daha fazla sinema ve müzik ünlüsünü takip eden kitleler, 1960’larda ise The Beatles grubunun başlattığı, daha uzun ve mantar kesim saçları benimsemişti. Takvimler 1970’leri gösterdiğinde de Hippi kültürüyle birlikte uzun, doğal ve dağınık saç ve sakallar yeniden moda olmuştu.
Son kırk yılda ise önce 1980’lerde, erkek saçları daha volümlü, dağınık ve gösterişli hale geldi. Sonraki on yılda tekrar minimalizm ve dağınık saç ön plana çıktı. Bu yıllarda bir dönem Amerikalı Mohawk Kızılderililerinden esinlenerek yapılan “punk” tarzı saç modası yaygınlaştıysa da ana akım bir moda haline gelmedi. Günümüzde tek bir baskın erkek saç modeli bulunmuyor. Herkes kendi tarzına uygun modeli seçebiliyor.
BOWL CUT, TAS KAFA, KASE KESİM
Son dönemlerde sıkça tartışmalara konu olan kesim ise bir yanıyla oldukça eski bir tarihi geçmişe sahip. Uzakdoğu toplumlarının birçoğunda, Orta Çağ’da Avrupa’da “kase kesim” yaygın bir erkek saç modasıydı.
Özellikle manastırlardaki keşişler ile uzak coğrafyaları dolaşan misyonerler arasında yaygın bir stildi. Kesimi kolay olduğundan yaygınlaşmıştı. “tas Kafa” modasının dünyanın başka bölgelerini etkilemesi yakın zamanlarda oldu, yakın yıllarda ise inanılmaz arttı. Son on yıldaki artış hemen her ülkede bu modanın görülmesine yol açtı.
“Bowl Cut” ile suç arasında nasıl bir ilişki olduğu, olabileceği, akım henüz çok yeni olduğu için esaslı araştırmalara konu olmadı. Sadece bazı çıkarsamalar yapılıyor ve son olarak El Salvador hükümetinin yaptığı gibi kimi kamusal otorite yasaklarına konu olabiliyor.
“KAZ’A” İSLAM’DA HOŞ KARŞILANMIYOR
İslam tarihi boyunca, erkeklerin saç modelleri aşırılıklar ve farklılıklar ortaya koymamıştı. Hz. Peygamber (sav), başın bir kısmının kazınıp diğer kısmının bırakılmasını “kaz’a” olarak adlandırmış ve bu tarz saç kesiminin dinimizce tasvip edilmediğini dile getirmişti. İslam dünyasında, hemen her kişisel tercihte olduğu gibi saç kesiminde de ölçü, insan vakarına yakışma ile pratiklik olarak öne çıkmıştı. Gösterişten uzak durma, dolayısıyla abartılı saç stilleri yapma da yine hoş görülmemişti. Zaten İslam toplumlarında uzun asırlar boyunca; takke, sarık, külah ve benzeri aksesuar yaygın olarak kullanılmış, bu başlıkların sağladığı kolaylıktan dolayı da erkeklerin önemli bir kısmı başını tamamen kazıtmıştı.
VATİKAN: HIRİSTİYAN KADIN BAŞI AÇIK GEZEMEZ
Tabii, saçın söz konusu olduğu yerde kadınların başını örtmesi de sıkılıkla tartışılmıştı. Papalık, İncil’deki , “1. Korintliler 11:3–16” ayetlerini temel alarak, asırlar boyunca kadınların örtülü olması gerektiği hükmünü kilise metinlerine, din adamlarının vaazlarına yerleştirmişti. Vatikan, kadınların örtünmesini, Hz. Meryem örneği üzerinden iffet ve tevazu sembolü olarak işlemişti. Süreç içerisinde hem Papalık kurumu hem de münferit ölçekte Hıristiyan din adamları ile rahibeler, saçlarını örtmeyen kadınları çok sert ifadelerle uyarmış, böyle davranan kadınları, toplumun aşağı kesimlerine mensup ve iffetsiz saymış, kimi zaman da muhtelif cezalar vermişti.
PAPALIK BAŞÖRTÜSÜ MECBURİYETİNİ KALDIRALI HENÜZ 41 YIL OLDU
Ancak zaman içerisinde Batı dünyasındaki kilise karşıtlığı hız kazanıp, sekülerleşme yaygınlaşıp, laik kurallar hâkim oldukça Hıristiyan kadınların örtünmesinde de kurallar gevşetilmişti. Giderek, kadınlar sadece kiliseye geldiklerinde başlarını örter olmuşlardı. Sonrasında Protestan mezhebinde bu tercih tamamen ortadan kalkmış, Katolik ve Ortodokslarda ise kısmen devam etmişti. Papalığın 1983 yılında yürürlüğe giren yeni Kilise Kanunu’yla da kadınların kilisede başlarını örtmesi mecburiyeti kaldırılmıştı. Muhafazakâr kimi Katolik ve Ortodoks cemaatler ise bu geleneği sürdürmekte.
- “Saç Modellerinin Evrimi”, Birleşik Krallık Saç ve Güzellik Federasyonu, 8 Mayıs 2025