Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri Erciyes Üniversitesinin akademik yıl açılışında konuştu.
"ÜNİVERSİTELERİMİZDE HER GÖRÜŞE YER VAR"
Türkiye hem masada hem de arazide var olduğunu belirten Erdoğan, "Bunları birilerine bırakarak mücadele olmaz. Şiddete bulaşmadığı, terörü kutsamadığı sürece ne kadar aykırı ne kadar rijit olursa olsun her görüşe üniversitelerimizde yer vardır. Bugün Suriye'den Irak'a kadar bölgesel meselelere müdahale eden, bekasını gereken her türlü tedbiri uygulamaya koyabilen bir ülkeyiz" dedi.
"ÜNİVERSİTEMİZİN KALİTESİ SADECE YURT İÇİNDE DEĞİL YURT DIŞINDA DA BİLİNİYOR"
Başkan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan satır başları:
Üniversite-sanayi işbirliğinin en güzel işlediği illerimizden biri Kayseri'dir. Erciyes Üniversitesi'nin birimlerinin çok önemli bir kısmı Kayserili hayırseverler tarafından yapıldı. Kayserili kardeşimizin Erciyes Üniversitesi'ne bizim üniversitemiz diyerek sahip çıktı ve destek oldu.
"ÖĞRENCİ SAYISINI 7,5 MİLYONA YÜKSELTTİK"
Üniversitemizin kalitesi sadece yurt içinde değil yurt dışında da biliniyor. Halktan kopuk, şehrinden kopuk, ülkenin ve milletin dertlerinden kopuk bir üniversitenin ne kendi öğrencisine ne de memlekete bir faydası olur. 1 milyon 656 olan üniversite öğrencisi sayımızı yaklaşık 7,5 milyona yükselttik. Karşılıksız burs verdiğimiz öğrenci sayısı 150 bini buldu. 81 vilayemizinin 81'inden de ünversite var. Bunları görmemek nankörlüktür. Biz, öğrenciye üniversiteyi aratmadık, üniversiteyi öğrencinin ayağına götürdük. En büyük başarımız buradadır.
16 yıl evvel burs kredi olarak ayda ne veriliyordu bu ülkede? 45 lira. Lisans öğrencilerine 500 lira vermeye başlıyoruz. Yüksek lisans öğrencilerine bin lira doktora öğrencilerine bin 500 lira vereceğiz.
"UZAYA FÜZE GÖNDERDİNİZ DE BAŞÖRTÜSÜNE Mİ TAKILDI"
Uzun yıllar boyunca üniversitelerimiz; ikna odalarıyla, kapı önünde gözyaşı döken başörtülü öğrencilerle, ideolojik dayatmalarla, öğrenci olaylarıyla anılıyordu. Geçmişte üniversitelerde gençler siyasi kamplaşma ile karşı karşıya kaldılar.
27 Mayıs darbesi siyasi tarihimize kara bir leke olarak yazılmıştır. 28 Şubat döneminde kimi rekrörlerin verdiği destek unutulmayacaktır. Uzaya füze gönderdiniz de başörtüsüne mi takıldı? Bir kız öğrenci birincilikle okulunu bitirecek, siz diplomasını vermeyi bırakın tekme tokat dışarı atacaksınız. Hem mesleğinin onurunu koruyan akademisyenlerimiz hem de üniversite kapılarında göz yaşı döken evlatlarımız üzerinde ağır travma bırakan o günler tarihe karışmıştır.
"TERÖR PROPAGANDASI YAPMAK FİKİR VE DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ ANLAMINA GELMEZ"
Üniversiteleri bilim ve araştırma yerine vesayetin ideoloji üretim merkezleri olarak gören zihniyeti hep birlikte çöpe attık. Nasıl şafağın ışıkları gecenin karanlığına alışmış gözleri kamaştırırsa yeni Türkiye'nin aydınlığı da bu karanlık dönemlerden nemalanan çevreleri rahatsız ediyor. Türk üniversiteleri tarihlerinde en özgür en güçlü dönemini yaşıyor. Terör propagandası yapmak fikir ve düşünce özgürlüğü anlamına gelmez.
Yıllardır üniversiteleri baskıcı, jakoben hatta faşist ideolojilerine payanda yapanlar, bizim dönemimizde üniversitelerin asli hüviyetlerine kavuşmasından çok ciddi rahatsızlık duyuyorlar. Dikkat edin, politikalarımızı yerden yere vuran çevrelerin bizden evvel üniversitelerin darbe süreçlerinde oynadığı role ilişkin tek bir eleştirileri dahi yoktur. Üniversiteler evrensel kimlik taşımalı."
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış