Kolay gezeyim diyorsan küçük ada ülkesi Singapur

Her zamanki gibi bir döviz muhabbetiyle açılışı yapalım. Yine başlayacaksınız kurları tek tek yazmaya. Sen evde pijamanla otururken, insanlar aç susuz bardak boyayıp satarak dünyayı geziyor. Bana bunlarla gelme; sonuçta burası bir gezi platformu; yazmayayım da sayfa boş mu kalsın… Gidip gitmemen mühim değil. Şimdi olmasa bile bir gün piyangonun sana vurmayacağını ya da hayatının aşkının Singapur’dan çıkmayacağını nereden biliyorsun?  Ayrıca unutma; hayal kurmak hala bedava…

‘’Ben üşengeç biriyim, her şey elimin altında olsun’’ ülkesine geldim. Butik, sıcak, küçücük bir şehir. Küçük ama parası da, sanatı da kendinden büyük. Singapur'da sıkı bir bütçeyle seyahat etmek biraz zor ama imkânsız değil. Bütçe bilincine sahip gezginler için yapılacak çok sayıda ücretsiz ve ucuz şey var fakat yine de açık konuşayım; cebine güvenen gitsin. Buradaki yaşam masrafları cüzdanı süpürüyor.

TATİL CHANGİ HAVALİMANI’NDA BAŞLIYOR

Singapur’a giden gitmeyen, gidecek olan ya da hayal eden herkese sesleniyorum. Türk Hava Yolları ile uzun uçuş deneyiminden tutun da, dünyanın en iyi havalimanlarından biri Changi’de geçireceğin vaktin tadı, daha şehre varmadan damağında kalıyor. Haftanın 7 günü Singapur’a uçan THY ile gece 2’de bindiğin uçak, öğleden sonra 6 gibi şehre iniyor. Dur bir saniye… Havalimanı deyip geçecek misin? Bir daha düşünmen için aşağıya bir iki fotoğraf bırakıyorum. Singapur varını yoğunu bu havalimanına harcamış olmalı. İş ve aşk bir arada. Changi’de transit yapmak ya da uçak beklemek sıradan bir şey değil. Bu havalimanı Singapur haritasında bulunan ayrı bir şehir olmalıydı.

SAKIZ ÇİĞNEMEN, METRODA SU İÇMEN YASAK

Singapur beklentim, hayal gücümün ötesine geçti. Bu küçük ada oldukça modern, dinamik ve bireysel duyarlılıklara bağlı bir ülke; kendini temiz tutmak için tasarlanmış bir dizi düzenlemeye sahip. Kaldırıma ya da geçitlere tükürürken yakalanırsan konu tutuklanmana kadar gider. Evet evet, sakız çiğnemen yasak. Bu kural benim gibi sakızsever birini üzdü ama gizli gizli çiğnedim tabii. Temizlenmesi zor olduğu için yere atman konusunda uyarmak yerine ülkede komple sakız satışını yasaklamışlar. Nasıl yani? Şöyle yani; bu şehir sakızından tut, metroda su içmene, ülkenden sigara getirmene, hatta hangi meyveyle gezeceğine bile karışıyor;  Bakınız durian. Burun direklerinizi sızlatan bu meyvenin iğrenç bir kokusu var fakat Singapurlular tadından vazgeçmiyor. Devlet de ‘Madem yiyeceksin ortalığı kokutma’ dercesine bu meyveyle toplu taşımaya binmeyi yasaklamış; iyi de yapmış.

Suç konusundaki bu saçma sapan kurallarına rağmen, Singapur dünyanın en temiz ve güvenli ülkelerinden biri.

HARMANLANMIŞ ASYA ÜLKESİ

Asya’nın her bir parçası, botanik bahçelerinin arasından göz kırpıyor.  Ada küçük olabilir ancak oradayken yapacak bir dünya iş var. Asya'nın en çarpıcı mimarisini, doğanın botaniğini, komşularının en iyi mutfak geleneklerini süpürüp silmiş.

Singapur'u dolaşmanın en ucuz ve en kolay yolu, ter kokusu olmayan modern toplu taşıma araçları. Sokaklarda ve alışveriş bölgelerinde çok sayıda insan var ama kendini bir Hindistan kalabalığında hissetmen mümkün değil. Şehirde bas bas bağıran modernlik, fütüristtik yapılar ve devasa botanik bahçeleriyle harika bir poz veriyor. Senin anlayacağın İnstagram’a bol malzeme var.

Alacakaranlığın hemen ardından, Singapur'un şehir merkezi kendini ışık dolu bir sahneye bırakır. Merlion Parkı, Esplanade(Tiyatro, konser ve gösteri sanatları) ve gemi şeklindeki Marina Bay Sands gibi yerler ışıklarını açar ve göz almaya başlar. Marina Bay Sands'in önündeki ücretsiz fıskiye şovunu veya fütürist Supertrees'in müzik gecesi iki kez ışıklandırdığı Garden Rhapsody'i yakalamanın tam zamanı!

SIRA GELDİ CİĞERLERİNİ AÇACAK YERLERE

Gündüz yapman gerekenler listenin ilk durağı botanik bahçeleri olsun. Yaban hayatı bolluğu ve şehrin yeşil mücevheri olan Singapur Botanik Bahçeleri'ne at kendini: ülkenin akciğerleriyle tanışman lazım. Singapur Botanik Bahçeleri tamı tamına 158 yıllık tropik bir bahçe. Amazon ormanlarından bir parçası kopup fırlamışçasına devasa bir bitki şöleni.

UNESCO’nun dünya mirasında olan bu bahçelere gelen ünlü isimlere bir de ismine özel orkide veriliyor. Bakınız Binali Yıldırım orkidesi.

BULUT ORMANI

Hiç ormanların cam fanus içerisinde nasıl görüneceğini merak ettin mi? Cam bir düzenek içerisine inşa edilen gerçek ormanları kastediyorum!

Singapurluların yeni konsept üretme üzerine üstlerine yok. Uçuşan, kaçışan şeyleri, aykırı fikirleri pek bir seviyorlar. Clouds Forest denen bulut ormanının içerisinde hiç duymadığın kadar yaban bir hayat var. Rengine, cinsine, şekline hayran olacağın yüzlerce bitki… Tropik çiçek böcek besleyen bir teyzeyi buraya getirsek çıldırır, çantasını, torbasını tohum manyağı yapardı herhalde.

ÇİNLİNİN SANATIYLA TANIŞ: HAW PAR VİLLA

Haw Par Villa, dünyada türünün son örneği olan 8,5 hektarlık bir Asya kültür parkı. Singapur'da tipik bir turist rotasında göremeyeceğin yerlerden biri. Çin folklorundan 1000'den fazla heykelle tasvir edilen dünyanın en tuhaf tema parklarından biri. Anlamsız heykel çalışmaları ve cırt renkleriyle tam bir görsel şölen. Çoluk çocuk varsa, at rotaya.

SENİ UÇURACAK BİR DİĞER NOKTA: SİNGAPUR FLYER

Şehrin bir kuş bakışı bir diğer manzarası için dönme dolabı var. Singapur bu dönme dolabın dünyanın en büyüğü olduğunu iddia ediyor. 165 metre yüksekliğinde, 42 katlı bir gökdelen eş değer. Havanın açık olduğu bir günde, Endonezya ve Malezya'yı bile görebilirsiniz!

Sadece bir günlüğüne bile Singapur'daysan, fütüristik görünümlü gökdelenlerden birine tırmanmak ve şehrin siluetinin tadını çıkarmak zorundasın! Şehrin bir kuş bakışı görmek için Singapur Flyer gemiye tırman.  Yoğun turist ilgisini düşünürsek havuza girmenin ne kadar hijyenik bir fikir olduğu tartışılır. Zaten otel müşterisi değilsen istesen de giremezsin. Yüzmesen bile kulelerin en üst katında güzel bir akşam yemeği yiyip, en azından görmeden dönmedim demezsin.

SENTOSA ADASI

Singapur‘un güney kısmında yer alan Sentosa Adası’nın en sevdiğim kısmı teleferikle ulaşım. İşte sana Singapur, işte sana manzara! Farkındaysan bu şehirde karaya bastığın bir yer yok; sürekli uçuyorsun. Burası insan yapımı, her türde gezgine hitap eden bir belde. Tam bir turizm başarısı. Plaj keyfi yapmak isteyene plaj, eğlenmek istene eğlence, çiçek koklamak isteyene botanik var. Siloso Plajı efendim nasıl söylesem bir Miami, bir Maldivler demeyeyim ama o palmiyelere üç saniye bakınca insanın aklına başka bir şey gelmiyor.

GARDENS BY THE BAY

Eteklerini gök yüzüne açan uzunca çiçekler görüyorsun.  Üstelik sen tepesine çıkıp yürüyebilesin diye bir köprüsü bile var. "Bahçeler içindeki şehir" diye boşuna dememişler Singapur'a.

KOBE BİFTEĞİNE DOYACAKSIN

Singapur'daki yemekler çok ciddiye alınır. Adanın en iyi yemek dükkânlarına ev sahipliği yapan için bir yer bulma konusunda endişelenme. Ben sana masaya gelecek yemeği söyleyeyim: Kobe Steak. Ağzının suyu akarken, onlar masandaki mangalda etini hazırlıyor. Ne yiyeceğine de çok karışmayalım. Sen ağzının tadını bilirsin.

ORCHARD CADDESİ

Bağdat Caddesi kıvamında bir alışveriş caddesi olan Orchard Road dünyanın en pahalı caddelerinden biri. Hayatında görmediğin pahalı markalarla dolu. Belki cüzdanın burayı sevmez ama o avmlere mutlaka gireceksin; çünkü dışarıdaki bilmem kaç derece olan sıcak havayı söndüren tek yer burası. Alışveriş merkezlerinin içi buz dolabı gibi; serinliğin tadını aldın mı çıkasın gelmiyor.

KAMPONG GLAM

Bu muhit Müslüman bölgesi. Bugis veya Lavender istasyonlarında indiğinizde Arab street'i bulmaya bak. Sultan Camii sokağa ayrı bir güzellik katmış. Altın rengi kubbesi ve ilginç mimarisiyle eminim daha önce bu tarz bir cami görmedin. Türk restoranlarını söylememe gerek var mı? Kebabiiii… Benim ilgimi çeken Türk kebapçı Şahin abimizin ‘Reis Kebapçısı’ oldu. Asyalıya kebabı pek bir sevdirmiş bu abimiz. Pide kuyruğu gibi kebap sırası bekliyorsun.

Asya’nın her bir parçasından kendine sokak yapan Singapur’da Hint ve Çin caddeleri de var. Tapınaklara uzun uzun baktım, fotoğraf yağmuruna boğdum; biliyorsunuz içeriye girmek pek tarzım değil. Girene meyve ikram ediyorlarmış fakat beni bu küçük rüşvetlerle kandıramadılar.  Sri Mariamman tapınağı en güzellerinden. Baksana, öyle değil mi?

UZUN UZUN ANLATTIĞIMA BAKMA, 3 GÜN YETER

Böyle uzun uzun anlattığıma bakma; bu şehre dair gözün ne arıyorsa hepsi bir arada. Üç günde yiyip bitirirsin. Unutma, hayatın seni bir gün Singapur’a götürmek için planı olabilir…