Tırnova Cadı Olayı nedir
ensonhaber.com

Gün batımından sonra yaşanan olaylar, Tırnova kasabasındaki insanları korkutmaya başlamıştı. Zaman zaman mutfaklardaki un çuvalları boşaltılıyor bazen de toprak karıştırılıyordu. Evlerde çanak çömlek ve benzeri ne varsa didik didik ediliyordu. Yoldan geçen birinin kafasına taş atıldığı bile iddia ediliyordu. Bazı insanlar saldırıya uğradıklarını ve üzerlerine ağırlık çökmüş gibi hissettiklerini belirtiyordu. Herkes, ‘Tırnova'da neler oluyor?’ sorusunun yanıtını arıyordu ama cevap bulabilmiş değillerdi.

Kimse bu soruya yanıt bulamayınca, halk Tırnova'nın cadı istilasına uğradığını düşünmeye başladı. Tüm bunları cadıların yaptığına inanan kasaba halkı, İslimiye kasabasında yaşayan ve "Cadıcı" diye anılan Nikola Efendi’ye haber gönderdi. Haberi duyar duymaz Tırnova'ya gelen Nikola Efendi, yaşananları halktan dinlemeye başladı. Kasabayı gezip incelemelerde bulunan Cadıcı Nikola, tüm bu olanların cadılar tarafından yapıldığına kanaat getirdi. Nikola Efendi, kasabayı cadılar temizleyeceğini ancak 800 kuruş istediğini belirtti. Bölge halkı bu parayı ödemeyi kabul etti.

Tırnova Cadı Olayı nedir

Cadıların yattığı mezarları belirlemek için Nikola Efendi, Tırnova kadısı Ahmet Şükrü Efendi ve bölge halkı mezarlığa doğru yola çıktılar. Yanında resimli bir tahta getiren Nikola Efendi, bu tahtayı parmağına takarak çevirmeye başladı. Tahtanın yönü hangi tarafta durursa, doğru mezarı buldukları anlamına gelecekti. Çevrilen tahtayla 2 mezar tespit edilmişti. Bu mezarlar Yeniçeri ocağından Tetikoğlu Ali Alemdar ve Abdi Alemdar'a aitti.

Bu iki yeniçeri, hayattayken de soygun, gasp, yaralama, cinayet ve daha bir sürü suçlardan bölge halkına terör estirmiş kişilerdi. Mezarlar açıldı ve yeniçerilerin cesetleri bozulmamıştı. Bunu gören halk korku ve endişeye kapılmıştı. Cesetlerin gözleri açık ve daha büyük oldukları görülmüştü. Korkarak bedenleri mezarlardan çıkarıldı.

Tırnova Cadı Olayı nedir

Nikola Efendi kasabaya musallat olan ruhların defedilmesi için cesetlerin karınlarına kazık çakmanın ve kalplerinin kaynar suda haşlanmasının gerektiğini belirtti. Bölge halkı istemeyerek de olsa söylenenleri yaptı. Ancak Tırnova'da yaşananlar sona ermediği için Nikola cesetlerin yakılmasını söyledi.

Etraftan çalı ve çırpı toplandı ve cesetler yakılarak külleri mezarlara gömüldü. Tırnova halkı cadıları yok etti ve o geceden sonra herhangi bir olay yaşanmadı. Tırnova kadısı Ahmet Şükrü Efendi, İstanbul'a resmi yazı gönderdi. Yaşanan olaylar olduğu gibi aktarılmıştı. Bu yazı, devletin yayın organı olan Takvim-i Vekayi gazetesinin 5 Eylül 1833 tarihli sayısında yayımlandı.

Tırnova Cadı Olayı nedir

İddialara göre bu olay, II. Mahmud'un 1826 yılında yeniçeri ocaklarını kaldırmasından sonra gerçekleşmişti. Bu nedenle asıl amacın, halkın yeniçerilerden nefret etmesini sağlayarak yeniçerilere ait kültürün yok edilmesi olduğu düşünülmekteydi.

Keza yaşanan bu korkunç olaylardan sonra halk, yeniçerilerden iyice nefret etmeye başlamış ve yeniçeri mezarları ve mezar taşları yerlerinden sökülerek yok edilmeye başlanmıştı.