Bartın’da selzede, eşi ile helalleştiği anları gözyaşları içinde anlattı

Sel sularının yükselmesi ile çatıya çıkarak canını kurtaran Mustafa Kemal Ünal, eşi ile helalleştiği anları gözyaşları içinde anlattı.

Bartın’da yaşanan sel felaketi binaları yerle bir etti, araçları yollarda sürükledi.

Caddeleri ve sokakları basan sular, engel dinlemedi.

Selden en fazla etkilenen Kumluca beldesine bağlı Zafer köyünde yaşayan Mustafa Kemal Ünal, selin evine kadar gelmesinin ardından aracını çıkarıp garajını temizledi.

Daha sonra mahalle yeniden sular altında kalınca Ünal ve eşi, kabusu yaşadı.

“ALLAH’A YALVARDIK, BAŞKA ÇARE YOK”

Sel suları birinci kattaki penceresine kadar çıkınca Ünal, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

“Evin çatısına çıktık, kurtuluşumuz yok. Kimsenin yardım edecek durumu yoktu, bir Allah'ımız var. Allah'a yalvardık, başka çare yok. Su gittikçe çoğalıyor, camdan içeriye girecek diye çatıya çıktık. Demek ki yiyecek ekmeğimiz varmış, Rabbimize bin şükürler olsun kurtulduk ama her şeyimiz bitti."

Tüm yiyeceklerinin depo olarak kullandıkları evinin altında bulunduğunu, sel nedeniyle hepsinin gittiğini, bahçelerinin zarar gördüğünü belirten Ünal, sağlığı yerinde olduğu için Allah'a şükrettiklerini söyledi.

Bartın’da selzede, eşi ile helalleştiği anları gözyaşları içinde anlattı VİDEO

“EV YIKILSA KURTULUŞUMUZ YOKTU”

Ünal, gece saatlerinde başlayan sağanağın artmasıyla suyun yükselmeye başladığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Burada kapımın önünde iki araba sele kapılarak gitti, gözümüzün önünde kamyonlar gitti, yapacak bir şey yok. Evimin camına kadar su yükseldi, elimi uzatsam arabaya ulaşabilirdim ama benim de çarem yok, her şeyim gitti. Herkes kendi canının derdindeydi. Ev yıkılsa kurtuluşumuz yoktu."

GÜN BOYU EVDEN ÇIKAMADILAR

Ünal, dere üzerindeki köprülerin yıkılmasının ardından suyun azalmaya başladığını ifade etti.

Ayrıca, evin girişindeki merdivenin önünde selin getirdiği 3 metre yüksekliğindeki yığıntı yüzünden eşiyle gün boyu evden çıkamadıklarını anlattı.

“EŞİMLE HELALLEŞTİK”

Ünal, eşiyle yaşadığı çaresizliği, gözyaşları içinde şöyle anlattı:

“Eşimle helalleştik. Bu zamana kadar yedik içtik, paylaşımımız oldu. Hayat arkadaşımdı, elbette helalleşeceğim. O bana hakkını helal etti, ben de ona ettim. Ne yapalım, Allah'ın takdiri böyleymiş. Hayat arkadaşım, acıyı kederi eşimle paylaşıyoruz, 50 yıldır hayatımızı paylaşıyoruz. Arabamın ruhsatlarını, az bir param vardı, onları yanıma aldım. Ama Rabbimize bin şükür olsun, buna şükür.

“DEVLETİMİZ VAR OLDUĞU SÜRECE HER ZAMAN AYAKTA DURMAYA HAZIRIZ”

Devletimiz var olduğu sürece her zaman ayakta durmaya hazırız. Allah kimseye böyle acı vermesin. Cenabı Allah’tan sağlık diliyorum. Rabbimiz sağlık verdiği sürece her şeyimiz düzelir.

“ALLAH DEVLETİMİZDEN RAZI OLSUN”

Allah devletimizden razı olsun, nankörlük yapmamak lazım. Çalışılıyor, bir şeyler yapılıyor. Temennimiz, inşallah böyle bir afeti bir daha yaşamayız. Yaşayanlar için bu durum çok zor."

Ünal, büyük acı yaşadığını ve çaresizlikten ağladığını belirterek, sürekli Allah'a dua ettiklerini aktardı.