MHP lideri Bahçeli grup toplantısında
ensonhaber.com

2

MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceklerini açıklamasının ardından gelen tepkilere bugün gerçekleştirdiği grup toplantısında yanıt verdi.

2019'DAN SONRA DA DESTEĞE DEVAM EDECEĞİZ

"Seçimle de sınırlı kalmayacağız, 2019'dan sonraki 5 yılda da yeni sistemin kalıcı hale gelmesi için desteğe devam edeceğiz." diyen MHP lideri, "CHP'yi yanına aldığı İP, HDP, EMEP, FETÖ ve PKK ile diğer yedekleri de hiç kafaya takmayız. İrademizi saptıranlar uçurumların en derinine çıldıra çıldıra düşmüşlerdir." ifadelerini kullandı. Bahçeli şöyle konuştu:

Devlet Bahçeli: Biz verdiğimiz sözü tutarız VİDEO

"MHP İRADELİDİR"

"Destek ve katkımız 2019'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinde de mutlaka devam edecektir. Seçimle de sınırlı kalmayacak 2019'dan sonraki 5 yıl boyunca da yeni sistemin kalıcı hale gelmesi için süreç birliğinin, ahlaki ittifakın gereğini gönül huzuru ile yapacağız. MHP üzerine düşen görevi yapma konusunda iradelidir. Bu şartlar altında dün de belirttiğim üzere partimiz 2019'da Cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacaktır.

UÇURUMLARIN EN DERİNİNE ÇILDIRA ÇILDIRA DÜŞTÜLER

CHP'yi yanına aldığı İP, HDP, EMEP, FETÖ ve PKK ile diğer yedekleri de hiç kafaya takmayız. Bir millet ne diyor ona bakarız. MHP'nin kapısına tasfiye sürecinde ibaresi asıldığını onursuzca söyleyenler, patron çıldırdı, kapatıyoruz sözleri ile irademizi saptıranlar uçurumların en derinine çıldıra çıldıra düşmüşlerdir."

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin grup toplantısında yaptığı konuşmasından satır başları şu şekilde:

TÜM DÜNYA DERİN İSTİKRARSIZLIK SARMALINA HAPSOLMUŞTUR

"2017 yılı kolay geçmemiştir. Bölge ve dünyayı doğrudan etkileyen pek çok gelişme yaşanmıştır. Ülkeler arası hizip ve husumetler kamçılanmıştır. Tüm dünya kendi içinde, kendine özgü derin bir istikrarsızlık sarmalına hapsolmuştur. Biz bu durumdan elbette memnuniyet duymuyoruz. Gelecek adına karamsarız.

İlker dürtülerin öne çıkmasın demokrasiye zarar vermektedir. Güçlünün haklı, haklının güçsüz olduğu bir insanlık tablosu karşımızdadır. Bu ağır tablonun kabarık faturası ise masumların önüne konulmaktadır.

VAR OLAN DÜNYA GERÇEĞİ BİR NEVİ ORTAÇAĞ KARANLIĞIDIR

Küresel emperyalizmin siyasi ve ekonomik operasyonları silah gibi kullanılmaktadır. Nükleer silahlanmadaki korku verici tırmanış insani endişeyi haklı olarak tırmandırmaktadır. Her düzeyde akıl tutulması, kafa karışıklı belirginleşmiştir. Var olan dünya gerçeği bir nevi ortaçağ karanlığıdır. Çıkış yolu bulunamazsa dünyanın hiçbir ülke ve coğrafyası güvenli olamayacaktır. 20. yüzyılın fahiş yanlışlarını tekrar etmek olsa olsa akılsızlık, körlük ve su katılmamış cahillik olacaktır.

TERÖR ÖRGÜTLERİ KOMŞU COĞRAFYALARDA AT KOŞTURMUŞTUR

2017'de taşlar yerinden oynatılmıştır. Terör örgütleri ülkemizle birlikte komşu coğrafyalarda at koşturmuşlardır. Güney sınırlarımız boyunca uzanacak bir terör koridoru açılmak istenmiştir. Terör devletinin inşası için yoğun gayret sergilenmiştir.

PYD-YPG bu maksatla silanlandırılmıştır. Şiddet övülmüş özendirilmiştir. Terörizm desteklenmiş, korumaya alınmıştır. IŞİD'i kimlerin kurduğu, kimlerin sevk ve idare ettiği bellidir. Bir terör örgütünün bir başka terör örgütü ile denetlenmesi hesaplanmış, sahada icra edilmiştir. Haçlı hevesleri ülkemizin çevresinde dolaşmış tarihi miraslara kastetmiştir. Suriye'de oynanan oyunlar kıyıya vurmuş, karanlık senaryolar netleşmiştir. Terör örgütlerini kışkırtanlar İslam'a hasımdır.

ABD'NİN KUDÜS DAYATMASI YENİ BİR HAÇLI SEFERİDİR

ABD'nin Kudüs komplosu Türk ve İslam dünyasına meydana okumakla eş anlamlı bir provokasyondur. 6 Aralık 2017 tarihli açıklamamda Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma arayışının zaman ayarlı bomba olduğunu söylemiştim. Sakat karar kuşku yok ki skandal ötesi hezeyandır. Kudüs'ün tarihi statüsüne göz dikilmiştir. İİT'nin olağanüstü İstanbul zirvesinde, BM Genel Kurulu'nda 128 ülke iradesi ile reddedilen ABD'nin Kudüs dayatması yeni bir haçlı seferidir.

Kudüs önemlidir, çünkü gerilim düşmezse, dayatmalar sürerse bir kıvılcım bölgemizi mahvedecek, yankı ve yansımaları tüm dünyaya yayılacaktır.

BAE DIŞİŞLERİ BAKANI'NA TEPKİ: "ALÇAKLIK VE AHLAKSIZLIKTIR"

Geçtiğimiz aralık ayı içinde BAE Dışişleri Bakanı hepimizi infiale sürükleyen bir paylaşım yapmıştır. Nimetbilmezlerin söz konusu torunu haddini aşarak kahramanlarımıza dil uzatmıştır. Utanmadan, sıkılmadan efendilerine şirin görünmek adına Türk düşmanlığına soyunmuştur. Fahreddin Paşa'yı hırsızlıkla suçlayarak iğrenç bir bühtanda bulunmuştur. En nazik ifade ile alçaklık ve ahlaksızlıktır. Bu sömürge artığının Fahreddin Paşa'ya ve ecdadımıza dil uzatma densizliği nankörlüktür. Bir hırsız varsa, hain aranıyorsa, Osmanlı'ya ihanet eden bir avuç Haçlı kalıntısından başkası olamayacaktır.

Hırsız, Türk ve İslam'ın onurunu savunan ecdadımıza pusu kuranların ta kendisidir. Bugünkü torunları hırsız bulmak istiyorlarsa yanını yöresini yoklasınlar.

HERKES YERİNİ YURDUNU BİLMELİ

Fahreddin Paşa'ya çamur atmak soysuzluktur. Tarihsizlere Türk tarihini çiğnetmeyiz, korkaklara kahramanlarımızı ezdirmeyiz. Herkes yerini yurdunu bilmelidir. Türk düşmanlarının gözüne girmek için cambazlık yapanları biliyoruz, ayaklarını denk almaları hususunda da uyarıyoruz.

BARZANİ ÇOCUKLUK HAYALLERİNDE BOĞULDU

2017'nin en önemli gündem başlıklarından birisi de Kerkük olmuştur. Barzani 25 Eylül referandumu ile hayatının hatasını yapmış, çocukluk hayallerinde boğulmuş gitmiştir. Türkmeneli'nin ve Kerkük'ün milli haysiyeti şimdilik güvenlik altına alınmıştır. Bir hafta önce Irak Türkmen Cephesi Bölge Sorumlusu Salihi suikast sonucu şehit edilmiştir. Tüm soydaşlarımıza ve aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.

Ötüken onuru yere düşmeyecektir. Gün ola harman ola, o gün hele bir gele. Gözyaşları dinecek feryatlar bıçak gibi kesilecektir. Varsın başkaları geçmişi konuşsun. Biz işimize bakacağız, ülkücü olmanın şerefini taşıyacağız.

2017'DE TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE ÜZERİMİZE GELDİLER

2017'de terör örgütleri ile üzerimize geldiler. Tarihi hesaplarını görmek istediler. Satılık kalemleri, kiralık köşe yazarlarını, yarım aydınları, sahtekar televizyoncuları kullandılar. İftira attılar, itham silahını çektiler. Kah özgürlük ve insan hakları maskesi ile, potansiyel Türk düşmanı vasıfları ile kalemizi çökertmeye kalkıştılar. Başardılar mı? Elbette hayır.

FETÖ'nün deltasında buluşanlar huzursuz, ihanetin havzasında birleşen namertlerin yüzü asıktır.

MÜTEMADİYEN MHP'Yİ ELEŞTİRİP TÜRKLÜK ALERJİSİNDEN NEMALANLAR

Mütemadiyen MHP'yi eleştirip Türklük alerjisinden nemalananlar denetimli kavga, icazetli provokatörlük yöntemleri ile sonuca gitmeyi hedeflediler. FETÖ ile diğer çeteleri yanlarına alarak geldiler direndik. Hain akınlara direnç gösterdik. Devlet yetim değildir. Vatan kimsesiz değildir. MHP tüm heybet, haşmeti ile buradadır, milli birlik ve dayanışmanın yaşaması konusunda yeminlidir.

İRAN'DA YAŞANAN OLAYLAR

28 Aralık'ta İran'da başlayan olaylar dikkatleri bu ülkeye çevirmiştir. Ekonomik sorun ve şikayetlerle başlayan protestolar birden bire rejim eleştirilerine kıvrılmıştır. ABD ve İsrail açıktan bazı bölge ülkeleri de kapalı devre toplumsal infiali desteklemiştir. İran'da her ne yaşandı ve yaşanıyorsa öncelikle bu ülkenin iç sorunudur. Türkiye'ye düşen İran'ın toprak bütünlüğünü tartışmasız desteklemesidir. Demokratik iyi niyetli beklentilere şüphesiz kulak verilmelidir.

Ancak İran'ı karıştırmak isteyen eller, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'yu kana bulayan Arap Baharı'nın devamını kurgulamışlardır. Dönem dönem Türkiye'yi de yoklayan zalimler, Gezi Parkı'ndan Kobani olaylarına, hendek teşebbüsünden 15 Temmuz'a kadar son 5 yıldır her türlü ihaneti denemişlerdir. Adalet yürüyüşleri de boşuna icra edilmemiştir. Enjekte edilen zehir Irak ve Suriye'de tuttu ancak Türk milleti kahramanca bir mücadele göstererek her oyunu bozdu.

ABD kumpası Türkiye'ye sökmez. Siyasi mahkemenin hükmü bu aziz millete geçmeyecektir.

Türk milleti 16 Nisan referandumunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini onaylamıştır. 2018 yılı önemli bir dönemeçtir.

YENİ HÜKÜMET SİSTEMİ

2017'nin en mühim gelişmesi hükümeti sisteminde yapılan değişikliktir. Türk milleti Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni onaylamıştır. 2018 yılı yeni sisteminin istikrarlı bir şekilde gelişmesi için önemli bir dönemeçtir.

AK Parti ve MHP Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemi'nin hazırlığından oylanmasına kadar başarılı bir süreci işletmiştir. 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ortaya çıkardığı yeni şartları kavramış, beka üzerinden siyasetimizi yeni baştan anlamlandırmış, 11 Ekim 2016'daki grup toplantımızda da görüşlerimizi açıklamıştım.

SEÇİMLE DE SINIRLI KALMAYACAĞIZ 2019'DAN SONRA DA DESTEĞE DEVAM EDECEĞİZ

Bu destek ve katkımız 2019'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinde de mutlaka devam edecektir. Seçimle de sınırlı kalmayacak 2019'dan sonraki 5 yıl boyunca da yeni sistemin kalıcı hale gelmesi için süreç birliğinin, ahlaki ittifakın gereğini gönül huzuru ile yapacağız. MHP üzerine düşen görevi yapma konusunda iradelidir.

Bu şartlar altında dün de belirttiğim üzere partimiz 2019'da Cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacaktır.

HZ. NUH'UN CEP TELEFONU KULLANMASI KADAR HAYAL MAHSULÜDÜR

2018'deki yasal düzenlemelerin süratle hayata geçirilmesi ise bir başka gündem maddesidir. Biz Türk'üz doğruyuz, verdiğimiz sözü sonuna kadar tutarız. Hükümet sisteminde geriye dönüş yoktur. Çalıyı tepesinden sürümek ahmaklıktır. Hz. Nuh'un cep telefonu kullanması kadar hayal mahsulüdür. Yaptıkları baraj tutmaz, söyledikleri sözü kimse yutmaz.

CHP'Lİ ÖZEL'İN 'PATRON ÇILDIRDI' ELEŞTİRİSİNE YANIT

CHP'yi yanına aldığı İP, HDP, EMEP, FETÖ ve PKK ile diğer yedekleri de hiç kafaya takmayız. Bir millet ne diyor ona bakarız. MHP'nin kapısına tasfiye sürecinde ibaresi asıldığını onursuzca söyleyenler, patron çıldırdı, kapatıyoruz sözlerini ile irademizi saptıranlar uçurumların en derinine çıldıra çıldıra düşmüşlerdir."