Reha Muhtar günah çıkardı

Reha Muhtar günah çıkardı

Bir dönemin popüler televizyon haber sunucusu Reha Muhtar, Zaman gazetesine verdiği röportajda 28 Şubat süreci için günah çıkardı. "Fadime Şahin ve Ali Kalkancı olayının ben yıllar sonra başka bir operasyon olabileceğini anladım. Günü yaşarken yanılıyorsunuz. Bugün geriye bakınca, 'Ben bunu nasıl anlayamamışım.' diyorsunuz" diyen Muhtar, "adli boyut bittiğinde anlatacağım çok şey var" dedi.

İşte o röportaj:

Günlerce Fadime Şahin'in görüntüleri sizin de yöneticilik yaptığınız Show TV kanalında döndü durdu. Bir provokasyon olduğunu sezinleyemediniz mi?

Fadime Şahin ve Ali Kalkancı olayının ben yıllar sonra başka bir operasyon olabileceğini anladım. Günü yaşarken yanılıyorsunuz. Bugün geriye bakınca, 'Ben bunu nasıl anlayamamışım.' diyorsunuz.

O günkü olayları uç uca eklediğinizde de mi bir darbe ortamının oluşturulmak istediğini kavrayamadınız?

Bu kolay değil. Bugün de gelecekte çıkabilecek çok şey olabilir ve siz ileride 'bunları nasıl görememişiz' diyebilirsiniz. Ben çok hesapsız bir adamımdır. Ben bir haberde şike olduğunu hissettiğim an o haberi yapmam. Bu adamlar bizzat devletin, birilerinin kullandığı adamlardır, bunda şike olduğunu sezsem ben bu haberleri yapmazdım. Birilerinin bana bir şeyleri empoze ettiğini hissettiğim anda haberleri yapmadım mesela.

Neydi bahsettiğiniz haberler?

Yapmadığım haberler bir empozeyi hissetmemden kaynaklandı.

Size kasetler gelir mesela. Nereden geliyordu kasetler?

Nereden bileyim ben! 'Haber merkezine geldi' diyorlardı.

Nerden geldiğini sorgulamıyor muydunuz kasetlerin?

Yok. Çünkü kasetler politikacıların konuşmalarını içeriyordu. Biz montaj mı, değil mi ona bakıyorduk.

Askerlerden size telkinler, tavsiyeler geliyor muydu bazı haberlerin yapılması noktasında?

Ben bu süreci çok fazla konuşmak istemiyorum. Çünkü adlî bir yargılama var. Sadece darbelerle hesaplaşma süreci olsa çok fazla şey var söyleyeceğim.

BİR SÜRÜ GAZETECİYE TEŞEKKÜR GÖNDERMİŞLER, BANA GELMEDİ

Bunun bir entelektüel hesaplaşmasının olduğunu düşünmüyor musunuz?

Bunu düşünüyorum kesinlikle. Adlî boyut bittikten sonra söyleyecek de çok sözüm var. Ben gazeteciysem, yazarsam bunu yapmak zorundayım. Bu hesaplaşmayı çocuklarıma yapmak zorundayım. Bir sürü gazeteciye teşekkür göndermişlerdi, bana gelmedi mesela! Başına buyruk kişiliğimin ilahi bir koruyuculuğu varmış demek!

İlk 28 Şubat suç duyurusu'nda sizin isminiz yoktu. Daha sonra sizin isminiz de eklendi listeye. Bir tedirginliğiniz var mı?

Hayır yok. Benim Türkiye adına bir tedirginliğim var. Artık karşılıklı bir yumuşamayla bir barış dönemine geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben demokrasilerde devr-i sâbıkların çok uzun tutulmaması gerektiğini, yeni devr-i sâbıklara neden olmaması gerektiğini düşünüyorum.

O DÖNEMDE "FETULLAH GÜLEN'DEN DAHA NE İSTİYORSUNUZ" DEDİM

Bu yumuşama söylemini biraz da Ergenekon sürecinin artık kapanması gerektiğini düşünenler kullanmıyor mu?

Onların ne istediğini bilemem. Benim hayatla ilgili düşüncem şudur. Ben 28 Şubat dönemi sürecinde de gidişatın doğru olmadığına inanıyordum. Şimdi ismini vermek istemediğim savcılar, 'şunun hakkında da takibat açalım bunun hakkında takibat açalım' derken bunun böyle olmaması gerektiğini o zaman da söylüyordum. O dönem bazı isimlerin üzerine gidilmemesi gerektiğini de aynı mülahaza ile savunuyordum.

Bahsettiğiniz kişi Fethullah Gülen mi?

Fethullah Gülen de var bunların içerisinde. Elbette. Gidiyordu zaten ABD'ye ama hâlâ bir takibat yapıyorsun. Gidiyor zaten. Daha ne istiyorsun yani, ne istiyorsun?

ECEVİT BANA PUSULA OLDU

Siz zorunlu bir göç olarak mı algılamıştınız bu gidişi?

Ben öyle hissettim. Çünkü öyle bir çerçeve oluşturuluyordu. Bülent Ecevit'in duyarlılıkları vardı. Bana pusula olmuştur mesela Ecevit. Rahmetle anıyorum kendisini. Ecevit, çok ince bir dille Gülen'e, 'Hocam gidin.' dedi. Normalde bunu söylemez. 'Buradaki doktorlara baktırdınız mı?' der. O, Hocaefendi'yi kırmadan gitmesini salık verdi. Çok vicdanlı ve demokratik bir duruşa sahipti Ecevit. 28 Şubat sürecinde asıl hedefin Gülen Hareketi olduğu iddia ediliyor.

Siz böyle bir şey sezinlediniz mi o dönemde?

28 Şubat döneminde rantın bir yerden bir yere kaydığını gördüm. Siyasî bir kamuflaj konuldu. Hedeflerden biri Fethullah Hoca'ydı. Askerî cenahtan bizzat Gülen'in tasfiye edilmesi gerektiği yönünde haberler geliyordu.