Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun
Özel İçerik

Türk İşaret Dili Bayramı

Yaşama hiçbir engel olmamalı şu dünyada. Dilsel ve işitsel yetilerini kullanamayan kişilerin iletişiminin bayramı, Türk İşaret Dili Bayramı’ndan konuşalım bugün. Biliyorsunuz ki, dilsel ve işitsel yetilerini kullanamayan kişilerin, dilsel ifadeler, vücut dili, karşılıklı etkileşimlerle el hareketleri ve mimiklerini kullanarak anlaştığı bir iletişim dili var. Jest ve mimiklerle ifade edilen bu işaretlerin hepsine birden işaret dili diyoruz.

Türk İşaret Dili (TİD), Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan işitme engellilerinin kullanıldığı bir dil. Kesin bir başlangıç tarihi bilinmemekle birlikte, ilk bilgilerin 9. Yüzyıldan edinildiği işaret dili, 2007’de bayram olarak kabul edilmiş ve Türk İşaret Dili Bayramı ilk kez 12 yıl önce 7 Haziran 2007’de kutlanmıştır.

Bugün biz de bu bayramı, işaret dilinin tarihi seyri ve birkaç kitap önerisi ile kutluyoruz…

Benim 3 kitap önerim olacak. Siz de bildiğiniz başka kitapları lütfen bizimle paylaşın...

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

İşaret dilinin tarihsel gelişimi

Haliyle sağır ve dilsizler her zaman kendi aralarında bir anlaşma dili oluşturdular. Tarih boyunca işaret dilinin her ortaya çıkışı, işitme engellileri bir araya getiren bir eğitim kurumunun oluşturulmasıyla gerçekleşmiş. Tarihten notlara bakacak olursak, 1576’da, Girolomo de Cardano, işitme engelli kişilerin bazı soyut kavramları anlatabildiğini fark etmiş; bunun üzerine düşünmüş tarihte bilinen ilk kişi. 1616’da ise, Giovanni Banifaccio ilk kez işaretleşerek anlaşmanın evrensel bir dil olduğunu savunmuş. 18. Yüzyılda da Filozof Condillac da, işaret dilinin temelinde jestlerden türediği teorisini savunan ilk insandır…

1700’lerin başında işitme engellilerin iletişim için kullandığı işaret dili, kendine has bir grameri ile bir dil olarak kabul edilmiş, eğitim kurumlarının müfredatına da alınmış. 1817’de ise, Thomas Gallaudet, Amerika’da, tarihte sadece işitme engellilere eğitim veren, ilk işitme engelli okulunu kurmuştur…

1880’de, dünyada Milano Kongresi’nde işaret dili ile eğitimden vazgeçilmiş ve sözel eğitim kullanılmaya başlanmıştır. Ancak 1960’lardan sonra yeniden dünyada işaret dili eğitimi yaygınlaşmıştır…

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

İşaret dilinin Türkiye’deki seyri

İşaret dilindeki gelişmelerin Türkiye’deki seyrine baktığımızda, ne o zaman ortaya çıktığı ve geliştiği konusunda bir bilgiye ulaşılamamış. Türk işaret dili hakkında bilinen en kesin bilgi, Batı’daki gelişmelerden ayrı olarak, özgün bir işaret dilimizin oluşturulmuş olması…

Edinilen en eski bilgiye, Evliya Çelebi’nin notlarından ulaşılıyor. 1500’lerden itibaren Osmanlı’da, mahkemelerde iletişim sağlama konusunda işitme engelliler görev alıyor. Sarayda ilk kez görevlendirilen dilsizler, Fatih Sultan Mehmet döneminde görevlendirilmiş; Kanuni Sultan Süleyman döneminde ise, sarayda görevli kimselerin işaret dili bilmesi zorunlu kılınmıştır. 17. Yüzyıla gelindiğinde ise, 60 kadar dilsiz, sarayda görevlendirilmiş, işaret diliyle anlaşmıştır.

1889’da, Osmanlı’da ilk kez saray dışındaki işitme engellilerin eğitimi için Dilsizler Mektebi açılmış. Bu mektepte hem işaret dili, hem de sözel eğitim verilmiştir. Daha yakın tarihe göz attığımızda ise, II. Abdülhamit tarafından kazandırılan Yıldız Sağırlar Okulu, bugün kullanılan işaret dilinin temelini oluşturan ilk kurum. Bugün kullanılan işaret dili o zamankinden bir hayli farklılaşmış. Ancak bir yandan da, Batı’nın geliştirdiği dil hiç kullanılmamış. Yani gramer özelliği kazanamamış…

1923’te, İzmir’de engelliler için özel bir eğitim kurumu açılmış ve sözel eğitim verilmiş. 1944’te, Süleyman Gök’ün girişimiyle Sağır, Dilsiz ve Körler Okulu açılmış, 1953’te ise, Milli Eğitim Bakanlığı’na devredilmiştir. Bundan sonra artık işitme engellileri konuşturmaya yönelik çalışmalar arttırılmış, Türk İşaret Dilinin kullanımı bırakılarak sözel eğitimin yaygınlaşması hedeflenmiştir.

1984’te ise, TRT, İşitme Özürlüler Haber Bülteni’ni, Türk İşaret Dili ile yayımladı. İlk kez 1995’te, Milli Eğitim Bakanlığı, Yetişkinler İçin Türk İşaret Dili Kılavuzu yayımladı. İlk kez 2005’te, Engelliler Kanunu’nun 15. Maddesi uyarınca Türk İşaret Dili resmen tanındı ve Türk Dil Kurumu, Türk İşaret Dilinin geliştirilmesi, sözlüğünün ve dil bilgisinin hazırlanması için görevlendirildi.

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

(Türkiye Sağırlar Milli Federasyonu)

7-8 Haziran’da, ilk kez Türk İşaret Dili Çalıştayı düzenlendi. Bu çalıştayda Türk İşaret Dili Parmak Abecesinin, çift elle yapılması, oy çokluğu ile kabul edildi. İşaretler tek tek belirlendikten sonra çeşitli kararlar alındı. Bunlardan biri yapılan teklifle açılış günü olan 7 Haziran’ın Türk İşaret Dili Bayramı olması, oy birliği ile kabul edildi…

Günümüzde ise, artık işaret dilinin kullanımı ziyadesiyle önem kazandı. Birçok eğitim programı kapsamında işaret dili eğitmenleri yetiştiriliyor. Haber kanallarında, eğlence programlarında, siyasilerin halka seslenişinde, toplu gösterimlerde, velhasıl pek çok yerde işaret dili tercümanları hazır bulunuyor.

Teknolojinin giderek gelişmesiyle Türk İşaret Diline özgü uygulamalar da, işitme engelliler arasında ve onlarla iletişimde kaliteyi artırmak, iletişimin önündeki tüm engelleri yok etmek için kullanılıyor…

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

Türk İşaret Dilinin genel özellikleri

Genel olarak işaret diline baktığımızda soyut kavramlar için kullanılan işaretler ortak ve bu konuda en etkin kullanım beden dili. Nasıl ki her ülkenin konuştuğu dil farklı ise, işaret dili de farklı. Aynı coğrafyada bulunan ancak farklı dilleri konuşan toplumların ise, ister istemez birbirinden etkilendiği ve birçok ortak işaret dili ortaya çıktığı gözlemleniyor. Türk İşaret Diline baktığımızda ise, sözel dil ile işaret dilinin gramer yapısı birbirinden farklı.

Örneğin, Türkçede “geliyorum, gidiyorum, seviyorum” gibi eylem bildiren ifadeler, işaret dilinde “Ben gelmek, ben gitmek, ben sevmek” gibi iki farklı yapıya bölünerek kullanılıyor. Bunun yanında sıfat ve filler olumsuz yapılmak istendiğinde “değil” ifadesi kullanılıyor. “Gitmek değil, gelmek değil, güzel değil, kolay değil” gibi…

Yani genel ifade ise, Türk İşaret Dili, soru eki bulundurmayan bir gramer yapısı kullanıyor. Cümledeki soru ifadesi için de, jest ve mimikleri kullanmak yeterli. Şöyle ki, dünyada işaret dili iletişiminde en çok jest ve mimik Türk İşaret Dilinde kullanılıyor…

Şimdi de işaret dilinin öğrenimi ve kazanımı ile ilgili kitap önerilerine göz atalım...

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

İŞARET DİLİ TERCÜMANI

Bu kitaba başlarken üç amaçla yola çıktık. İlk amacımız işaret dilinde gündelik dilin dışına çıkabilmek, ileri seviye için İşaret Dili eğitmenlerine ve tercümanlarına kaynak oluşturabilmektir.
İkinci amacımız, banka, noter, adliye, eğitim, spor, sağlık, meslek dallarında mesleki terimlerin işaret dilinde gösterimini verip meslek elemanlarına destek olabilmektir.
Üçüncü amacımız ise; kitapta yer verdiğimiz metinlerle İşitme Engellilerin kültürü, fizyonomi ve dudak okuma üzerine olan bilgilerini okuyucularımıza sunup çeviri metinleriyle tercümanlık birikimlerine katkı sağlamaktır...

İşaret Dili Tercümanı

Arzugül Taşoluk, Seve Özlem Aksoy

İlgi Kültür Sanat Yay.

S.: 128

Kitabı satın almak için tıklayınız: D&R

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

İŞARET DİLİ REHBERİ

Çocukların ve yetişkinlerin yaşadığı iletişim güçlükleri, duygusal sorunları da beraberinde getirerek sosyal izolasyona ve düşük özgüvene neden olabilmektedir. İşitme kaybının tüm bu olumsuz psikolojik, emosyonel, sosyal ve bilişsel etkileri çocuğun ve bireyin yaşam kalitesini de etkileyecektir. Bu çalışma, işitme engelli çocukların ve yetişkinlerin yaşam kalitesini yükselmesi içi engeli olan ve engeli olmayıp bu zorlukların farkına varan sağlıklı bireylerin işaret dili öğrenmesinin ilk aşaması olup işitme engellilerin bedensel iyilik, duygusal iyilik, öz saygı, aile, arkadaş ve okuldaki günlük yaşam kalitesinin arttırılmasını hedefleyen bir çalışmadır. Faydalı olması ümidiyle.

İşaret Dili Rehberi

Emine Çiçek

Arel Kitap

S.: 392

Kitabı satın almak için tıklayınız: D&R

Türk İşaret Dili Bayramı kutlu olsun

KONUŞAN ELLER

İletişim, bireyler arasındaki duygu ve düşünce alışverişidir. Bireylerin iletişim kurmalarını sağlayan en temel iletişim aracı konuşmadır. İşitme ve konuşma engeli yaşayan bireylerin çoğu bu iletişim aracını kullanamamaktadırlar. Ülkemizde Birleşmiş Milletler'in raporuna göre 2,5 milyon, Türkiye İşitme Engelliler Federasyonu'nun verilerine göre 3 milyona yakın İşitme Engelli birey bulunmaktadır. İşitme ve Konuşma Engelli bireylerin büyük çoğunluğu iletişimde işaret dilini kullanmaktadırlar. Bu dil kendi aralarında ve yakın çevrelerinde kullandıkları iletişim yollarından biridir. Ancak ülkemizde işaret dili bölgesel farklıklılar gösterebilmektedir. Bu farklılıkları azaltarak bireyler arasındaki iletişimi geliştirmek ve işaret dilinde ülke genelinde bir bütünlük sağlamak amacıyla 1995 yılında Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından "Yetişkinler İçin İşaret Dili Kılavuzu" yayınlanmıştır. Bu kılavuz esas alınarak hazırlanan Konuşan Eller Temel İşaret Dili kitabı yukarıda belirtilen amaçların yanı sıra İşitme Engelli çocuğu olan ailelerin, İşitme Engelliler'in hizmet aldığı kurum ve kuruluşlardaki personellerin ve işitme engelli bireylerle irtibat halinde olan, işaret dili öğrenmek isteyen herkesin işaret dilini daha kolay öğrenip onlarla iletişim kurmalarına yardımcı olmak için hazırlanmıştır...

Konuşan Eller - Temel İşaret Dili

Murat Atila

İlgi Kültür Sanat Yay.

S.: 200

Kitabı satın almak için tıklayınız: D&R

*

Instagram: biyografivekitap