ensonhaber.com

Terör ve teröristlere karşı gece gündüz demeden hayatını hiçe sayarak görev yapan Emniyet Teşkilatı, her geçen gün daha da güçlendiriliyor.

Bu kapsamda Teşkilat'a hem personel hem de ekipman anlamında yeni bir güç daha kazandırıldı.

Atatürk Havalimanı'nda, Emniyet Teşkilatı'na 6 bin 992 polisin göreve başlaması ve bin 573 yeni aracın hizmete alım törenini düzenlendi.

Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.

"Polislerimize, görevlerinde başarılar diliyorum"

Konuşmasında şehitleri anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni göreve başlayan polislere hayırlı bir kariyer ve başarı diledi.

Cumhurbaşkanı şöyle konuştu:

Şehrimize yeni atanan polislerimize, görevlerinde başarılar diliyorum. Rabbim yâr ve yardımcımız olsun. Tüm şehit polislerimize mekânları cennet olsun duasıyla şuna inanıyorum ki, şehadet bize uzak değil yakındır.

Hele hele siz kahramanlarımız için çok yakındır. Onun için bu yolculuğumuzu bu kararlılıkla devam ettireceğiz. Yeni hizmet araçlarımızın, onları kullanacak ekiplerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Eller semaya kalktı: Dualarla göreve başladılar

Teşkilata kazandırılan araçların da hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından sonra dualar okundu.

Sivil ve güvenlik güçleri olmak üzere tüm davetlilerin ellerini semaya kaldırdığı anlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan, duaya hem eşlik etti hem de katkı sağladı.

"Çok büyük zaferleri de çok büyük acıları da bu topraklarda yaşadık"

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın törende yaptığı konuşmasından öne çıkanlar:

"İstanbul Emniyet Müdürlüğümüzün terörle, suçla, organize suç örgütleri ve göçmen kaçakçılığıyla ilgili başarılarını yakından takip ediyoruz. Avrupa'nın, Asya'nın ve Afrika'nın kavşak noktası olan İstanbul'un güvenliği hayati öneme sahiptir.

Bugünkü atamalar ve araç takviyesiyle İstanbul Emniyetimiz Avrupa ülkelerinin tamamının bırakınız polisini neredeyse ordularından bile daha büyük insan gücüne ulaşmıştır.

Konumu, güzellikleri, ticaret ve turizmiyle ülkemizin kalbi olan İstanbul'u güvence altına almak için ne yapsak azdır.

Bugün şehadetinin 7. yıl dönümünü idrak ettiğimiz Şehit Polis Memuru Fethi Sekin'le birlikte görevi başında şehit edilen tüm kahraman güvenlik güçlerimizi bir kez daha rahmetle yâd ediyorum.

Biz dünyanın en gözde coğrafyasını kendimize vatan yaparak sadece çok büyük imkanlara değil aynı zamanda çok büyük tehditlere de maruz kalan bir milletiz.

İnsanlık tarihi boyunca bu coğrafyayı yönetmek her toplumun hayali ve hedefi olmuştur.

Bin yıldır taşıdığımız bu şerefin üzerimize yüklediği sorumlulukları hakkıyla yerine getirmek için çok büyük fedakârlıklarda bulunduk. Neredeyse her anımız mücadele ile geçti. Çok büyük zaferleri de çok büyük acıları da bu topraklarda yaşadık.

Milletimizi tarihten silme hesaplarını parçalayıp atarak kurmuş olduğumuz Cumhuriyetimiz döneminde de bu imtihan devam etti.

"Vatan topraklarını savunmanın mücadelesini vermeyi sürdürüyoruz"

Tek parti faşizminin yol açtığı sancılardan son 40 yılımıza damgasını vuran PKK terörü ve FETÖ belasına kadar nice olaylara maruz kaldık. Hamdolsun üstesinden gelmeyi başardık. İstanbul başta olmak üzere vatan topraklarının her karışını tehlike, tehdit, saldırı, tuzağa karşı savunmanın mücadelesini vermeyi sürdürüyoruz.

Son 10 yıla baktığımızda bu gerçeğin onlarca, yüzlerce örneğiyle karşılaşmak mümkündür. Milletimizi çeşitli bahanelerle bölmek, hem birbirine hem devletine karşı kışkırtmak için sayısız denemeye şahit olduk.

Gezi olaylarındaki sokak terörü bunun örneklerinden biriydi. Türkiye'nin gördüğü en büyük ihanet çetelerinden biri olan FETÖ'nün 17-25 Aralık'tan 15 Temmuz'a kadar giriştiği darbe girişimleri bunun örneklerinden biriydi.

"Milletimiz bu kirli oyunu da yerle yeksan edecektir"

PKK'nın terörünü bitirmek için gerçekleştirdiğimiz onca reforma rağmen Çukur eylemleri bunun örneklerinden biriydi. Geçmişte sağcı-solcu, Alevi-Sünni, ilerici-gerici, Türk-Kürt kavramı üzerinden yürütülen nifak siyaseti bunun örneklerinden biriydi.

Şimdi ülkemizin sembollerine ve milletimizin mukaddes değerlerine yönelik saldırılar üzerinden yeniden sahnelenmeye görüyoruz. Milletimiz daha önceki oyunları nasıl bozduysa Allah'ın izniyle bu kirli oyunu da yerle yeksan edecektir.

Ülkemizde geri kalmışlığı, altyapı ve hizmet eksikliğini nasıl ortadan k aldırdıysak, çöp, çamur, çukur bu pisliklerden, bu İstanbul'umuzu nasıl temizlediysek Allah'ın izniyle 31 Mart itibariyle yeniden adımları atacak ve İstanbullunun vereceği emaneti inşallah merkezi yönetimle beraber yeniden ayağa kaldıracağız.

Terörü tehdit olmaktan nasıl çıkardıysak, şehir eşkıyalarının başını nasıl ezdiysek, organize suç örgütlerinin nasıl tepelerine binmişsek vatan topraklarının güvenliğini nasıl sınırlarımızın ötesinden başlattıysak, küresel ve bölgesel güçlerin önümüze çıkardığı engelleri nasıl aştıysak önce 2023 hedeflerimizle şimdi Türkiye Yüzyılı vizyonuyla milletimizin ufkunu nasıl genişletip derinleştirdiysek, değerlerimize savaş açanların heveslerini Allah'ın izniyle kursaklarında bırakmakta kararlıyız.

Bu tezgahı inancımıza ve kültürümüze aykırı olmanın yanında milli çıkarlarımıza da darbe vuracak şekilde yabancı düşmanlığı üzerine bina edenlere aradıkları fırsatı vermeyeceğiz.

Güvenliğimizden taviz vermediğimiz gibi değerlerimizin ve çıkarlarımızın yıpratılmasına rıza göstermeyeceğiz. Biz bu oyunu bozarken en büyük desteği İstanbul'dan, İstanbul'da da sizlerden bekliyoruz.

İstanbul'u güvenli, huzurlu, üretken, cazip bir şehir haline getirmeden Türkiye'nin istikbaliyle ilgili programlarımızı arzu ettiğimiz etkinlikte uygulayamayız. Bizim bu şehre olan aşkımız sadece tarihi zenginliğine, fiziki güzelliklerine, manevi derinliğine olan hayranlığımızdan kaynaklanmıyor. Bizim bu şehri başımızın üstünde taşımamızın sebebi millet ve devletimizin için taşıdığı stratejik değerden dolayıdır.

"İstanbul'a aşık olmak her yiğidin kârı değildir"

İstanbul'a aşık olmak her yiğidin kârı değildir. Kendini bu şehrin hadimi değil hakim gibi görenler ne İstanbul'u anlamış ne de hak etmiş olur. Biz İstanbul'a hakim olmadık, İstanbul'a hadim olduk.

İşte bugün burada yaptığımız şu mütevazı törenle şehre kazandırdığımız hizmetler bile bizim İstanbul'un hadimi olduğumuzun işaretidir. İnşallah şehrin depreme dayanıksız tüm binalarının yeniden inşa edilmesi başta olmak üzere İstanbul'a hak ettiği hizmetleri vermeyi sürdüreceğiz.

İstanbul'daki tüm kentsel dönüşüm hizmetlerimizi inşallah bundan sonra da merkezi yönetim ve İstanbul'daki yerel yönetimle birlikte kararlı bir şekilde devam ettireceğiz."