Trump destekçilerine korona yardımları daha erken verildi

ABD'de Başkan Donald Trump'ın seçim kampanyasına bağış yapan iş adamlarıyla bağlantılı şirketlerin koronavirüs salgını kapsamında yapılan mali yardımlardan, diğer işletmelere nazaran daha erken yararlandıkları ortaya çıktı.

KREDİ VE YARDIMLARI TRUMP DESTEKÇİLERİ ERKEN ALDI

Hazine Bakanlığının açıkladığı, 500 kişiden az çalışanı olan işletmelere yönelik "Maaş Koruma Programı" başlıklı mali yardım programı kapsamında hazineden 150 bin dolardan fazla kredi alan işletmelerin yer aldığı listede,  Trump'ın 2016'da seçim kampanyasına bağış yapan kişilerle bağlantılı işletmelerin, kredilere nisan ve mayıs ayında hızlı erişim sağladığı görüldü.

Aralarında fast-food zincirlerinin, petrol ve doğalgaz şirketlerinin, bir muhafazakar haber sitesinin bulunduğu bağışçılarla bağlantılı işletmelerin çoğu nisanda onay verilen ilk kredi dilimi kapsamında ödemeler alırken, geri kalanı mayıs başında mali yardıma ulaştı.

TRUMP'IN DAMADINA 2 MİLYON DOLAR KREDİ

Öte yandan, Trump'a yakın isimlerle bağlantılı şirket ve kuruluşlar da kredilere erişim olanağı buldu.

Trump'ın damadı Jared Kushner'in dedesi Joseph Kushner'in adını taşıyan New Jersey'deki İbrani Akademisi Vakfı'na, nisanda 1 ila 2 milyon dolar kredi ödemesi yapıldı.

AVUKATINA DA 10 MİLYON DOLAR KREDİ SAĞLANDI

Trum'ın avukatı Marc Kasowitz'in ortağı olduğu Kasowitz Benson Torres hukuk firmasına, 5 ila 10 milyon dolar kredi sağlandı.

Öte yandan Trump yönetiminde Ulaştırma Bakanlığı görevini yürüten, ABD Senatosu Çoğunluk Lideri Kentucky Senatörü Cumhuriyetçi Mitch McConnell'ın eşi Elaine Chao'un aile şirketi Foremost Maritime Co.'ya da 350 ila 1 milyon dolar kredi açıldı.

Hazine Bakanlığının şirketlere ödenen gerçek kredi miktarını bildirmekten kaçınıp değer aralıkları şeklinde bilgi vermesi, şeffaflık konusunda eleştirilere yol açtı.

Ayrıca Bakanlık, 150 binden az ödeme yapılan şirketleri açıklamadı.

Söz konusu şirketlerin, Trump bağışçısı olmayan veya yönetimle bağlantılı kişilerin sahibi olmadığı şirketlere göre ayrıcalıklı muamele gördüğüne dair bir kanıt bulunmasa da yönetimin şeffaflıktan uzak tutum izlediği sorularına neden oldu.