İHA

Modern çağın hastalığı olarak ifade edilen metabolik sendromun görülme sıklığının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de artış gösterdiği bildirildi. 20. yüzyılın başlarında adından bile söz edilmeyen metabolik sendromun her geçen gün daha fazla sayıda insanı etkileyerek ciddi bir sorun olarak öne çıktığı dile getirildi.

HER ÜÇ KİŞİDEN BİRİ ETKİLENİYOR

Türkiye’de her üç kişiden birinin etkilendiği metabolik sendromu konusunda uyarılarda bulunan uzmanlar, "Metabolik sendrom salgın bir şekilde dalga dalga dünyada yayılıyor. Çünkü sendrom aslında endüstrileşme ile ortaya çıkan bir modern yaşam hastalığı. Dünya küreselleştikçe, insanların yaşam biçimleri de bu küreselleşme süreci içinde birbirine benzeyerek, aynı hastalığın her yerde görülmesine neden oluyor” diyor.

BİRÇOĞUMUZDA VAR

Metabolik sendromun, çoğunlukla işe geç kalma kaygısıyla kahvaltı yapmadan yola çıkan, trafikte uzunca bir zaman geçirip bütün gün bilgisayar karşısında hareketsizce işini yapan, öğle yemeğini hızlıca ve karbonhidrattan zengin bir yemekle geçiştirip, akşam evde yemeklere saldıran ve televizyon karşısında uyuklayan insanların hastalığı olduğu ifade edildi.

BEL BÖLGESİNDEKİ YAĞLANMA SENDROM BELİRTİSİ

Metabolik sendromdan en çok masa başında oturan, yoğun stres altında çalışan, hareketsiz bir yaşam tarzına sahip olan ve düzensiz beslenen kişilerin etkilendiğini dile getiren uzmanlar, "Kişi bel çevresindeki artışı genellikle hastalık olarak dikkate almaz. Hâlbuki bu artış metabolik sendromun en önemli işaretidir ve bu durum göbek olarak fark edilir. Zamanla kandaki yağ oranında ve kolesterolde artış gözlenir. Kişinin tansiyonlarını ölçüldüğünde bir artışın olduğunu fark edilir. Tesadüfen yaptırdığı kan tahlilinde, açlık kan şekeri değerleri normalin üzerinde çıkar. Bu belirtiler metabolik sendromun başladığını işaret eder" bilgilerini paylaşıyor.

KALP VE ŞEKER HASTALIĞINA NEDEN OLUYOR

Günümüzde sık rastlanan bir sorunu ifade etmek için kullanılan metabolik sendromun ileri yaştaki bir insanın kalp hastalığına veya şeker hastalığına ya da her ikisine birden yakalanma olasılığını arttıran bir sendrom olarak tanımlanabileceği vurgulandı. Metabolik sendromun, damar sertliğini tetiklediği, böbrek ve kalp hastalıklarını ortaya çıkardığı kaydedildi. Uzmanlar, “Kan yağlarındaki yükseklik nedeniyle kötü huylu kolesterol miktarı artıyor, iyi huylu kolesterol miktarı düşüyor ve damar sertliği oluşuyor. Damar sertliği sonucu yüksek tansiyon, koroner kalp hastalığı, böbrekler ve kalbe giden damarlarda daralma meydana geliyor. Obezite ve inme meydana geliyor” ifadelerine yer veriyor.

YAŞAM TARZINI DÜZENE SOKUN

4 yetişkinden birinde metabolik sendrom olduğu, farkına varılmadığı taktirde bu sendromun sigaradan sonra kalp ve damar hastalıklarının ikinci büyük sebebi olacağını ifade eden uzmanlar, şu önerilerde bulunuyor:

“Asıl sorun, yaşam tarzlarının ve yeme şekillerinin bunlara bağlı olarak da hastalıkların küreselleşmeye başlamasıdır. Metabolik sendromdan korunmak için öncelikle yaşam tarzı düzene sokulmalıdır. Daha çok egzersiz yapılmalıdır. Sağlıklı beslenmeye özen gösterilmeli, az kalori almaya dikkat edilmelidir. Stresli ortamlardan uzak durmaya çaba gösterilmelidir."

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)