Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, dijitalleşen piyasalarda şirketlerin fiyatları artık algoritmalarla belirlediğini, bu durumun rekabet ihlallerini daha görünmez ve otomatik hale getirdiğini belirterek “Yapay zekâ destekli denetim sistemleri kurmayı planlıyoruz.” dedi.
"ARTIK FİYATLARI ALGORİTMALAR SABİTLİYOR"
Küle, bazı firmaların rekabet kurallarını algoritmalar aracılığıyla ihlal ettiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
Şirketler artık fiyatları otomatik yazılımlarla belirliyor. Bu algoritmalar, rakiplerin fiyatlarına anında uyum sağlayarak fiyat sabitleme gibi yasadışı uygulamaları kendiliğinden gerçekleştirebiliyor. Klasik denetim araçları bu yapıları tespit etmekte yetersiz kalıyor. Bu nedenle yapay zekâya dayalı yeni denetim mekanizmaları geliştiriyoruz.
"CEZADAN ÇOK DÜZENLEYİCİ KİMLİĞİMİZLE ANILMAK İSTİYORUZ"
Rekabet kurumlarının asli görevinin piyasadaki aksaklıkları ortadan kaldırmak ve pazara girişteki engelleri azaltmak olduğunu vurgulayan Küle, kestikleri milyarlarca liralık cezaların ötesinde, rekabeti artırıcı yapısal önlemlerle ekonomiye daha büyük katkı sağladıklarını söyledi:
Biz Rekabet Kurumu olarak sadece ceza kesen bir otorite değil, piyasa işleyişini iyileştiren bir düzenleyici aktör olmak istiyoruz. Gerçek katkı, cezadan değil, rekabet ortamının sağlanmasından gelir.

FRITO LAY'E VERİLEN 1,4 MİLYAR LİRALIK CEZA
Küle, bu yıl verdikleri önemli kararlardan birinin, geleneksel satış noktalarında fiili münhasırlık uygulayan Frito Lay’e yönelik olduğunu hatırlattı. Firma, bakkal ve büfelerde rakip ürünlere alan bırakmadığı gerekçesiyle 1,4 milyar liralık cezaya çarptırıldı:
200 metrekarenin altındaki satış noktalarında stantların bir kısmının rakiplere ayrılması ve Frito Lay'in bu alanları kullanmaması yönünde bağlayıcı karar aldık. Benzer kararları daha önce gazlı içecek, dondurma, akaryakıt ve medya sektörlerinde de verdik.
TOFAŞ/STELLANIS KARARI, KURUM TARİHİNDE BİR İLK
Birleşme ve devralma işlemleri açısından da önemli bir karara imza attıklarını belirten Küle, Tofaş/Stellantis birleşmesine yatırım, ihracat ve istihdam şartı koyduklarını açıkladı:
Bu karar, kurum tarihinde ilk kez ekonomik şartlara bağlanan bir birleşme iznidir. Statik analizlerin ötesine geçip rekabetin dinamik etkilerini dikkate alıyoruz. Bu adımın otomotiv sektöründe olduğu kadar yan sanayide de olumlu etkiler yaratmasını bekliyoruz.
30'DAN FAZLA SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR
Rekabet Kurumu’nun hâlihazırda 30’dan fazla aktif soruşturma yürüttüğünü belirten Küle, aralarında Apple, Google, Netflix, Visa/MasterCard, Sahibinden.com, Kariyer.net, Mars Sinema, Med Yapım ve Ay Yapım gibi şirketlerin de yer aldığı çok sayıda dijital ve geleneksel sektörün mercek altına alındığını söyledi.
Ayrıca tohum, enzim, kimya, ilaç, lastik, elektronik eşya, hazır beton, çimento gibi alanlarda da geniş çaplı incelemeler sürüyor. Mobil ekosistemler, kırmızı et, liman hizmetleri, konteyner taşımacılığı, reklamcılık ve otomotiv sektörlerinde ise kapsamlı sektör analizleri yapılıyor.
"KÜRESEL TEKELLERLE MÜCADELE İÇİN ULUSLARARASI İŞ BİRLİĞİ ŞART"
Küle, veri, algoritma ve ağ etkisi gibi avantajlara sahip küresel teknoloji devlerinin, pazarlarda kolayca hâkimiyet kurabildiğini ifade etti:
Google, Amazon, Meta gibi şirketler, sahip oldukları veriyle pazara otomatikman hükmediyor. Bu firmaların yıllık cirosu, birçok ülkenin bütçesini aşmış durumda. Artık sadece ulusal değil, uluslararası ölçekte iş birliği şart.
"HAKİM DURUMU KÖTÜYE KULLANMAYA ODAKLANACAĞIZ"
Gelecek dönemde, pazar gücünü kötüye kullanma dosyalarına daha fazla kaynak ayıracaklarını açıklayan Küle, dijitalleşme ile birlikte pazar hâkimiyetinin daha sinsi ve tespit edilmesi zor hale geldiğine dikkat çekti:
Birçok sektörde büyük oyuncular, satın almalarla pazarı tekelleştiriyor. Bu da rekabetin bozulmasına ve tüketici seçeneklerinin azalmasına neden oluyor. Rekabet denetimi, ekonomik istikrarın temel unsurlarından biri haline geldi.