Kurt Vonnegut, 1961’de romanı Mezbaha 5’in yayımlanmasından sonra, aldığı övgülerle, Amerika’nın en gözde mezuniyet töreni konuşmacılarından biri olmuştu. Mezbaha 5, onu ünlü etmişti, evet; ama öncesinde de Kedi Beşiği, The Sirens of Titan gibi eski romanları da üniversite öğrencileri arasında oldukça ünlüydü.
Vonnegut, gençliğe seslenen yönünü hiç yitirmemişti. Öyle ki romanları, öyküleri, denemeleri pek çok lise ve üniversitede okutuluyordu. İşin ilginci, Vonnegut, üniversite mezunu değildi. Gençlere bşir gecede başarı vaat eden fotmüller sunmuyordu. Belki de onda çekici olan yan da buydu. Dan Wakefield’in “Daha Ne Olsun”daki sunuş yazısında dediği gibi: “Vonnegut’un öğütlerinde yalan bulamazsınız. Vonnegut, çağımızın doğrucularındandı çünkü”.
İşte o öğütleri barındıran, Vonnegut'un mezuniyet konuşmalarını içeren Daha Ne Olsun’dan alıntılar…
- Kitaplardan vazgeçmeyin. Dostane ağırlıkları, hassas parmak uçlarınızla çevirdiğinizde sayfalarının tatlı gönülsüzlüğü ne güzeldir... Beyinlerimizin büyük bölümü, elimizin değdiğinin iyi olup olmadığını saptamaya uğraşır. Üç kuruş edebilecek her beyin, kitapların iyi olduğunu bilir.
*
- Sadece bilgili, kalbi sıcak insanlar başkalarına unutamayacakları ve sevecekleri şeyler öğretebilirler. TV ve bilgisayarlar yapamaz bunu.
*
- Bir bilgisayar, bir çocuğa, bir bilgisayarın neye dönüşebileceğini öğretir.
Eğitimli bir insan, bir çocuğa, bir çocuğun neye dönüşebileceğini öğretir.
- İşlerin günlerce yolunda gitmesi neşeli bir kazadır.
*
- İnsan yapısının kusurlarından biri, herkesin inşa etmeyi istemesi ama kimsenin bakımla uğraşmak istememesidir.
*
- Hepimiz artık aşağı yukarı aynı ömrü yaşıyoruz.
- Peki, azıcık yaşlılar, azıcık gençlerden ne ister? Bunca uzun ve genelde uyduruk, zor şartlarda yaşadıkları için takdir görmek isterler. Azıcık gençler bu takdiri göstermek konusunda hoş görülemeyecek ölçüde cimridir.
*
- Peki, azıcık gençler, azıcık yaşlılardan ne ister? Her şeyden öte, bence tabii, tanınma ve ötesine geçmeden artık adam ya da kadın olduklarının kabulünü isterler. Azıcık yaşlılar bu türde herhangi bir tanımayı göstermek konusunda hoş görülemeyecek ölçüde cimridir.
*
- Çok yalnızız, çünkü yeterince akraba ve arkadaşımız yok. İnsanların istikrarlı, benzer kafada elli yahut daha fazla akraba ve arkadaşla yaşaması gerekir.
- İntikam intikamı, intikamın intikamı, intikamın intikamının intikamını getirir ve bugünün uluslarını binlerce yıl öncesinin barbar kabilelerine bağlayan, kesintisiz bir ölüm ve yıkım zinciri yaratır.
*
- Ama birbirlerine bağırmalarının esas nedeni yalnızlıktır. Gerçekte dedikleri, “Sen yeterince kalabalık değilsin”dir.
*
- Kötü erkekler sadece vücutlarınızı ister. TV ile bilgisayar paranızı ister ki daha iğrençtir. Çok daha fazla insanlıktan çıkarıcıdır. Seçenek verilse paranızı beğenen yerine vücudunuzu beğeneni istemez miydiniz?
- Posta kutusuna mektup atmaksa masmavi boyanmış kocaman bir kurbağayı beslemek gibidir.
*
- “Bağımlı bebekleri” duydunuz mu hiç? Annelerinin müptelalığı yüzünden doğuştan uyuşturucu bağımlısı bebeklerden bahsediyorum. Bizler hepimiz, fosil yakıt bağımlısı bebekleriz anlayacağınız.
- Bazılarınız uzaklara gidecek. Ama lütfen, nereden geldiğinizi unutmayın. Ben hiç unutmadım.
*
- Ve yine söylüyorum; çok mutluluk göreceksiniz. Farkına varmayı unutmayın!
Daha Ne Olsun
Kurt Vonnegut
Çev.: Algan Sezgintüredi
April Yay.
S.: 112
Kitabı satın almak için tıklayınız: idefix
*
Instagram: biyografivekitap
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış