Üç Fidan sorusu Feyzioğlu'nu kızdırdı

Üç Fidan sorusu Feyzioğlu'nu kızdırdı

Lüleburgaz'da, Aşkiye Neşet Çal Salonu'nda düzenlenen "demokrasi" konulu konferansa katılan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, kendisine yöneltilen bir soruya oldukça sinirlendi.

ÖZÜR DİLEYECEK MİSİNİZ?

Konferansı izleyenlerden biri, konuşmasının ardından Feyzioğlu'na, "Üç fidanı asmak için toplanan imzalar ve CHP tarafından verilen 28 imzadan biri de Turhan Feyzioğlu'dur. Bunun için özür dileyecek misiniz?" diye sordu.

FEYZİOĞLU'NDAN SERT TEPKİ

Bu kişiye tepki gösteren Feyzioğlu, "Saçmalamak için mi çıktın buraya. Haydi oradan sen de. Hiç kimseyle özür dileyecek bir şeyim yok benim. Buraya kendi ismimle geldim. Hiç kimsenin adıyla gelmedim buraya. Ayıptır şu yaptığınız. Bir insanı ailesiyle yargılamak faşistliktir. Sen faşistsin" ifadesini kullandı.

Üç Fidan sorusu Feyzioğlu'nu kızdırdı

DEĞİŞMEZ ÖNDER ATATÜRK

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "1960 yılında yapılan olaya bazıları 'darbe' demiyor ama bu basbayağı darbeydi. Askeri sokakta yürütüyorsan darbedir" dedi. Feyzioğlu, Türkiye'de vatandaşların en az yüzde 80'inin, değişmez önder olarak Mustafa Kemal Atatürk'ü gördüğünü söyledi.

HALK DEMOKRASİYLE YÖNETİLMEK İSTİYOR

Halkın, demokrasiyle yönetilmek istediklerini belirten Feyzioğlu, "Türkiye'de liberal olmayan bir demokrasi modeli uygulanıyor. Liberal olmayan demokrasi örneği, kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlandığı, her sorunda sandığın işaret edildiği bir modeldir. Sandık da kişi hak ve özgürlükleri kısıtlama yetkisini iktidara veriyor" diye konuştu.

Feyzioğlu, 27 Mayıs 1960 askeri darbesine değindi. Bu olay sonrası dönemin başbakanı Adnan Menderes ve iki bakanın asılarak idam edildiğini hatırlatan Feyzioğlu, şunları kaydetti:

1960'DA YAPILAN OLAYA BAZILARI 'DARBE' DEMİYOR AMA...

"1960 yılında yapılan olaya bazıları 'darbe' demiyor ama bu basbayağı darbeydi. Askeri sokakta yürütüyorsan darbedir. İşimize geldiğinde 'darbe', işimize gelmediğinde 'halk hareketi' deme şansımız yoktur. Yüksek Adalet Divanı diye olağanüstü bir mahkeme kurup Başbakan ve yüzlerce kişiyi yargılayıp Yassıada'da süründürdük mü? Süründürdük. Kusura bakmayın, bu nesle onun darbe olmadığını anlatamazsınız."