İlber Ortaylı, eşsiz kalemiyle Doğu'nun ve Batı'nın efendisi Fatih Sultan Mehmed'i anlatıyor

Tarihçi ve yazar İlber Ortaylı'nın yeni yayınlanan ve oldukça da ses getiren çalışması olan Doğu'nun Ve Batı'nın Efendisi Fatih Sultan Mehmed kitabını okudum. Bu bilgilendirici kitabı siz okurlarımız için inceledim.

Türkiye'de tarih denilince akla ilk gelen isimlerden olan Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın uzun zamandır üzerine çalıştığı kitabı olan Doğu'nun ve Batı'nın Efendisi- Fatih Sultan Mehmed kitabını roman tadında okudum...

Kitabı henüz okumayan okurlar için kısa bir inceleme...

Eğer iyi bir kitapseverseniz ve edebiyat dışı okumalar yapmak isterseniz elimdeki çalışmayı ihmal etmeyin diyorum. Kronik Kitap etiketiyle geçtiğimiz haftalarda yayınlanan kitabı çok sevdim; ve kitaptan çok şey öğendim. 

Osmanlı Devleti'nin 7'inci padişahı olan Fatih Sultan Mehmed hakkında neyi öğrenmek istiyorsanız hepsi bu kitapta...

Kitapta, 21 yaşında tahta çıkan, derin entelektüel bilgi birikimiyle kısa sürede sivrilen; çağ açıp, çağ kapatan padişahın portresini okuyacaksınız.

Fatih Sultan Mehmed bilindiği gibi II. Murad'ın oğlu, Cem Sultan ve II. Bayezid'in de babasıdır. Henüz küçük yaşlardayken babasının Kosova Savaşı'ndan sonra tahta geçmesini istediği Fatih, babasının bu isteğini geri çevirmek zorunda kalmıştı. 

Hatta şu hikaye tarihçiler tarafından çok dile getiriliyor...

Fatih, babasının yoğun isteğine karşılık kısa süre de olsa tahta çıkıyor. Tam bu sırada savaş kapıdadır ve Fatih savaşı yönetmek istememektedir. Zira hem bilgisi hem de kabiliyeti buna yetmemektedir. Bunun üzerine Edirne'de bulunan Fatih Sultan Mehmed, İstanbul'da inzivaya çekilen babası olan II. Murad'ı gelip devletin başına geçmesini ister. Babası da oğlunun bu talebini reddedince tarih sayfalarında Fatih tarafından şu not düşürülür;

"BABAM, DİN VE DEVLET TEHLİKEDEDİR"

"Devletlu babam! Din ve devlet tehlikededir. Eğer padişah iseniz, buyurun ordunuzun başına geçin!. Yok eğer padişah ben isem, sizi, orduma başkumandan olarak nasb ve tayin eyliyorum."

Yani kısacası babasına emrediyor ve babası da gelip tahta geçerek savaşı kazanıyor. II. Murad öldükten sonra tahta artık Fatih çıkacak ve Osmanlı Devleti'ni yönetmeye başlayacaktır. Fatih Sultan Mehmed'in tek hedefi var: 

İstanbul'u fethetmek...

Sayfa: 425

"O ORDU NE GÜZEL ORDUDUR..."

Rüyalarında bile İstanbul'u fethettiğini görür. Hatta Hz. Muhammed'in bile bununla ilgili bir sözünü tarihi kaynaklar yazmaktadır. "Konstantiniyye mutlaka fethedilecektir.Onu fetheden komutan ne güzel komutan, ordu ne güzel ordudur."

Ünlü tarihçi İlber Ortaylı, Fatih Sultan Mehmed'i bütün yönleriyle masaya yatırıyor. Şunu da belirtmekte fayda var; Ortaylı'nın belki de en çok sevdiği ve methettiği padişahtır Fatih Sultan Mehmed. Öyle ki, Fransızca, İngilizce, İtalyanca, ve Yunancayı şakır şakır konuşmakta, "Avni" mahlasıyla şiirler yazmaktadır. Ünlü Yunan yazar Homeros'un İlyadası'nı orijinal dilinde okuyabilecek kadar mahirdi. 

İlber Ortaylı, Fatih Sultan Mehmed gibi bir devlet adamının günümüzde olmadığını söylemekte de çok haklıymış. Kitabı okuyup bitirdiğimde tarihi bir kez daha sevdim ve bir kez daha derin erin düşünmeye başladım. İlber Ortaylı'nın tadına doyulmaz üslubuyla bütünleşen kitabı her tarih severin okumasında fayda görüyorum.  

FATİH SULTAN MEHMED ZEHİRLENDİ Mİ SORUSU

Kitapta dikkatimi çeken bir başka detayı daha sizlerle paylaşmak istiyorum. Fatih Sultan Mehmed İtalya seferine çıkmaya hazırlanırken Gebze'de aniden ölüyor. Bunun üzerine askerlerden padişahın ölümü saklanıyor ki, askerlerin morali bozulmasın. Daha sonra Kapıkulu bir askerin haberi duymasıyla padişahın öldüğü kısa sürede yayılıyor.

Ortaylı, dayandığı kaynakları baz alarak Fatih'in yapılan incelemeler sonucunda zehirlenerek öldüğünü belirtiyor. Hatta sağlıklı bir inceleme için İtalya'dan uzmanlar bile getiriliyor. Padişahın ölümünün arkasında ise ne yazık ki şehzade Bayezid'in taraftarları olduğu daha sonra anlaşılıyor. 

FATİH'TEN SONRA BAŞLAYAN TAHT KAVGALARI

Fatih öldükten sonra iki oğlu arasında taht kavgası başlıyor. Cem Sultan ve Şehzade Bayezid arasında başlayan çatışmalarda galip gelen Bayezid, Rodos Şövalyeleri'ne sığınan daha sonra İtalya ve en son da Fransa'ya sığınan kardeşini yapılan anlaşmalar sonucunda zehirlettiriyor. Taht için kavga ettiği ve ölümüne sebep olduğu halde kardeşinin mezarını Bursa'ya getiren Sultan Bayezid, kardeşinin doğup büyüdüğü topraklara getirmenin vefasını da gösteriyor. 

Fatih Sultan Mehmed öldükten sonra Osmanlı'da taht kavgaları da böylece başlamış oluyor. Ortaylı, okurlarına müthiş bir tarih dersi veriyor. Yazdığı kitaplarla, verdiği söyleşilerle, söyledikleriyle, söylemedikleriyle her zaman büyük otorite sahibi olan İlber Ortaylı'nın sadece bu kitabını değil; yazdığı her yapıtı okumakta elzem görüyorum. 

Siz çok yaşayın hocam...