Arınç'a Gürcistan'dan fahri doktora-İzleyin

Arınç'a Gürcistan'dan fahri doktora-İzleyin

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Gürcistan Ivane Javakhishvili Üniversitesi bünyesinde kurulan Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'nin açılış törenine katıldı.

Arınç ve beraberindeki Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Ali Fuat Birkan, Yunus Türk Kültür Merkezi'nin açılışını yaptı.

VİDEO İÇİN TIKLAYIN

Arınç ve beraberindeki heyet, daha sonra üniversitenin konferans salonunda düzenlenen törene geçti.

Törenin başlangıcında Rektör Aleksandre Kvitashvili, Başbakan Yardımcısı Arınç'ı ''iki ülke arasındaki ilişkilere yaptığı katkı ve Gürcistan'a sağladığı destek'' dolayısıyla fahri doktora unvanına layık gördüklerini açıkladı.

Rektör Kvitashvili daha sonra Arınç'a kürsüye çağırarak, fahri doktora unvanını sundu ve cübbe giydirdi.

Arınç'a Gürcistan'dan fahri doktora-İzleyin

Arınç da çok önemli bir üniversitenin kendisine fahri doktora payesi vermesinin ''çok büyük bir onur'' olduğunu belirterek, rektöre teşekkür etti.

Türkiye ve Gürcistan arasında tarihi ve köklü kültürel ilişkilerin bulunduğunu ifade eden Arınç, Türkiye'de pek çok Gürcü vatandaş bulunduğu gibi, Gürcistan'da da çok sayıda Türk soydaşın olduğuna inandığını söyledi.

Yunus Türk Kültür Merkezi'nin açılışı dolayısıyla parlamenterler, bürokratlar, akademisyenlerden oluşan geniş bir heyetle Tiflis'te bulunduklarına işaret eden Arınç, ''Aynı zamanda beraberimde TRT Genel Müdürümüz, AA Genel Müdürümüz, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürümüz de var. Haberleşme ve iletişim alanlarında da çok önemli anlaşmalar yapacağız'' dedi.

Arınç'a Gürcistan'dan fahri doktora-İzleyin

"ÜNİVERSİTELER ARASINDA İŞBİRLİĞİ İSTİYORUZ"

Konuşmasında iki noktaya temas etmek istediğini belirten Arınç, öncelikle iki ülke üniversiteleri arasındaki işbirliği temennisini dile getirdi.

Arınç, Türkiye'nin nüfusunun 75 milyon olduğunu, bunun yarısını da 30 yaşın altındakilerin oluşturduğunu kaydederek, ülkede şu an 170 üniversite ve yaklaşık 2 milyon üniversite öğrencisi bulunduğunu belirtti.

Türkiye'deki üniversiteler ile Gürcistan'daki köklü üniversiteler arasında sıkı bir işbirliği yapmak istediklerini kaydeden Arınç, şöyle konuştu:

''Bilim alanında karşılıklı paylaşmak istiyoruz, öğrenci değişimini arzu ediyoruz. Karşılıklı ziyaretlerin güçlendirilmesini istiyoruz. Birbirimizi daha çok tanımak ve birbirimizden daha çok yararlanmak ihtiyacındayız. Bu açıdan Ivane Javakhishvili Üniversitesi'nin Türkiye'deki önemli üniversiteler açısından önemli partner olacağını düşünüyorum.''

Arınç'a Gürcistan'dan fahri doktora-İzleyin

"ENSTİTÜ PROPOGANDA MERKEZİ DEĞİLDİR"

Açılışı yapılan Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'ne de Türkiye olarak büyük önem verdiklerinin altını çizen Arınç, şöyle konuştu:

''Emin olunuz ki bu enstitü, bir propaganda merkezi değildir. Biz sadece Türkiye'yi, Türk dilini, Türk kültürünü tanıtmak istiyoruz. Bu tamamen isteğe bağlı bir konudur. Türkçe'yi öğrenmeniz yararlıdır, konuşmanız da yararlıdır. Türk tarihini, Türk kültürünü, Türk sanatını öğrenmemiz, tanımamız da bizce çok yararlıdır. Türkiye'de yaşayan bizler için de elbette Gürcüce ve Gürcistan tarihini, sanatını tanımak da aynı derecede önemlidir.''

Yunus Emre'nin sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada tanınan önemli bir şahsiyet olduğunu belirten Arınç, onun fikir ve düşüncesinin sadece sevgiyle izah edilebileceğini söyledi.

Yunus Emre'nin ''sevgi diliyle konuşan ve yazan bir mütefekkir'' olduğunu dile getiren Arınç, ''Biz iki ülke arasındaki ortak paydanın sevgi olduğuna inanıyoruz. Tek düşüncemiz ebediyen Türk ve Gürcü halklarının dostluk ve sevgisinin yaşamasıdır'' diye konuştu.

"BENİM İÇİN EN ONURLU GÖREV.."

Fahri doktora konusunda teşekkür ederken öğrencilere seslenen Arınç, şunları kaydetti:

''Sevgili öğrenciler, ben hukuk fakültesi mezunuyum ve yıllarca avukatlık yaptım. Siyasete ilgi duydum ve 35 yıldır siyasetin içindeyim. Parlamentoda çok görevlerde bulundum milletvekilliğinin yanı sıra ama benim için en büyük, en onurlu görev 5 yıl parlamentonun başkanlığını yapmaktı. Benim başkanlık yaptığım dönem, hükümetimin iktidara geldiği dönemdi, Türkiye demokratikleşme ve özgürlükler alanında çok güçlü bir yapılanmaya gidiyordu. Ben şunun farkına vardım; siyaset sadece iki ülke arasında hükümetler arası yapılacak bir iş değildir. Parlamenter diplomasi de çok önemlidir.

Parlamenter diplomasi, parlamentoların da birbiriyle ilişki kurmasıdır. Çünkü parlamentolar, her ülkenin halkını temsil eder. Hükümetlerle dostluk geçici olabilir ama halkların dostluğu ebedi olursa bu ilişkiler çok daha güçlü olur diye düşündüm. Bu yüzden Parlamento Başkanı olarak sadece komşularımızla değil, AB üyesi ülkelerle de Afrika ülkeleri, Ortadoğu ülkeleri, Uzakdoğu ülkelerinin parlamentolarıyla da yakın ilişkiler kurdum.''

"EN GÜÇLÜSÜ, GÜRCİSTAN İLE DOSTLUK GRUBU"

Türkiye ile Gürcistan arasındaki diplomatik ilişkilerin 20. yılında olduğunu, ancak Kafkaslar'dan ve Karadeniz'den dostluğun, komşuluğun bulunduğunu belirten Arınç, halkların 100 yıl öncesinden birbirini tanıdığına dikkati çekerek şöyle devam etti:

''Dolayısıyla meclis başkanlığım döneminde, Gürcistan Parlamentosuyla ilişkilerimizi bir hayli güçlendirdik. Türkiye Parlamentosu'ndaki en güçlü dostluk grubu, Gürcistan ile dostluk grubudur. Gürcistan'da da bunun karşılığı vardır. Meclis başkanlığından ayrıldıktan sonra da Karadeniz Ekonomik İşbirliği'nin başkanlığını yürüttüm. Gürcistan da bu birliğin önemli ülkelerindendir. Gördük ki Türkiye ve Gürcistan'ın birbirine ihtiyacı var. Hem politik anlamda hem dış politika anlamında hem de ticaret anlamında şu anda geldiği nokta bir hayli sevindirici.''

Arınç, bu işbirliğini daha da güçlendireceklerini ve bu beraberliğin örnek bir beraberlik olması için çalışacaklarını bildirdi.

İki ülke arasında bugün ortak projelerin yanı sıra bölgesel anlamda da çok büyük projeler bulunduğuna dikkati çeken Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı bunlardan bir tanesidir, Bakü-Tiflis-Erzurum da bu projelerden bir tanesidir. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı çok daha önemlidir. Çünkü bu ulaşımı sağlayabildiğimizde Çin'den Moğolistan'dan yola çıkan birisi veya Kazakistan'dan yola çıkan birisi, bu hattı takip ederek Türkiye'ye gelebilecek, Türkiye'den de Avrupa'ya hatta İngiltere'ye ulaşabilecek. Bu projelerimizi her gün takip ediyoruz ve bir an evvel sonuçlanacağını ümit ediyoruz.''

Arınç, özellikle öğrencilerin bu enstitüden fazlasıyla yararlanmalarını temenni ettiğini belirterek, konuşmasını Gürcüce, ''çok teşekkür ediyorum'' diyerek tamamladı.

3 YILDA 30 MERKEZ

Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Bilkan, Türkiye ile Gürcistan arasındaki ilişkilere, Tiflis'te açılışı yapılan Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'nin önemli katkılarda bulunacağını söyledi. İlk Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'ni 2009 yılında Saraybosna'da açtıklarını anımsatarak, ''Bugün bu kültür merkezlerinin sayısı yaklaşık 3 yıl gibi kısa bir sürede 30 ulaşmıştır. Bugün faal durumda olan 22 merkeze 2012 yılı sonuna kadar Budapeşte, Berlin, Lefkoşa, Jakarta, İpek, İskenderiye, Lima gibi yeni merkezler eklenecektir'' dedi.

Bilkan, Ivane Javakhishvili Üniversitesi ile Yunus Emre Enstitüsü arasında 7 Şubat 2012 tarihinde protokol imzalandığını, protokol kapsamında üniversite bünyesinde Yunus Emre Türk Kültür Merkezi açılmasının kararlaştırıldığını anımsattı. Bilkan, ''Bu merkezin Gürcistan'ın en büyük ve köklü eğitim kurumunda faaliyete geçmesi, her iki toplumun içiçe girmiş, adeta et ve tırnak haline gelmiş kültürel yapısını, ortak tarih algısını ortaya koymaktadır'' ifadesini kullandı.

Törenin ardından merkezin açılışı dolayısıyla kokteyl düzenlendi. Kokteyle, Başbakan Yardımcısı Arınç'ın yanı sıra AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Durmuş Boztuğ, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdür Yardımcısı Erkan Durdu da katıldı.