Fikirci Bey yazdı: PARANOYA

Fikirci Bey yazdı: PARANOYA

Bütün gençliğim “Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde” teranesi ile geçti.
Ama o günler bir türlü geçmedi. Hep birileri bir yerlerden bizimle uğraşıyordu, Yunanlılar o güzelim adalarda denize girip keyif yapacaklarına, gece gündüz bizi gözlüyor, “ne kötülük yapabiliriz?” diye düşünüyorlardı.
Üç tarafımız denizlerle, dört tarafımız düşmanlarla çevriliydi.
Bize yönelik yapılan her şeyin “zamanlaması manidar”dı.
Her şey dış mihrakların işiydi Maksat bölücülüktü
Fakat bu söylem son yıllarda kayboldu.
Yaygaracılar sustular.
Tam da normalleştik artık derken,
Arka arkaya aşağıdaki olaylar olmaya başladı.
-12 yıllık iktidarın “yediği” seçime 3 ay kala keşfedilip tapeler yayınlanmaya başladı.
-Başbakan ve bakanlar derdest edilip götürülmek istendi.
- Suriye'ye giden yardım tırları MİT hilafına durduruldu, MİT görevlileri derdest edildi.
- Yeri değiştirilen üç ağaç için üç buçuk milyon insan sokağa döküldü CNN (ABD), BBC (İngiliz) 10 saat canlı yayın yaptı.
- Kuzey Irak petrol gelirlerinin Halkbank'da toplanmasına karar verildikten birkaç ay sonra Halk Bankası genel müdürünün yolsuzluğa bulaştığı keşfedildi.
- Dışişleri, en gizli toplantısında Suriye, IŞİD ve Süleyman Şah türbesini görüşürken tapelendi, deşifre edildi.
- 1946'dan beri yayınlanan Der Spiegel ilk kez Gezi olaylarında ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Almanca dışında (Türkçe) bir ek çıkardı. Gezi'yi destekledi. Erdoğan'ı diktatörlükle suçladı. Çok geçmedi BND'nin (Almanya Federal Haber Alma Teşkilatı) Türkiye'de binlerce dinleme yaptığını yazdı.
- Oslo görüşmeleri, Dicle haber ajansı sitesinin şifreleri kırılarak kamuya açık edildi, Oslo masası devrildi.
- Barış görüşmeleri ciddiyet kazanınca bayrak indirmeler, dağa çocuk kaçırmalar, yol kesmeler başladı.
- Devlet barış görüşmelerini yasal bir zemine oturtup ilgili yasayı meclisten geçirdikten ve bir yol haritası belirledikten sonra ve üstelik Öcalan'ın “Otuz yıllık savaş demokratik müzakerelerle sonuçlanmak üzere” dediği gün büyük bir sanat eserinin açılışı yapıldı, “Türk askerine ilk kurşun” anıtı zuhur etti. Heykel bir yılı aşkındır orada ama açılışı o güne rastlıyor.
Heykelden BDP, HDP ve KCK'nın haberi yok.
Şimdi sizce bunların zamanlaması manidar mı, değil mi?
Sizce ben paranoyak mıyım?
Fakat derler ki “Paranoyak olmanız sizi takip etmedikleri anlamına gelmez”.

DAVUTOĞLU'NUN DA BABASI KUNDURACI

Başbakan Erdoğan'ın Ahmet Davutoğlu tercihi için de bir iki kelam etmek isterim. 
Davutoğlu, engin tecrübesi, mütevazı kişiliği ve kalite çıtasının yüksekliği ile Erdoğan sonrası dönemde Türkiye'yi farklı bir zaman dilimine taşıyacak en ideal isimdir. Milletin çocuklarının idaresi süreci hızla ilerliyor. Ahmet Davutoğlu Bey'in de babası bir kundura ustasıymış. Ne mutlu bize normal insanlar tarafından idare edilmeye başlandık. İdare edenlerimiz güzelleştiklerine göre demek ki biz de layık olmaya mı başladık?
Ne dersiniz?..