Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ryabkov: Eski haliyle INF anlaşmasının uygulanma ihtimali yok

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov, ABD ile Stratejik Silahların Azaltılması Yeni Sözleşmesinden (NEW START) sonra, Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Antlaşmasının da (INF) yenilenme ihtimaline karşı, “INF anlaşması 30 yıl boyunca yürürlükte kaldı ve eski haliyle uygulanması ihtimalinin olduğunu düşünmüyorum.” dedi.

TEMKİNLİ DAVRANDI

Rusya ile ABD arasında Stratejik Silahların Azaltılması Yeni Sözleşmesi anlaşmasının süresi 5 yıl daha uzatılırken, iki ülkenin 2019 yılında çekildiği Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’na geri dönülüp dönülemeyeceği ile ilgili soruya cevap veren Ryabkov, Anlaşmanın yeniden yapılması konusunda kapıları tamamen kapatmayan temkinli ifadeler kullandı.

"NATO CEVAP VERMEDİ"

Ryabkov, "Bu anlaşma sona erdi. NATO’dan bir cevapla karşılaşmadık. Avrupa’daki durumun daha da kötüye gitmesinin sorumluluğu ABD, NATO ve Avrupalı müttefiklerine düşecek. Çünkü kendi ideolojileri adına bağımsız bir politika izleyen ve baskı altına girmeyi reddeden Rusya’nın önerilerini kabul etmeyerek Avrupa’nın güvenliğini raydan çıkarıyorlar." diye konuştu.

"İHTİMAL YOK"

Ryabkov yaptığı açıklamada, INF anlaşmasının 30 yıl boyunca yürürlükte kaldığını ve eski haliyle uygulanması ihtimalinin olduğunu düşünmediğini ifade etti.

"ALAYCI GİRİŞİMLERİ REDDEDİYORUZ"

ABD’nin yeni döneminde Rusya olarak diyalog geliştirmek istediklerini ifade ederek Ryabkov, “ABD’nin alaycı ve sürekli iç işlerimize karışma çabalarını ve bu politikayı uygulamaya devam eden insanların girişimlerini reddediyoruz. ABD’nin eski Başkanı Donald Trump, uzay programları konusunda bizimle ciddi bir şekilde diyalog kurma isteği gösterdi. Departmanlar arasında geçtiğimiz yaz toplantılar yapıldı. Bu çalışmanın yoğunlaşarak devam etmesini bekliyoruz.” dedi.

İRAN'A BASKI POLİTİKASI

ABD’yi, İran’a karşı takındığı tavır konusunda eleştiren Ryabkov, “İran, ticaretinde, teknolojinin geliştirilmesi, insani yardım mallarının temini konusunda kısıtlamalara maruz kaldı. Bunun nedeni bir önceki ABD yönetiminin azami baskı politikasının bir sonucu oldu.” dedi.