İnsanın yarattığı en büyük felaket olan savaşın ve tek bir sırt çantasıyla yola koyulmak zorunda kalanların romanı Muaz, karanlığın en koyu anının aydınlığa en yakın an oluşunuz konu alıyor.
Her şeyin bittiği anda başlayan en güzel hikayeler, o zamana kadar yaşanan zorluklarıyla beraber bir çocuğun gözünden aktarılırken, Burcu Kapu özgürlük, eşitlik ve kardeşlik kavramlarının gerçekten istendiğinden duyduğu şüpheleri dile getiriyor.
Bir çocuğun hikayesi
Hatırladıkça utanılan ve belleğin en ücra köşelerine atılmaya çalışılan kötülükleri, çocukların kolay unuttuğu dile getirilse de gerçeğin hiç de öyle olmadığını gerçek bir hikayeden uyarlayarak anlatan Muaz, İnkılâp Kitabevi imzasıyla savaşların ortasında yiten çocukluğa bakmaya çağırıyor.
Okurları davet eden kitap
Tek çareleri Türkiye’ye göç etmek olan insanların yaşadıklarının, bir anda herkesin başına gelebileceğini dile getiren Burcu Kapu, korku dolu gözlerle dünyayı izleyen bir çocuğun hikayesine okurlarını dahil ediyor.
Sayfa: 244
Etkileyici bir dil
Muaz, ülkesindeki savaştan kaçarak yeni bir memlekete yerleşen mültecilerin; anılarından uzakta, kurdukları hayalleri çoktan yıkılmış ve gittikleri yerlerde dışlanmanın ağırlığı altında ezilmelerini konu alıyor.
Sadece insani duyguların hissedildiği romanda; din, dil, ırk ayrımı bir kenara bırakılırken, içindeki yaraları iyileştirmeye çalışan insanların ve insanlığın mücadelesi etkileyici bir dille kaleme alınıyor.
Yaşamın izlerini taşıyan roman
Yaşanan zorluklara rağmen hayata tutunma azminin ve ilmek ilmek örülen bir hayatın hikayesi, Muaz'da edebiyatın ve sanatın olanaklarından yararlanılarak ifade ediliyor.
Gayret ederek, iyilikle yeniden kurulan bir yaşamın izlerini taşıyan romanda Burcu Kapu, en ufak bir umudun dahi elinden tutmak gerektiğinin üzerinde duruyor.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış