HDP heyeti İmralı'dan döndü

hdp

HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ile Pervin Buldan ve HDP İstanbul Milletvekilimiz Sırrı Süreyya Önder'den oluşan heyet dün İmralı Adası'nda Abdullah Öcalan ile görüştü. HDP heyeti İmralı dönüşü Abdullah Öcalan'ın mesajını kamuoyuna aktardı.

"KOBANE KUŞATMASI SIRADAN BİR KENT KUŞATMASI DEĞİL"

Öcalan'ın kamuoyuna aktarılmasını belirttiği mesajda, "Son derece ciddi gelişmelerin yaşandığı kritik bir dönemdeyiz. Sadece bölge açısından değil, insanlığın geleceği açısından da bıçak sırtı olarak tanımlanabilecek günlerden geçmekteyiz. Burada dar anlamda yürütülen görüşmelerden, müzakere yanı ağır basan bir kararlılık ortaya çıkmış ve bu düzeyde mutabakata varılmıştır. Gelinen noktada yol haritasının eylem planı da ortaya çıkmış bulunmaktadır. Kobane kuşatması sıradan bir kent kuşatması olmanın çok ötesinde, sadece Kürt halkının demokratik kazanımlarını hedeflemekle kalmayıp Türkiye'yi de yeni bir darbe sürecine sokacaktır" ifadelerine yer verdi.

ABDULLAH ÖCALAN'IN MESAJI

"Son derece ciddi gelişmelerin yaşandığı kritik bir dönemdeyiz. Sadece bölge açısından değil, insanlığın geleceği açısından da bıçak sırtı olarak tanımlanabilecek günlerden geçmekteyiz. Burada dar anlamda yürütülen görüşmelerden, müzakere yanı ağır basan bir kararlılık ortaya çıkmış ve bu düzeyde mutabakata varılmıştır. Gelinen noktada yol haritasının eylem planı da ortaya çıkmış bulunmaktadır.

RESMİ MÜZAKERELER ZAMAN KAYBETMEKSİZİN BAŞLAMALI

Artık birincil öneme haiz olan şey bu yol haritası ve eylem planının anlamlı bir ilkeler bütünlüğü ile çerçevelenmesidir. Çünkü en ideal eylem planı bile ilkesel bir bütünlükle ele alınmazsa kuru bir metin olmaktan öteye geçemez. Bu ilkelerin belirleneceği zemin ise, başta kurullar ve komisyonlar olmak üzere müzakere organlarının oluşmasıyla mümkündür. Bu çerçevede, bakanlar kurulu kararı haline gelen müzakere iradesinin pratikleşmesinin önünde hiçbir engel kalmamıştır. Resmileşen bu metin doğrultusunda ve metnin içeriğine uygun olarak resmi müzakerelerin zaman kaybetmeksizin başlaması oldukça önemlidir. Ciddiyetle ve büyük fedakarlıklarla bu noktaya getirmeyi başardığımız sürecin geleceği ve selameti atılacak adımların hızı ve ciddiyetiyle doğrudan bağlantılı hale gelmiştir.

TÜRKİYE'Yİ YENİ BİR DARBE SÜRECİNE SOKACAKTIR

Nitekim, Ortadoğu'nun JİTEM'i olarak da ifade edebileceğimiz IŞİD gibi vahşi bir örgütün neler yapabileceğine bütün dünya tanıklık ediyor. Kobane kuşatması sıradan bir kent kuşatması olmanın çok ötesinde, sadece Kürt halkının demokratik kazanımlarını hedeflemekle kalmayıp Türkiye'yi de yeni bir darbe sürecine sokacaktır. Bu katliam girişimi amacına ulaşırsa hem süreci sonlandıracak, hem de yeni ve uzun sürecek bir darbenin temellerini atacaktır.

KOBANE'YE GEREKEN CİDDİYET VE SORUMLULUKLA SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUM

Kobane ve Rojava meselesini doğru anlamak isteyen herkes bu gerçekliği iyi kavramalıdır. Türkiye'de sürecin ve demokrasi yolculuğunun çökmesini istemeyen herkesi Kobane'ye gereken ciddiyet ve sorumlulukla sahip çıkmaya çağırıyorum. Devlet içinde de halen çözüm odaklı davrananlarla imha sığlığından medet umanlar arasında bir gel git yaşandığı gözlenmektedir.

İNSANLIK MÜCADELEMİZİ SAHİPLENMEYE ÇAĞIRIYORUM

Çözümden yana olanların sürece ve sorunlara zamanında ve aktif müdahaleler geliştirmesi hayati önemdedir. Bu itibarla Kobane gerçekliği ile sürecin ayrılmaz bir bütün olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlatarak, herkesi büyük bedellere mal olan bu demokratik yolculuğumuz ve insanlık mücadelemizi sahiplenmeye çağırıyorum. Kobane başta olmak üzere Şengal, Cezaa, Rabia ve Mahmur'da vahşi IŞİD saldırılarına karşı büyük bir direniş gösteren tüm halkımızı, yine ülkenin dört bir tarafında bu direnişle dayanışma ve destek tutumunu ortaya koyan tüm çevreleri selamlıyorum."