Biden Küba hükümetini kınadı

Tarihin en büyük ekonomik krizini yaşayan ve koronavirüs salgınının da hızla yayıldığı Küba’da halk, hükümete karşı ülkenin birçok yerinde protesto yürüyüşleri düzenliyor.

"DÜZMECE"

ABD Başkanı Joe Biden, Küba halkının yanında olduğunu belirterek gerçekleşen toplu gözaltılarına "düzmece" ifadesini kullandı.

Hükümetin kararlarını kınayan Biden, "Küba'daki, yıldırma ve susturma tehditlerine rağmen konuşma cesareti gösteren halka yönelik toplu gözaltı ve düzmece yargılamaları kesin olarak kınıyorum." dedi.

ABD'DEN KÜBA'YA YENİ YAPTIRIMLAR

Biden yönetimi, Küba'da göstericilerin yanında yer aldığını ve halkın taleplerine baskı ile cevap veren ülke rejimine karşı yeni yaptırımlar getirdiğini bildirildi.

ABD Hazine Bakanlığı'ndan bugün yapılan açıklamada, Küba'da 11 Temmuz'da başlayan demokrasi yanlısı, barışçıl protestoları bastırdıkları gerekçesiyle Küba Savunma Bakanı Alvaro Lopez Miera ile İçişleri Bakanlığı'na bağlı özel kuvvetler biriminin yaptırım listesine eklendiği kaydedilmişti.

"ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ"

Küba'da binlerce kişi düzenledikleri gösterilerde, ülkede kötüleşen ekonomik şartları protesto edip hükümetten özgürlük istemişti. Göstericiler, "kahrolsun diktatörlük" ve "özgürlük istiyoruz" şeklinde slogan atmış, sosyal medyada ise bazı bölgelerde yağma olaylarının meydana geldiği görüntüler paylaşılmıştı.

Kötüye giden ekonomi, gıda ve ilaç kıtlığıyla yükselen fiyatlardan hükümeti sorumlu tutan göstericiler, yetkilileri koronavirüs krizini yönetememekle suçlamıştı.

İNSANLAR SOKAKLARA ÇAĞIRILDI

Küba Devlet Başkanı Diaz-Canel ise Küba televizyonu ve ulusal radyodan halka seslenerek, "Vatanımızın egemenliğini teslim etmeyeceğiz, tüm devrimcileri, devrimi her yerde savunması için sokaklara çıkmaya çağırıyoruz." açıklamasında bulundu.

Diaz-Canel, Küba halkının mutsuzluğunun başlıca sebebinin ABD yaptırımları olduğunu belirtmiş, ülkede meydana gelen gösterileri "vandalizm" olarak nitelendirmişti.

Bölge basınında çıkan haberlere göre, bu hafta sonu hükümet karşıtı gösterilerde 400'den fazla kişinin gözaltına alındığı öne sürülmüştü.