Özel İçerik

Türkiye'nin tarihi uzay yolculuğu nihayet gerçekleşti.

Astronot Alper Gezeravcı, ülkemizin ilk insanlı uzay misyonu kapsamında, beraberindeki üç astronot ile birlikte Uluslararası Uzay İstasyonu'na (UUİ) doğru yola çıktı.

Uzay tutkunları, ekranları başında bu tarihi anlara tanıklık etti.

35-40 saatlik yolculuk

Crew Dragon kapsülü, yaklaşık 35-40 saatlik yolculuğun ardından istasyona kenetlenecek. Astronotlar, kapsülden istasyona geçerek burada bulunan diğer astronotlar tarafından karşılanacak.

Gezeravcı'nın 14 günlük uzay yaşamı

Peki 14 gün boyunca UUİ'de yaşayacak olan Gezeravcı'yı, istasyona vardığında neler bekliyor?

Yerden yaklaşık 400 kilometre yükseklikteki yörüngede faaliyet gösteren uzay istasyonu, Dünya etrafında bir tam dönüşünü 90 dakikada tamamlıyor.

Dolayısıyla istasyondaki ve Dünya'daki gece ve gündüz algısı arasında bariz farklılıklar var.

Benzersiz ve zorlu deneyim

Uzay istasyonunda yaşamak, benzersiz bir deneyim olmasının yanı sıra zorluklarıyla göze çarpıyor.

En dikkate değer özelliklerden biri mikro yer çekimi ortamı. Astronotlar burada ağırlıksızlığı deneyimliyor. Böylece havada süzülme anlarına tanıklık ediyoruz.

Astronotlar dikkatli bir şekilde planlanmış günlük rutini takip ediyor. İş, egzersiz, yemek ve planlanmış boş zaman buna dahil. İstasyon, Koordineli Evrensel Zaman'a (UTC) göre çalışıyor.

Farklı disiplinlerde deneyler yapmak mümkün

Yine çeşitli bilimsel deneyler ve araştırma projeleri UUİ'de gerçekleştiriliyor. İstasyon; fizik, biyoloji, astronomi ve diğer birçok alandaki deneylerin yapılabileceği eşsiz bir mikro yer çekimi laboratuvarı olarak hizmet veriyor.

Astronot Alper Gezeravcı, uzayda 13 farklı bilimsel deneye imza atacak.

Astronotların ağırlıksızlıkla mücadeleleri

Uzun süreli ağırlıksızlığın insan vücudu üzerindeki etkilerini ortadan kaldırmak için de çaba gösteren astronotlar, koşu bandı ve sabit bisiklet gibi özel ekipmanlar kullanarak düzenli olarak egzersizler yapıyor.

Dünya ile iletişim ve uyku rutini

Astronotlar e-posta ve video görüşmeleri yoluyla aileleriyle iletişim kurabiliyor. İstasyon ile Dünya arasındaki mesafeden dolayı ise iletişimde gecikmeler yaşanıyor.

Her astronotun, istasyonun duvarına sabitlenmiş uyku tulumunun bulunduğu küçük bir uyku odası var. Uyku sırasında etrafta süzülmeyi önlemek için kendilerini uyku tulumunun içinde emniyete alıyorlar.

Yiyecekler özenle hazırlanıyor

Bir diğer önemli nokta ise beslenme... Yiyecekler, mikro yer çekimi koşullarına uygun olacak şekilde özenle seçilip hazırlanıyor. Yemekler genellikle kurutuluyor ve etrafta uçuşmayı önleyecek şekilde paketleniyor.

Uzay yürüyüşleri, nefes kesici manzaralar

Astronotlar istasyonun dışında bakım veya onarım yapmak için, istasyona bağlı bir şekilde uzay yürüyüşleri yapabiliyor. Ancak Gezeravcı için böyle bir görev tanımlanmadığı biliniyor.

Uzay istasyonu, tüm bunların yanında nefes kesen Dünya manzaraları sunuyor. Astronotlar, gün doğumuna ve gün batımına pencerelerden tanıklık edebiliyor.

Uzayda su içme deneyimi

Söz konusu istasyonda su içmek, mikro yer çekimi ortamı nedeniyle Dünya'dakinden biraz farklı bir süreç içeriyor.

Dünya'dan gönderilen malzemeleri ve istasyonun Çevresel Kontrol ve Yaşam Destek Sistemi'nden (ECLSS) elde edilenler, astronotlar için su kaynaklarını oluşturuyor.

Suyun güvenlik standartlarını karşılamasını sağlamak için gelişmiş filtreleme ve arıtma teknolojileri kullanılıyor.

Su, pipet ve tek yönlü valf ile donatılmış özel, sızdırmaz kaplarda depolanıyor. Astronotlar, suyu istasyon içinde dağılmadan bu kaplardan su yudumlayabiliyor.