Kartpostallarla yüzyıllar öncesi İstanbul'una bir yolculuk
Özel İçerik

Zaman zaman eski dönemlere gitmek isteriz. Modern çağa başkaldırı olarak da nitelendirebileceğimiz bu istek için kimimizin aklında 1950’ler kimimizin de 1980’ler olabilir.

Dikkatinize sunduğumuz bu çalışmalarda ise sizi çok daha eski zamanlara, Osmanlı Dönemi'nin yaşandığı 17'nci ve 18'inci yüzyıla götürüyoruz.

BU GRAVÜRLER BİZİ ÇOK GERİYE GÖTÜRÜYOR

Bir dönem filminden, bir fotoğraftan ya da anlatılan öyküden etkilenerek zaman zaman aklımızdan "Eski dönemlerde yaşasak ne güzel olurdu" diye geçirmişizdir.

İNSANLARIN AZ, OLANAKLARI KISITLI OLDUĞU ZAMANLAR

Eskinin sadeliği, insanların, araçların ve binaların az olduğu sessiz ve trafiksiz günleri gözümüzde canlandırarak eskiye özlem duymuşuzdur.

ESKİ İSTANBUL’DA YAŞAMAK İSTEĞİ

Bu geriye dönüş isteği, belki de daha az hava kirliliği, daha az stres, daha az kötülük ya da daha çok mutluluk arayışımızdan kaynaklanır.

Bir an için bunun hayalini kurarak, yaşadığımız keşmekeşlikten, koşuşturmadan ve kalabalıktan uzaklaşarak rahatlarız belki de.

ESKİ İSTANBUL ÖZLEMİ DUYANLAR İÇİN

Kartpostallarda yer aldıkları için bugünlere ulaşan bu fotoğrafların bize hatıra kalmasına vesile olanlara teşekkür ederek, sizinle eski İstanbul’un çeşitli köşelerini görebileceğiniz bir yolculuğa çıkalım.

Sultanahmet'te Hipodrom Meydanı'ndan görüntü.

KARTPOSTALLAR FRANSIZCA

Kartpostalların altındaki yazıların Fransızca olması göze çarpıyor. Eski gravürlerden esinlenerek, kartpostal yapmak amacı ile sonradan bir araya getirilen bu çalışmaların basımı ve dağıtımı öyküsü ise 18'inci yüzyılın sonlarına dayanıyor.

Eminönü kıyı şeridi.

İSTANBUL YERİNE KONSTANTİNOPOLİS İSMİ KULLANILIYOR

Kartpostalların üzerinde artık ismi "İstanbul" olmasına rağmen, kendisinden söz ederken hâlâ “Konstantinopolis” denmesini, Avrupa’nın o dönemdeki bakış açısının ya da kullanım alışkanlığının bir göstergesi olarak açıklayabiliriz.

KARTPOSTALLARIN TÜMÜ ARŞİVDE

Kartpostallar İBB'nin Taksim'de bulunan Atatürk Kitaplığı'nın dijital arşivinde meraklılarına ve araştırmacıların hizmetine sunuldu.

AHŞAP BİNALAR YANDIKÇA TARİH YOK OLDU

Binaların ahşap olmasından dolayı, çıkan yangınlara yeteri kadar müdahale edilemediği için evlerin toplu olarak yok olduğu dönemler.

SELVİLER VE MEZARLIKLAR

Bu çalışmalarda sıklıkla mezarlıklar ve mezarlıkları çevreleyen selvi ağaçları göze çarpıyor.

BOĞAZ'IN GÜZELLİĞİ

Resimleştirme çalışmalarında birebire yakın sonuç alınmış. O dönemde binalar o kadar az ki; bu fotoğrafın çekildiği yerden karşısındaki yapılar seçilebiliyor.

Özellikle Boğaz'ın etrafının görüntülendiği çalışmalarda İstanbul'un bitki örtüsü, deniz taşımacılığı ve balıkçılara ait ipuçları var

Bebek'te bir köşk manzarası.

Kalkedon’dan yani şimdiki Kadıköy’den bir fener manzarası.

Topkapı Sarayı'nın önünde.

Bebek kıyısında meyve küfeleri kıyıya çıkartılırken.

Eyüp tepelerinden İstanbul manzarası.

Üsküdar ilçesinin Salacak semtinde bulunan ve bölgede Bizanslardan kalma tek eser olan Kız Kulesi.

İlk fotoğrafı: Fotoğraf: Sultan Köşkü'nün manzarası / Ortaköy, Defterdarburnu.