Meltem Cumbul'dan samimi açıklamalar

Meltem Cumbul'dan samimi açıklamalar

Başarılı oyuncu Meltem Cumbul, Fransız kadın edebiyatçı George Sand'ın kitaplarından, söyleşilerinden ve biyografilerinden kesitlerle hazırlanan soruları Seyahatname Dergisi için yanıtladı.

"BÜYÜDÜĞÜMDE ÇOK GÜZEL OLACAĞIMI SÖYLERLERDİ"

Cumbul, güzelliğin onun için ne ifade ettiğini şöyle anlatıyor: "Çocukluğum boyunca büyüdüğümde güzel bir kadın olacağımı söylerlerdi. Ne yazık ki, söylenenleri haklı çıkaramadım. Çünkü güzelliğin filizlendiği çağlarda, kendime özen göstermem gerekirken gecelerimi okuyarak ve yazarak geçirdim. Güzelliğe herkesten çok önem veren annemden sık sık naif sitemler işitirdim. Oysa ben ruhumu, sadece güzel bir kadın olacağım diye, anlayamadığım kaygılarla sınırlayamazdım..."

"Peki, sizin için güzellik nedir?" diye sorduğunda ise şu cevabı veriyor; "Parlak bir dış güzellikten çok şey beklenirken, itici bir dış görünüşten fazla sakınılmıyor. Aslında en iyisi, büyüleyici olmayan ama kimseyi de korkutmayan hoş bir yüz."

"KENDİME HAS İLKELERİM VAR"

En büyük tutkusunu anlatan oyuncu şöyle diyor:
"Kendime has ilkelere sahiptim. Her şeyde, her zaman onlara sahip çıktım ben: Bütün eserlerimde, o romantik devrimde de, aşkta, kuşkuda, heyecanlı ya da sevinçsiz günlerimde bile. Ben iyinin tutkunuyum! Masumiyetin tutkunuyum. Önceden düşünülmüş bir romantizmin tutkunu değil..."

"YAPAYALNIZDIM"

Cumbul, "Bir zamanlar, sık sık anlamsız akşamlar geçirmek için dışarı çıkardım, bu akşamlarda da anlamsız insanların evlerine giderdim. Böyle gecelerin sonunda eve dönmek için uzun bir yol yürümem gerekiyordu ve her hafta, gece yarısıyla saat iki arası, dönüş yolunda kendimi yapayalnız buluyordum. Benim için yalnızlığa ve düşlere dalma saatleriydi bunlar. Gecenin içinde yürürken kendi durumumu düşünür, yazgımı gözden geçirir, karakterim üzerine sorular sorar ve onu, beni çevreleyen insanlarınkiyle karşılaştırırdım."

"YÜREĞİMDEKİ COŞKUYA UYARAK HAREKET EDİYORUM"

Cumbul, "Yaşamın gerçeklerinin bana sunduklarıyla yetinebilmek için fazla coşkulu bir insanım. Boş inançların çekiciliğine kendimi bırakmak içinse fazla aydınlanmış olduğumdan acılar içinde çırpınıyordum" diyor ve ekliyor: "Yüreğimdeki coşkuya uyarak hareket ediyordum. Ne var ki, kendimi aklın soğuk yargılarıyla karşı karşıya bulduğum zaman düşüncelerim acı veriyordu."

"ÇOCUK KADAR SAFTIM"

"Sa­na­tın, in­ce­li­ğin, an­lamlı­lı­ğın dün­ya­sı­na ina­nı­yordum ben. Bir ço­cuk ka­dar saf­tım. En kü­çük bil­ge­ce söz be­ni göz­yaş­la­rı­na boğ­ma­ya ye­ti­yor­du.
Çi­zik­ti­ril­miş kü­çük bir re­sim­de bi­le gü­zel bir dün­ya düş­le­ye­bi­li­yor­dum. Yük­sek ses­le şi­ir­ler oku­yor ama acı­la­rın şi­ir­sel du­yum­la­rıy­la, faz­la ger­çek olan bu dün­ya­ya sap­la­nıp ka­lı­yor­dum."

Meltem Cumbul'dan samimi açıklamalar