Karaköy'de başörtülü kadınlara saldırı davasında karar çıktı

Karaköy'de iki başörtülü kadına saldırdığı iddiasıyla 4 ayrı suçtan 2 yıl 9 ay 17 gün hapis cezasına çarptırılarak hükmün açıklanması geri bırakılan ancak aldığı ceza üst mahkemece kaldırılan sanık Semahat Yolcu hakkında yeniden yapılan yargılamada karar çıktı.

İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Semahat Yolcu ve müştekiler Feyza Yerlikaya ve Gamze İnce avukatlarıyla katıldı.

Duruşmada müştekiler Yerlikaya ve İnce şikayetlerinden vazgeçtiklerini belirtti.

“UMARIM GEREKEN DERSİ ALMIŞTIR”

Müştekilerin avukatı, "Her şeyden önce kişinin yapılan kötülüğe karşılık bir ceza uygulanması gerekir. Pişmanlığını ifade eden sanığı affetmek daha makbuldür. Mağdurların da dediği gibi saldırı bir eylem olsa da sanığın pişmanlığını belirtmesi üzerine müşfik bir tavırla onları affetmek hem kamu vicdanı hem de inancımız gereğidir.  Umarım sanık yargılama süresince gereken dersi almıştır." dedi.

Karaköy'de başörtülü genç kıza saldırı İZLE

ÖZÜR DİLEDİ

Pişman olduğunu söyleyen sanık Semahat Yolcu da "Şahsıma yakışmayan bir davranıştı. Özür dilerim şuursuzca yapılan bir davranıştı. Tekrar özür diliyorum." dedi.

İKİ SUÇTAN CEZA VERİLDİ

Mahkeme, mağdurların şikayetlerinden vazgeçmeleri sebebiyle "yaralama" ve "hakaret" suçlarından davanın düşmesine karar verdi.

Mahkeme, "tehdit" ve "inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme" suçunun ise şikayete bağlı suçlardan olmadığı gerekçesiyle "tehdit" suçundan 6 ay 7 gün, "inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme" suçundan ise 10 ay hapis cezası vererek hükmün açıklanmasını geri bıraktı.

Öte yandan sanık Semahat Yolcu,  duruşma sonrasında mağdurların yanına giderek onlardan özür diledi.

"PİŞMANLIK DİLE GETİREN SUÇLUYU AFFETMEK İSE DAHA HAYIRLIDIR"

Davaya ilişkin mağdur avukatları yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, "Sanık pişmanlığını dile getirmiş, mağdurlardan özür dilemiştir. Bu bağlamda mağdurlar Feyza Yerlikaya ve Gamze İnce sanığın pişmanlığını göz önünde bulundurmak suretiyle şikâyetlerinden vazgeçerek sanığı affettiklerini dile getirmişlerdir. Sanığın eylemi ne mağdurlar ne de kamu nezdinde mazur görülebilecek bir eylem değildir. Ceza hukukunun temel mantığı ıslah edicilik olmalıdır. Bizim inancımıza göre kişinin yaptığı kötülüğe karşı denk bir ceza uygulanması gerekirken pişmanlık dile getiren suçluyu affetmek ise daha hayırlıdır." denildi.

"AFFETMENİN DAHA HAYIRLI OLACAĞINA KARAR VERDİLER"

Saldırıya uğrayan genç kadınların avukatı, Twitter'dan yaptığı açıklamada da "Karaköyde saldırıya uğrayan müvekkillerimiz sanığın pişmanlığını dile getirerek özür dilemesi nedeniyle ders niteliğinde bir karar alarak kendilerine saldıran şahsı affetmenin daha hayırlı olacağına karar verdiler. Hepimize ders olsun!" ifadelerini kullanarak kamuoyuna duyuruda bulundu.

Yayınlanan duyuru metninde Kuran-i Kerim'deki Şura Suresi'nin 40'ıncı ayetine dikkat çekmeleri de öne çıktı.

ŞURA SURESİ'NİN 40'INCI AYETİNİ ANLATTILAR

Metnin öne çıkan kısmında şu ifadeler yer aldı:

"Mağdurların da belirttiği üzere kendilerine yöneltilen eylem, inançlarına saldırı niteliğinde ağır bir eylem olsa da sanığın pişmanlığını dile getirmesi üzerine müşfik bir tavırla onları affetmek hem maşeri vicdan hem de inancımız nezdinde bir gerekliliktir. Nitekim Rabbimiz Şura Suresi 40'ıncı ayetinde şöyle söylemektedir:

'Bir kötülüğün karşılığı, ona denk bir cezadır. Ama kim affeder ve arayı düzeltirse onun mükafatı Allah'a aittir. Şüphesiz O, zalimleri sevmez.'

Rabbimizin emri doğrultusunda af yolunu tercih etmenin hem bizler hem de sanık açısından daga hayırlı olacağı kanaatini taşıyoruz. Şüphesiz İslam dini en temelde adalet ve merhamet dinidir. Bu anlamda sevgili Peygamberimiz'in hayatı boyunca benzer olaylarda affedici tavır göstermesi bizim için en büyük örnektir."