Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz
Özel İçerik

Antep fıstığı, lahmacun, yuvalama, çiğ köfte, baklava... Nereden başlasak bu memleketin tadına? Gastronominin başkenti Antep'e gelmeden önce seni bu kente davet edecek ilk cazibe, kuşkusuz leziz yemekleri olsa gerek. Hamamı bir başkadır, kalesi pek güzeldir ama; Antep fıstığına bulanmış bu kente gelirken önce mideni düşüneceksin. Baharat kokan pazarlarını gezip, taze kebabını sipariş ettikten sonra, ister baklavan, ister kaymaklı katmerin masaya gelsin; konu yemek yemekse, Güneydoğu'nun aromasında yaşayan Gaziantep'in doyurmakta üstüne yok.

FISTIK KOKAN MEMLEKET

Üzgünüm Antep; bu yazıda tarihi güzelliğin mutfağının gölgesinde kalacak. Efendim bu şehr-i Gaziantep'te insanlar, minimum ihtiyaçlarına göre yaşarlar: yemek ve barınmaKarton Amerikan evleri de neymiş; Antep evlerinin her biri avlusuyla, duvar taşıyla, merdivenleriyle, tarihi dokusuyla özendiriyor insanı.

Anadolu'yu Anadolu yapan bir memlekettir kendisi: insanlar bağda, bahçelerde çalışır; eve gider, yemek yer, bir daha çalışır, biraz daha yer... Şehrin ortasında siyah kumaş pantolon, parlak siyah kundurası ve beyaz gömleğiyle oturan beyefendiler, geleni gideni seyreder. Pazar günü en modern caddelerde yürürken bile, apartman balkonlarından mangal dumanı ve kebap kokusu eksik olmaz. Esnafı sıcaktır, güler yüzlüdür, aç göndermez, çay ikram etmeden bırakmaz.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

DİLLERE DESTAN GAZİANTEP MUTFAĞI

Anadolu’nun karış karış gezmeyi beklediğin rotasına geldik. Muhteşem mutfağını sofrana taşıyan lezzet yolculuğunun ilk durağı: Gaziantep. Sipariş krizlerinin bir numaralı adresi: Restorana girdin, en güzel masaya oturdun; aldın eline mönüyü, haydi seç seçebilirsen... Daracık sokakların arasından yükselen kokusuyla 200’ü aşkın çeşit yemek karşında duruyor: Kebabın binbir türlüsü, baklavanın her tadı... Gerisini sen düşün!

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

YÖRESEL LEZZET YOLCULUĞU BAŞLASIN!

Küşlemesinden Alinazik kebabına, yuvalamasından lahmacununa ve tıkansan da masadan kalkmayacağın, baklavasından katmerine kadar yemeye doyamayacağın şehre tekrar hoş geldin. Eminim Antep yolculuğun, arkadaşınla birlikte buraya yemek yemeye gelmeye karar vermenizle başladı. Muhtemelen günübirlik geldin veya hafta sonu için buradasın. Alacağın kalorileri düşünürsek; oldukça cüzi bir tatil olmalı. Antep'e gelmişsin kalori mi düşüneceksin? Sabahın dördü, beşi farketmez; Ciğerci Ali Haydar Usta’nın selamını alın, güne başlayalım!

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

GECE UÇUN, GÜN BOYU TIKININ

Gaziantep günün her saati için ayrı bir lezzete sahip. Günü öldürmeden sabaha karşı şehre varman, gece ziyafetini kaçırmamak açısından oldukça önemli. Aslına bakarsan buranın gecesi de, gündüzü de alışık olduğun yemek kültüründen uzak. Akşam yemeğinde yediğin kebabı, sabah kahvaltında da görebilirsin. Yok yok ağır gelmesin; burada iştahının kapanması söz konusu değil.

KAHVALTIDA BEYRAN MI?

Kahvaltı demişken; Kalealtı’nda bulunan Kebapçı Necdet’te ciğer kavurma, mangalda ciğer şiş, beyran ve katmerden oluşan sokak kahvaltısı, Gaziantepliler için bir hafta sonu klasiği. Burada, kahvaltı tabağında salatalık, dometes araman hata. Beyranseverler için önerim: Sabah erken saatlerde içilen beyran konusunda üstüne tanınmayan 'Metanet' de aklında olsun.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

TOSTÇU EROL ABİMİZ

Sabah sabah ciğer yeme fikrine alışamayan misafirler için daha hafif bir şeyler önereyim: Şahinbey ilçesi Bey Mahallesi'nde bulunan küçük dükkanında yaptığı tostlarıyla fenomen: Tostçu Erol. Erol abimizi daha önce İnstagram'da, Facebook'ta ya da bir tostçu dükkanında görmüşsündür. Samimiyeti ve doğal çalışma ortamıyla, kendine hayran bir kitleye sahip bu tostçuya uğramadan dönersen ayıp olur.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

'İMAM ÇAĞDAŞ'TA KEBABIN HASI

Denemeye günü yetiştiremeyeceğin çeşitteki yemeklerden, seçimini kolayca yapabilmen için biraz daha yardımcı olayım. Gastronomi yolculuğuna birbirinden lezzetli kebaplardan başlamak bir Antep klasiği olsa gerek. Gaziantep’in en eski kebap ve baklavacısı İmam Çağdaş, şehrin en tanınmışlarından. Kebap ve baklava konusunda halkın kalbini de, iştahını da kazanmış. Restoranı da buram buram Anadolu diye bağırıyor adeta.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

PEKİ YA HALİL USTA?

8 yaşından bu yana kasaplık mesleğinin içinde yetişen bir usta: Halil abi. Gaziantep’te Karşıyaka merkez ve Metro olmak üzere iki şubeyle turist akınına uğrayan bir diğer meşhur kebapçıdır kendisi. Çıraklık zamanında öğrendiği usta kabiliyetini, mutfağının lezzetinde buluyorsun. Ekip olarak övülmeyecek ve beğenilmeyecek yemeği masana getirmezler; olur da yemekten anlıyorsan, yaptıkları yemeği beğenmezsen kahrolurlar. Öyle değer verir Halil usta misafirine; bir git görün bence.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

KOÇAK KARDEŞLER'DE BAKLAVA GİBİ BAKLAVA

Yemeye doyamayacağın bu yerel lezzetleri, taş fırınlarda pişirilerek doğal şeker şerbetiyle tatlandırılan fıstık dolu ‘’Koçak Baklava’’yla zirvede bırakarak bir soda söyle. Çelebioğulları olsun, İmam Çağdaş olsun, Güllüoğlu olsun, sonuçta en iyi baklavanın Gaziantep’te yeneceği konusunda herkes hemfikir. Yalnız Koçak’ın baklavalarının en dikkat çekici kısmı, inanılmaz tereyağ kokusu ve tadı. Bu devlerden fıstığını nereden almak istersin, o da sana kalsın.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

KAHVESİZ OLMAZ: TAHMİS'DE AKŞAMÜSTÜ

Bu şehirde nargile, çay, kahve içilecek, geniş tavanlı, tarihi ahşap bir mimariye sahip onlarca kahveci var. Yalnız biri çok özel; kahvesi de pek güzel. Gaziantep Bakırcılar Çarşısı’nda bulunan ‘Tahmis Kahvesi’nde, çitlembik çekirdeklerinin kavrulup, öğütülerek usülünce pişirilen Menengiç kahvesini içmeden de dönmek olmaz şimdi. Daha önce hiç Menengiç kahvesi içtin mi? Nasıl olacak; tabii ki fıstıklı kahve. Türk kahvesi fincanında, hafif şekerli bir tat. Anadolu kültürünü buram buram yaşatacak bu kahvehane deneyimini mutlaka yaşa; Gaziantep 40 yıllık hatra değer.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

Ufak bir tüyo vereyim: Garsonu çağırıp “Gönder bakalım bir zahter!” diyeceksin gülümseyerek. Gelen içeceği kahvenin üstüne cila yap; bu da Tahmis kahvesinde bir Gaziantep hatırası olsun.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

UNESCO DA ANLADI

Gaziantep'in İpek Yolu’na olan coğrafi konumu sağ olsun, baharat tüccarları zamanında gel git yapa yapa, baharatlarla harmanlanan onlarca çeşit lezzetin ortaya çıkmasında etkili oldu. Öyle ki; bu zengin yemek kültürünün eli boş kalmadı ve UNESCO tarafından taçlandırılarak, gastronomi dalında ‘’Yaratıcı Şehirler Ağı’’na katıldı.

Antep’in hamamlarını değil, mutfağını geziyoruz

30 YEMEĞİNİN TAPUSU BİLE VAR

Bir yemek kültürüyle şehir nasıl bütünleşir; başka bir örnekle söyleyeyim: Türkiye bir ilke imza atarak, Gaziantep'in mutfak kültürüne ait 30 ayrı yemeğin tapusu bile var. “Dünya Gastronomi Kenti” olarak tescillenen Gaziantep yemesini de, yedirmesini de iyi biliyor.