Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar
Özel İçerik

Anton Çehov Not Defteri

Çehov, her zaman iyi bir gözlemciydi. Olayları, kişileri ve karakteri de mutlaka not etme ihtiyacı duyar, bunun için de ceketinin cebinde hep bir not defteri taşırmış. Hatta Yalta ve Moskova’daki müze evlerinde pek çok not defteri bulunuyor.

Çehov’un birazdan sizinle paylaşacağım notlarının derlendiği bir kısmı, İngilizceye “Notebook of Anton Chekhov” adıyla çevrilerek yayımlandı. Türkçede ise, “Anton Çehov Not Defteri” olarak yer aldı. Bu kitap Çehov’un not ettiği pek çok fikri, küçük yaşanmışlıkları içeriyordu. Hayata dair aforizmalardı…

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- İki eş; biri Petersburg’da, biri Kerç’de. Sürekli hır gür, tehditler, telgraflar... Adamı neredeyse intihara sürükleyecekler. Sonunda adam bir çare bulur: İkisini aynı eve getirir. Kadınlar taş kesilir; sessizleşirler, sakinleşirler.

*

- Evlendikten sonra her şey –politika, edebiyat, toplum– eskiden olduğu kadar ilgisini çekmez hale geldi; şimdilerde karısı ve çocuğuyla ilgili her türlü ıvır zıvır hayatındaki en önemli şey.

*

- Seksenlerinde yaşlı bir adam, altmış yaşlarında olan diğer yaşlı adama seslenir: “Kendinden utanmalısın genç adam”.

*

- Çok duyarlı, zeki bir genç kadın; kadın banyo ederken, adam, kadının dar bir leğen kemiği ve acınacak kadar küçük kalçaları olduğunu fark etti – ve adam ondan nefret etmeye başladı.

*

- Terbiyeli, iyi giyimli çocuklarınız olmalı, çocuklarınızın da güzel bir evleri ve çocukları olmalı ve onların çocuklarının da çocukları ve güzel evleri olmalı; peki tüm bunlar ne için? – Şeytan bilir.

*

- Sakin, nazik bir kadın sinirlenince şöyle dedi: “Eğer erkek olsaydım, o iğrenç suratına bir tane geçirirdim”.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- Bir köy ilahiyat okulundaki bir öğrenci Latinceyi çok iyi derecede öğreniyordu. Yarım saatte bir temizlikçi kadınların odalarına iner, gözlerini kapatır ve onları çimdiklerdi. Onlar da çığlık atıp kıkırdarlardı. Sonra çocuk, kitaplarına geri dönerdi. Buna “kendine gelmek” diyordu.

*

- Bir mektuptan: “Yurtdışındaki bir Rus, eğer casus değilse, aptaldır”. Komşum aşk acısını yenmek için Floransa’ya gitti ancak uzaktayken daha da depreşti aşkı.

*

- Yurtdışındaki Ruslar: Erkekler Rusya’yı tutkuyla seviyorlar ama kadınlar sevmiyorlar ve çok geçmeden unutuyorlar.

*

- Her akşam yemeğinden sonra kocası, keşiş olacağını söyleyerek tehdit ediyor karısını, kadın da ağlıyor.

*

- Bir profesörün düşüncesi: Asıl olay Shakespeare’in kendisi değil, hakkında yapılan yorumlar.

*

- Öğretmen: “Puşkin’in yüzüncü yaşı kutlanmamalıdır; o kilise için hiçbir şey yapmadı”.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- Eskiden romanlardaki ve hikayelerdeki erkek kahramanlar (söz gelimi Peçorin, Onegin) yirmi yaşındalardı; ama şimdilerde 30-35 yaşın altında kahraman yok. Aynı şey yakında kadın kahramanların da başına gelecek.

*

- Hizmetçi kız, efendisinin yatağını yaptığında, her seferinde terlikleri yatağın altına iter. Şişman efendisi, buna daha fazla katlanamayarak, hizmetçi kızı uyarır. Ortaya çıkar ki kıza terlikleri mümkün olduğunca uzağa koymasını söyleyen efendisinin doktorudur. Adam zayıflasın diyedir bu.

*

- Tiyatro salonu - İzleyiciler arasındaki bir beyefendi, önündeki sırada oturan hanımefendiden şapkasını çıkarmasını ister, önünü kapatıyordur. Homurdanma, yalvarma yakarma kar etmez. Sonunda söyler genç adam: “Hanımefendi, izlediğiniz oyunun yazarı benim”. Kadın yanıtlar: “Bana ne”.

*

- Ulusal bilim diye bir şey yoktur, ulusal çarpım tablosu olmadığı gibi; ulusal olan şey artık bilim olmaktan çıkmıştır.

*

- İnsanların evlendikten sonra meraklarını yitirdiklerini gözlemledim.

*

- Çocukların ağlamasına katlanamam; ama kendi çocuğum ağladığında duymam.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- Bir doktor davet edilir, hemşire ise gönderilir.

*

- Köylü ne kadar aptal olursa, atı onu o kadar iyi anlar.

*

- Tiyatroya gidiyorlar, ciddi dergiler okuyorlar – yine de kindar ve ahlaksızlar.

*

- Zengin olduğumda kalçaları yeşile boyalı, şişman ve çıplak kadınlardan oluşan bir harem kuracağım.

*

- Yeni edebiyat biçimleri her zaman yeni yaşam biçimleri yaratır ve muhafazakar insan aklına itici gelmeleri de bu yüzdendir.

*

- İnsanlar hastalıklarından bahsetmeye bayılırlar. Oysa hayatlarındaki en önemsiz şeydir hastalıkları.

*

- Aşk, arkadaşlık ve saygı, insanları ortak nefret kadar bir araya getirmez.

*

- Çapkınlık, her erkeğin doğarken yanında getirdiği bir çantadır.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- İstanbul’un köpekleri neden bu kadar sıklıkla tasvir ediliyor?

*

- Bıyıksız bir adam, bıyıklı bir kadına benzer.

*

- Bir kadın sanattan büyülenmez, sanatla ilgili olan insanların çıkardıkları gürültüden büyülenir.

*

- Ölüm korkunç; ama halen daha korkunç olan şey, sonsuza dek yaşayacakmış ve hiç ölmeyecekmiş gibi hissetmek.

*

- Nefret ettiklerim: şakacı bir Yahudi, radikal bir Ukraynalı ve sarhoş bir Alman.

*

- Üniversite, insandaki tüm kabiliyetleri ortaya çıkarır; salaklığı da!

*

- Sadakatsiz bir kadın, büyük ve soğuk bir pirzoladır. Kimse dokunmak istemez çünkü daha önce birisi onu ellerine almıştır.

*

- O kadına artık aşık değil; gelsin aşık olmamanın heyecanı, huzurlu bir ruh hali, uzun ve huzur dolu düşünceler.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

- Ölüyü soydular; ama eldivenlerini çıkarmaya vakit bulamadılar: Eldivenler içinde bir ölü.

*

- Eğer biraz olsun boş vaktin olsun istiyorsan, hiçbir şey yapma.

*

- Yalnızlıktan korkuyorsanız eğer, evlenmeyin.

*

- Zeki bir adam öğrenmeye bayılır ama öğretmeyi beceremez.

*

- Aptalların övgüsünü kabul etmektense ellerinde can verin daha iyi.

Anton Çehov’un Not Defteri’nden aforizmalar

Anton Çehov Not Defteri

Anton Pavloviç Çehov

Dönence Yay.

S.: 144

Kitabı satın almak için tıklayınız: idefix

*

Instagram: biyografivekitap