CIA'nın işkenceci direktörü: Gina Haspel
ensonhaber.com

Haspel'in Trump tarafından CIA Direktörlüğüne aday gösterilmesi, teşkilatın ilk yurt dışı hapishanesini kurduğu Tayland'da birçok şüpheliye işkence edilmesinde rol oynadığı gerekçesiyle Washington'da tartışma konusu olmuştu.

O iddiaları kanıtlar nitelikteki bir gerçek ortaya çıktı. Haspel'in 2002'de bir esire yaptığı işkenceleri CIA merkezine bildirdiği 11 telgraf üzerindeki gizlilik, Enformasyon Özgürlüğü Yasası uyarınca kalktı.

CIA'nın işkenceci direktörü: Gina Haspel

İŞKENCELER UYGULANMIŞ

Haspel'in yönettiği Tayland'daki hapishande haftalarca tutulan Abdül Rahim Naşiri, çıplak bırakılmış, zincirlenmiş, duvarlara vurulmuş, küçük bir kutunun içinde hapsedilmiş, infaz provalarına ve 'waterboarding'e (suda boğulma yöntemi) maruz kalmış.

CIA'nın işkenceci direktörü: Gina Haspel

CIA'in 2000 yılında Yemen'de Amerikan savaş gemisi USS Cole’un bombalanmasının planlamasına müdahil ve diğer saldırıların planlanmasından da haberdar olduğuna inandığı Naşiri’den gelecekteki olası saldırılarla ilgili bilgi almak için her türlü şiddeti uygulamış. Naşiri'nin gözaltındaki 12. gününde Haspel'in çektiği telgrafta şu ifadeler yer alıyor:

"Sorgulama, saldırgan şekilde sorguya çekmekten, hızlı şekilde duvar tekniğinin ve nihayetinde su tekniğinin pek çok kez tatbik edilmesine tırmandı… Başına kukuleta geçirip su tahtası (water board) üzerinde inler, çırpınır ve defalarca tanrıdan yardım diler halde bıraktılar… Geri döndüklerinde başındaki kukuletayı yeniden ayarlayıp tüm yapması gerekenin kendilerine her şeyi anlatmak olduğunu söylediler, o da söyleyeceği karşılığını verdi."

KEYFİ İŞKENCELER

Haspel’in işkenceyle ilgili telgraflarındaki soğuk ve kuru dili ayırt edici niteliği olurken son telgraftaki canlı ve edebi dil başka biri tarafından yazıldığını düşündürdü:

CIA'nın işkenceci direktörü: Gina Haspel

"Güvenlik ekibi zincirlenmiş, kukuleta takılmış, dar omuzları üzerindeki sıkıştırmayla özneyi duvar paneline dayadı… Kafasındaki siyah kukuletayı bir el hareketiyle çıkarıp derin bir sesle gardiyanlarını bu kadar öfkelendirmek için ne yaptığını sordu… Floresan ışıkları altında gözlerini kırpıştırıp dilini dışarı sarkıtarak kendini topladıktan sonra kırılgan ve cızırtılı bir sesle 'Hiçbir şey' yanıtını verdi."