15 dakikadan uzun süren göğüs ağrısına dikkat
DHA

Kalp ve damar hastalıkları Türkiye'de ve dünya çapında en çok ölümden sorumlu sağlık sorunlarıdır. Kalp ve damar hastalıklarından biri olan koroner arter hastalığı da oldukça sık görülen bir durumdur.

Diyabet, hipertansiyon, yüksek kolesterol gibi durumları olan kişilerde koroner arter hastalığının kalp krizine neden olabileceğini aktaran Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gültekin Faik Hobikoğlu, koroner arter hastalığının erken dönemde tanı alıp tedavisi yapılmadığında ölüme yol açabileceğini ifade ederek, önemli uyarı ve tavsiyelerde bulundu.

15 dakikadan uzun süren göğüs ağrısına dikkat

AĞRI UZUN SÜRÜYORSA DİKKAT

Koroner arter hastalığında belirtiler özellikle kalbin oksijen ve besin ihtiyacının arttığı egzersiz gibi durumlarda ortaya çıkıyor. Kalbin artan ihtiyacının karşılanması için koroner arterlerden daha fazla kan geçmesi gerekiyor. Ancak bu damarların bazıları tıkalı olduğu için tıkalı damarlarda kalbin ihtiyacını karşılayacak kadar kan akımı sağlanamıyor. Sonuç olarak hastada anjina dediğimiz göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi semptomlar görülüyor. Anjina adı verilen ağrı, göğsün orta-sol tarafında oluşur ve bazen boyna, omuza veya sırta yayılabiliyor. Hastalar bu ağrıyı sıklıkla ‘Göğsüme biri oturmuş gibiydi, sıkıştırıyordu.’ şeklinde tarif eder. Anjina genellikle fiziksel veya duygusal stresten sonra meydana geliyor.

Anjinanın normalde birkaç dakika sürmesini ve sonra geçmesini bekliyoruz. Ancak anjina 15 dakikadan uzun sürüyorsa veya hasta dinlenme durumdayken dahi anjina problemi yaşıyorsa kalp krizi ihtimali akla getirilmelidir. Kalbi besleyen damardaki tıkanıklık iyice arttı ve artık damardaki kan akımı sınırlansıysa, bu damarın beslediği doku ölüyor. Sonuç olarak da hastada kalp krizi gelişebiliyor. Kalp krizi geçiren hastada saydığım belirtilere ek olarak aşırı terleme, mide bulantısı, kusma da görülebiliyor.

15 dakikadan uzun süren göğüs ağrısına dikkat

DÜZENLİ KALP KONTROLÜ ÖNEMLİ

Koroner arter hastalığı riskini arttıran çok sayıda faktör bulunuyor. İleri yaş, sigara içme, diyabet, obezite, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, stresli yaşam, sağlıksız beslenme, fiziksel olarak aktif olmama gibi durumların hepsi koroner arter hastalığı riskini artırıyor. Bu faktörlerden birkaçının birlikte bulunduğu durumda ise risk iyice artıyor. Bu nedenle bu risk faktörlerine sahip kişilerin hastalığının tedavisine uyması, yaşam tarzına dikkat etmesi, sağlıklı beslenmesi gerekiyor. Bunların yanı sıra düzenli olarak kalp kontrollerini de yaptırmalılar.

Koroner arter hastalığının tedavisinde damardaki tıkanıklığın daha fazla artmaması için kolesterol düşürücü ilaçlar kullanılıyor. Yine pıhtı oluşumunu engelleyen ilaçlar da tıkanıklığın artmaması için hastaya reçete edilebiliyor. Hastanın eşlik eden tansiyon gibi hastalıkları varsa mutlaka bu rahatsızlıkların da tedavisinin yapılması gerekiyor. Anjiyo olarak bilinen yöntemle de hastanın tıkanan damarına girerek tıkanıklığı giderebiliyoruz. Eğer tıkanıklık birden fazla damarı etkilemişse bypass ameliyatı ile tıkanan damarları değiştiriyoruz.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)