İyi ki doğdun Nilgün Marmara
Özel İçerik

nilgün marmara

“Çok yalnızım, mutsuzum,

Göründüğüm gibi değilim aslında,

Karanlıklarda kaybolmuşum.

Bir ışık arıyorum, bir umut arıyorum uzun zamandır,

Aradıkça batıyorum karanlık kuyulara,

Kimse duymuyor çığlıklarımı,

Duyan aldırış etmiyor, çekip kurtarmak istemiyor…

Bense insanların bu ilgisizliği karşısında ilgiye susamışım,

Ümidimi yitirmişim.

Biliyorum bir gün dayanamayacak küçük kalbim,

Arkamı dönüp inandığım ve güvendiğim her şeye

Veda edeceğim.”

Nilgün Marmara’nın kısacık yaşamını,

“Biliyorum bir gün dayanamayacak küçük kalbim,

Arkamı dönüp inandığım ve güvendiğim her şeye

Veda edeceğim.” dizelerinde özetlediği “Yalnızlık” şiiri. Bugün onun doğum günü ve bu oldukça acıklı bir açılış, biliyorum. Nilgün Marmara denince de hepimizin hafızasında hiç çığlıksız hayattan vazgeçişi var, bunu da biliyorum. Öyleyse bu açılış, tam ona göre…

İyi ki doğdun Nilgün Marmara

Biyografisini yazarken, “Slyvia Plath’in yaşam yazgısını kendi alnına kazıyan, 29 yıllık hayatının ardında yazdıklarını bırakıp sessiz çığlığa gömülen kadın” diye bahsetmişim ondan. Şiirinde de dediği gibi gerçekten inanıp güvendiği her şeye veda etmenin bir yolunu bulmuş muydu, sanırım hep merak edeceğim. Ve o, vazgeçmeyi seçmiş olsa da, onu en çok doğduğu gün anmayı seveceğim.

Nilgün Marmara, kendine 29 yıllık bir ömür biçti ve sonra ardından rüzgâra karşı koyamayıp pencereye sıkışan perdenin uçuşunda kendini aşağı bıraktı. Kısacık hayatına ise, koca bir edebiyat dünyası sığdırdı. O zaman bugün doğum günü şerefine, Nilgün Marmara şiirleri okumalı. Sizinle Marmara’nın 19 yaşından ölümünün bir ay öncesine kadar yazdığı tüm şiirlerin kronolojik sıra ile verildiği “Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)” kitabından alıntı şiirler paylaşmak istiyorum.

Siz Nilgün Marmara’nın en çok hangi şiirini seviyorsunuz?

Nilgün Marmara biyografisini okumak isterseniz, tıklayınız.

İyi ki doğdun Nilgün Marmara

KUŞ KOYSUNLAR YOLUNA

Bir karga bir kediyi öldüresiye bir oyuna davet ediyordu.
Hep böyle mi bu?
Bir şeyden kaçıyorum bir şeyden, kendimi bulamıyorum dönüp gelip kendime yerleşemiyorum, kendimi bir yer edinemiyorum, kendime bir yer...
Kafatasımın içini, bir küçük huzur adına aynalarla kaplattım,

Ölü ben'im kendini izlesin her yandan, o tuhaf sır içinden!
Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben.
Oyuncağı panik olan sayın yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir.
Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına
niye izin vermiyorum yoluma kuş konmasına
niye kimseler izin vermez yollarıma kuş konmasına?
"Öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna" bir çocuk demiş.

*

DÜŞÜ NE BİLİYORUM

Yine de, zaman kedisi
Pençesi ensemde, üzünç kemiğimden
Çekerken beni kendi göğüne,
Bir kahkaha bölüyor dokusunu

Düşler marketinin,

Uyanıyorum küstah sözcüklerle:
Ey, iki adımlık yerküre
Senin bütün arka bahçelerini
Gördüm ben!

İyi ki doğdun Nilgün Marmara

DÜZ BAHAR

Güz mü yanlış rengiyle?
Kışlar mı yaşam aralığı kadına?
Kutlandık ezgisi böyle uzak,
Yalnızlık, yalnızlık bitimsiz.
Gece: İpek dokusu çözüldüğünde
Ellerim: Eksik cennetim benim.

*

SAVRULAN BEDEN

Pek az zamanı kaldı bu zora koşulmuş bedenimin,
Olduğum gibi ölmeliyim, olduğum gibi...
Tüy, kan ve hiçbir salgıyı düşünmeden,
Kesmeliyim soluğunu doğmuş olmanın!

İyi ki doğdun Nilgün Marmara

SAKSIDA GİZLENEN

Sen günün ilk saatlerinin kırılganlığında,
Şen bir yüzle doğmuştun, biliyorum, gün,
Güçlü soluğu duyduğunu yadsımadı gökeller
Parmakların efsunla yunarak hayatın özsuyunu
Damlatacaktı dev sevgilerinin göz kapaklarına
Evrenin!
Fısıltı yüreğinde sürüklendi katmerlendi.

İyi ki doğdun Nilgün Marmara

Daktiloya Çekilmiş Şiirler

Nilgün Marmara

Everest Yay.

S.: 175

Kitabı satın almak için tıklayınız: everestyayinlari

*

Instagram: biyografivekitap