Pelin Batu: Bu bir savaş yazısı olacak

g

Pelin Batu, Hasta La Vista başlıklı yazısında, Ortadoğu'daki gelişmeler ışığında Birinci Cihan Harbi'ni, Sevr'i, Sykes Picot'yu yazmayı düşünürken, Milliyet'ten 'kovulduğunu' öğrendikten sonra bir veda yazısı yazmak durumunda kaldığını belirtti ve son yazısını kaleme aldı. Pelin Batu'nun son yazısından satır başları;

"Birinci Dünya Savaşı'nın yüzüncü yıldönümünde Viyana Senfoni Orkestrası Saray Bosna'da konser veriyor, New York Times'dan Guardian'a dünyanın önde giden bütün gazeteleri birinci sayfalarından savaşın dününü ve bugünü tartışıyor, ne de olsa Ortadoğu kaynıyor, Gertrude Bell hanımefendinin çizdiği haritalar feshediliyor, kelleler uçuşup hilafet ilan ediliyor. Cihan harbinin hesabı belli ki kapanmadı ve biz bu kara batağın tam merkezindeyiz. Ama bakıyorum, ülkemiz karabatağı oynuyor; Çanakkale, Sevres, Sykes Picot, kimin umurunda? Ne de olsa asrın lideri cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı, el Fatiha."

''BU BİR SAVAŞ YAZISI OLACAK''

''Tam da bunları yazmak için köyden şehre inerken bir telefon geliyor ve Milliyet işime son veriyor. Dolayısıyla, bu okuduğunuz gazetedeki son yazım. Veda yazısında Birinci Dünya Savaşı'nın izdüşümlerini yazamayacağım belki ama bu bir savaş yazısı olacak.

''BEN KORKUSUZCA YAZMAYA ÇABALADIM''

İki yıldır da gökkuşağının bütün renklerini yansıtmaya çalıştım. Herkesin çirkef bir şekilde ötekileştirilip stok gibi satıldığı bu demokrasi cennetinde korkusuzca yazmaya çabaladım. Hükümeti yeri geldiğinde övdüm ama çoğunlukla tenkit ettim; muhalefet etmek için muhalefet ettiğimden, takım tuttuğumdan, a partisini b partisine tercih ettiğimden değil. Tarafsızlığa verdiğim ehemmiyetten, dindar olmasam da kul hakkına ve etiğe olan inancımdan, farklı renklerin güzelliğine meftun olduğumdan yazdım. Ayrıca şunu da safça düşündüm: Bir güç odağının en çok ihtiyacı olan şey yalaka ve şakşakçı değil her kesimi dürüstçe eleştirip bir denge unsuru oluşturacak insanlardır.

''MÜTHİŞ BİR ÖZGÜVENSİZLİK VE ACZİYET''

İşimden de olsam, ölüm tehditleri de alsam, bu kadın düşmanı ülkede ucuz bel altı hakaretlerine de maruz kalsam fark etmez, korkmuyorum. Aksine, bu tahammülsüzlükte müthiş bir özgüvensizlik, bu mütecavizlikte müthiş bir acziyet görüyorum.

''MEDYA GAZİLİĞİNE SOYUNACAK DEĞİLİM''

Medya gaziliğine de soyunacak değilim; ne ilkim, ne sonum, ne de kahraman. Sadece şahidim; öldürülen çocuklara, kine, nefrete, mezhepçiliğe, hırsızlığa. Ülkem faili meçhul, ben mi susacağım?

''BAĞIRDIKÇA BAĞIRSINLAR HİÇ FARK ETMEZ''

Pembeye boyasınlar karalarını, akıtsınlar gülünç komplolarını, tıkasınlar bütün mecraları, yıldırsınlar onlardan olmayanı. Bağırdıkça bağırsınlar, hiç fark etmez. Rahat uykunun getirdiği güçle, bilginin verdiği güvenle, tarihin getirdiği dirençle şu ya da bu şekilde yazmaya, çizmeye, hayatta güzel şeylerin de olabildiğini göstererek devam edeceğiz. Yaşamaya, evet, yaşamaya, onların hiç yaşayamadıkları gibi.

''DEMEK Kİ KALANLAR ÇOK DAHA DEĞERLİ''

Evet, çok değerli şeyleri kaybettik. Çaldırdık. Betona gömdük. Unutturarak bir daha, bir daha öldürdük. Birbirimize düşürüldük. Demek ki kalanlar artık çok daha değerli. Sarılacağız o zaman rahatı kaçan ağaca, ihtiyar çınara, kuşa.''

Pelin Batu'nun Milliyet'teki son yazısı TIKLA

Pelin Batu kimdir?

Pelin Batu Haberleri

Batu: Hükümet'i öpüp başımıza koymamız lazım - izle