Cumhurbaşkanı Erdoğan Siyaset Akademisi toplantısında
ensonhaber.com

3

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Siyaset Akademisi'nin açılışında yaptığı açıklamada sözde din adamlarının art arda yaptığı açıklamalara değindi.

Bu tip açıklamaların İslam'a leke sürdüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dinde reform haddimize değil ama çıkıp da kadınlarla ilgili, yaşlılarla ilgili konuşmaların İslam'a getirdiği lekeyi görmezden gelemez." diye konuştu.

"DİNDE REFORM BİZİM HADDİMİZE DEĞİL"

"Biz dinde reform istemiyoruz. Böyle bir şeye haddimiz yok. Ama çıkıp da kadınlarla ilgili, yaşlılarla ilgili konuşmaların İslam'a getirdiği lekeyi görmezden gelemez.

Türkiye'de din eğitim ve öğretiminin sağlıklı bir temel üzerinde yaygınlaştırılmasına ihtiyaç var. FETÖ tecrübesi bu bakımdan çok önemlidir.

Bizim ilahiyatçılarımız, Dinayet İşleri Başkanlığımız, bunlar meydanı FETÖ gibi alçaklara bıraktılar, toplum bu hale geldi. Bu bize örnek olmayacak da hangisi bize örnek olacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dinde reform haddimize değil VİDEO

"EVİRİP ÇEVİRMEYE HAKKINIZ YOK"

Ömrünü İslam'a adamış ilim adamları ile bu meselenin üstesinden geleceğimize inanıyorum. Bu konuda ilgili kurumlarımızın ve muteber ilim adamlarımızın daha cesur davranmasını rica ediyorum. Aksi halde hep birlikte çok büyük bir vebal altında kalacağımız açıktır.

Kitabımızın, İslam'ın hükümlerini sağa sola evirip çevirmeye hakkınız yok. Bu tür gözlüklerle bakara, dinimize fatura kesmeye de hakkınız yok. "

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

60 BİN SERTİFİKA

"Siyaset akademimizin kıymetli katılımcıları, değerli arkadaşlarım, yol arkadaşlarım, dava arkadaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. AK Parti 18. Dönem Siyasi noktada attığımız adımları bir akademi çatısı altında toplamış olmanın mutluluğu içerisindeyiz. Bu dönem Siyaset Akademisi programının hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Güçlenerek gelen akademimiz ilk olarak 2008 yılı ocak ayında başladı. O günden bugüne 60 bin ve sertifika almaya hak kazanan 25 bin kardeşimize de özellikle teşekkür ediyorum. Bunun benzeri siyaset dünyasında yok. Onlar hiçbir zaman siyaseti bir okul olarak görmedi ama AK Parti bu işin aynı zamanda mektebi oldu.

İSLAMIN SON DİN OLDUĞU DEĞİŞMEYECEK BİR HAKİKATTİR

Kitabımız Kur'an'ın her an söylediği sözü var. Asla değişmeyecektir. Ama bunlardan hareketle yapılan içtihatlar, geliştirilen kurallar, bunların uygulamadaki karşılığı elbette şartlara göre değişecektir.

Zamanın değişmesiyle ahkamın da değişeceği inkar edilemez, kurallar bunlardır.

Eğer biz içtihatları değiştirmezsek, yani uygulamaya ilişkin kuralları içinde bulunduğumuz şartlara göre yenilemezsek kendimizi kandırırız.

Müslümanlar eskiden olduğu gibi şimdi de kendilerini geliştirmek zorundadır. Peygamber efendimiz, "kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız" buyuruyor.

KİMSE DİNİMİZE FATURA KESME HAKKINA SAHİP DEĞİL

Yüce Allah'ın Kur'an vasıtasıyla bize bildirdiği emirler ve peygamber efendimizin sünneti ortadayken birilerinin çıkıp hayatın gerçekliğiyle ilgisi olmayan sözler edip kafaları karıştırması yanlıştır.

Kimse bizim dinimize fatura kesme hakkına sahip değildir. Bu tartışmanın en çarpıcı örneklerini de kadınlar konusunda yaşadık.

İlmi zeminde teorik bir tartışmanın toplum önünde konuşulmasını, içeriğinin ötesinde yöntem olarak da doğru bulmuyorum.

İNSANLAR KİME KULAK VERECEĞİNİ ŞAŞIRIYOR

Ülkemizde pek çok örneğini gördüğümüz bir ifrat ortamında insanlar kime kulak vereceğini elbette şaşırıyorlar.

Bu konularda konuşma yetkisi benim değil. Ben Diyanet İşleri Başkanı değilim.

Ama bir Müslüman olarak dinime getirilen bu zafiyete de bizim tahammülümüz yok. İnandığımızı da söylemek zorundayız.

DİYANET İŞLERİ ALANI BOŞ BIRAKMAYACAK

Temenni ediyorum ki inşallah şu an Başbakan Yardımcımız da burada, bu konuda Diyanet İşleri Başkanımız ve Yüksek Kurulumuz alanı boş bırakmayacak.

BİZ DİNDE REFORM İSTEMİYORUZ

Biz dinde reform istemiyoruz. Böyle bir şeye haddimiz yok. Ama çıkıp da kadınlarla ilgili, yaşlılarla ilgili konuşmaların İslam'a getirdiği lekeyi görmezden gelemez.

Türkiye'de din eğitim ve öğretiminin sağlıklı bir temel üzerinde yaygınlaştırılmasına ihtiyaç var. FETÖ tecrübesi bu bakımdan çok önemlidir.

Bizim ilahiyatçılarımız, Dinayet İşleri Başkanlığımız, bunlar meydanı FETÖ gibi alçaklara bıraktılar, toplum bu hale geldi. Bu bize örnek olmayacak da hangisi bize örnek olacak.

SOSYAL MEDYADA KONUŞMAYA BAŞLADILAR, BU FAKİRİ KORKUTAMAYACAKSINIZ

Birileri sosyal medyada konuşmaya başladı. Siz bu fakiri korkutamayacaksınız. Hak neyse ben onu söylemeye devam edeceğim. Kitabımızın, İslam'ın hükümlerini sağa sola evirip çevirmeye hakkınız yok.

Bu tür gözlüklerle bakara, dinimize fatura kesmeye de hakkınız yok. Bu örgütlerin arkasında falanca var, filanca var yaklaşımı... Arkasında kim olursa olsun ortada çözülmesi gereken ciddi bir mesele vardır. 160 ülkede çalışıyorum diyor. Arkasında ne kadar İslam düşmanları varsa onlar arkasında. Dert ümmeti bölmek. İslam'ı bölmek. İslam'ı parçalamak. Bunlara asla zemin hazırlamamız gerekiyor.

BU MESELENİN ÜSTESİNDEN GELECEĞİMİZE İNANIYOYORUM

Ömrünü İslam'a adamış ilim adamları ile bu meselenin üstesinden geleceğimize inanıyorum. Bu konuda ilgili kurumlarımızın ve muteber ilim adamlarımızın daha cesur davranmasını rica ediyorum. Aksi halde hep birlikte çok büyük bir vebal altında kalacağımız açıktır.

FIRSAT VERMEYECEĞİZ

Güya DEAŞ ile mücadele ettiğini söyleyenlerin asıl gayesi gün gibi ortaya çıkmıştır. Son 1-2 gündür konuyla ilgili söyleyeceğim son söz şudur.

Biz AK Parti olarak, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı olarak sözüm şudur: Kucaklayıcı olacağız. Dinimize gölge, leke düşürmek isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz ve sosyal medyada, şurada, burada saldıranlar olacak. Unutmayın, eğer haksızlık karşısında susarsanız dilsiz şeytan olursunuz. Bu konuyla ilgili olarak da bizler yapılması gerekeni yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz.

AFRİN'E YÜRÜYORUZ

Şimdi de biz, kitabımızdan aldığımız heyecanla, aşkla görüyorsunuz şu anda Afrin'e yürüyoruz. Cerablus'a, El Bab'a öyle yürüdük. Sosyal medyadan konuşanlar var ya, onların dediğini gibi hareket etmiş olsaydık, biz de yan gelip yatacaktık. Sınırlarımızda bizi taciz edenlere karşı duramazdık. Muteber sakalla, bunlar gibi olan sakal, bunlar gibi olanları karıştırmayın. Adam geliyor, sakalı var, Giydikleri ortada, tamam da günahsız olanları nasıl öldürürü böyle bir yetki var mı?

HER AN AFRİN MERKEZE GİREBİLİRİZ

Hedef Afrin. İyi bir noktaya geldik. Etkisiz hale getirilenlerin sayısı 3171 oldu. Afrin merkez kuşatılmış vaziyette. Her an merkeze girmekle karşı karşıyayız. PYD/YPG maaşı Amerika'dan alıyor. Bunları kendisine söylediğim zaman beyefendi rahatsız oluyor. Siz bütçeye koydunuz.

Ben ekranda izletince de, diyorlar ki Amerika düşmanlığı çoğalır. Ben hiçbir şey yapmadığım halde Amerika'da Türkiye düşmanlığı aldı başını gidiyor.

KANAL İSTANBUL'DA GECİKTİK

15 sene önce nelerimiz yoktu be. Bunlar var mı? Var. Şu anda uçak filomuz THY'de 300'ün üzerine çıktı. Az önce Binali Bey anlattı. En fazla destinasyona uçan biziz. Yeni uçaklarımız geliyor non-stop uçacak. Modern ülkeye bu yakışır da onun için. Bu non-stop en ileri noktalara uçmada da uçak full gidiyor. Yarı boş falan değil. Geciktik. Kanal İstanbul'la dünyada yeni bir ufku açacağız. Kanal İstanbul çok ses getirecek. Sıradan bir olay değil, ama geciktik. İhalesini hemen yapıp işi bitirmemiz lazım.

SİVİLLERİ ÖLDÜRMEK SİZİN İŞİNİZ

Dün terör örgütünün ikisi asfalta el yapımı bomba yerleştiriyor. İHA'larımız tespit etti, bu alçaklar öldürüldüler. Ne yazık ki arkadan gelen 30 kadar içinde yolcu olan kamyonet patlatıldı ve 3 kişi aynı aileden şehit oldu.

Ondan sonra utanmadan siviller öldürülüyor bilmem ne yapılıyor. O iş sizin işiniz. Dünyada sivilleri asıl öldüren sizsiniz. Cezayir'de 5 milyon insanı öldürdüler, bu batı. Hep bu katliamları bunlar yaptı. Bunların gözü elmas, altın görür. Bunların gözü petrol görür, bunların gözü insanı görmez. Böyle bir durumu var.

Bir tanesinin hanımı şunu söyledi: 4'lü oturuyoruz, helikopterlerle buralara geldiler, buralardan elmaslar, altınları, pırlantaları toplayıp götürdüler. Yaptıkları hiçbir şey yok. Yollar, her yer rezalet. Sadece işlerine yarayanı alıp götürdüler. Biz kesinlikle bu topraklarda işgal için yokuz.

Bu terör örgütlerinden temizleyerek bu toprakları gerçek sahiplerine teslim edeceğiz. Yapacağımız iş bu. Bunu yaparken hem kendi güvenliğimizi sağlamak hem de komşularımızın dertlerine derman olmak oturduğumuz yerden mümkün olmayacaktı bu adımı attık.

"AFRİNLİ KARDEŞLERİMİZİ KENDİ EVLERİNE GÖNDERECEĞİZ"

Onların barış ödülleri onların olsun. İhtiyacımız yok. Bize rabbimizin rızası yeter. Biz ilk olarak Fırat Kalkanı Harekatı ile sahaya girdik. Terör ittifaklarına kendimizin ihtiyaçlarına uygun yeni işbirlikleri ile cevap verdik.

Bugün 49. gününe giren Zeytin Dalı Harekatı'nı yürütüyoruz. Burayı emin bir belde haline yeniden getirmenin mücadelesini veriyoruz, vereceğiz. 3171 şu ana kadar.

Sayıyı altıktan sonra bu artmıştır. 815 kilometre karelik alanın üzerindeki bölgeyi kontrolümüz altına getirdik. Burada da 2 bin kilometre karelik alanı kontrolümüz altına alacak Afrinli kardeşlerimizi kendi evlerine göndereceğiz. Afrin'e 6 kilometre kare falan Cinderes'ten kalmıştır.

Evler tek tek elden geçiriliyor. Bölücü terör örgütü çocukları, kızları, bıyıkları bile terlememiş körpe delikanlıları anne babalarının gözü önünde öldürüyor. Ükemizden birileri de hala çıkıp bizim Afrin'de ne işimiz var diyebiliyor. Üstelik bunlar Türkiye'de siyaset yapıyor.

Biz teröristleri Afrin'de imha etmezsek onların eylem yapacağı tek yer Türkiye'dir. Kimse kendini kandırmasın. Başkalarını kandırmaya da çalışmasın.

BUGÜN AFRİN'DEYİZ, YARIN MÜMBİÇ'TE OLACAĞIZ

Suriye'deki mesele herhangi bir kesimin kendi hakkını, hukukunu koruma çabası değildir. Amaç bölgemizin bağrına kanatılacak bir hançer sağlamaktadır. Bu hançeri tutan el de, ondan fayda sağlayacak olan da bellidir. Kimse bizden böyle bir hançerin saplanmasına rıza göstermemizi beklemesin. Bugün Afrin'deyiz, yarın Mümbiç'te olacağız, ertesi gün Fırat'ın doğusunun Irak sınırına kadar teröristlerden temizlenmesini sağlayacağız."