UFO'ların kayıtlı gerçeği 7/15

YANLIŞ İNANÇLAR: Gerçek şu ki, hiçbir araştırmacı bu cisimlerin gerçekte ne olduğunu bilmiyor. Bununla ilgili giriş bölümünde şunları yazdım: "Ne ben ne de bir diğer yazar, göğümüzde dolaşan şeylerin uzay gemisi olduğunu iddia etmiyor, bunun nedeni çok basit, çünkü görülenlerin fiziksel bir 'şey' olduğuna dair bilgiyi göz ardı edemeyiz. UFO terimi öylesine yanlış kullanıldı ve popüler kültürün parçası haline geldi ki, ilk ve de gerçek anlamı tamamen kayboldu. Artık herkes UFO kelimesini 'dünyadışı varlıkların uzay aracı' olarak algılıyor. İşte bu yüzden UFO – Unidentified Flying Object (Tanımlanamayan Uçan Nesne) kısaltmasındaki 'tanımlanamayan', bir anda 'tanımlanana' dönüştü. UFO kelimesinin bu yanlış kullanımıyla bir uzay gemisi gerekliliği doğmuş oldu. Bu hipotezi doğru kabul ettiğinizde de, henüz kanıtlanmamış dünya dışı varlıkları da kabul etmiş, ve de bilimsel çalışmaları yok sayıp sanki büyük bir buluş yapılmış gibi yaklaşıyorsunuz UFO konusuna."

UFO'ların kayıtlı gerçeği 8/15

İLK ELDEN GÖRÜNTÜLER: Bu yakın çekim yuvarlak resmi Paul Trent ve karısı tarafından 1950 yılında çekildi. Trent ve eşi kusursuz şahitlerdi, çektikleri iki fotoğraf da UFO tarihinde en kapsamlı incelenen iki fotoğraf oldu. Bir müdahale ya da şaka izine rastlanmadı. ABD Hava kuvvetleri tarafından 1968 yılında bilim adamlarına hazırlatılan ünlü Condon Rapor'u Trent olayını şöyle aktarıyor: "Gümüş, metalsi, halka şeklinde ve onlarca metre çapındaki yapay cisim iki tanığın görüş alanı içerisinde uçmuştur."

UFO'ların kayıtlı gerçeği 9/15

FÜZELERDEN KAÇIŞ: 1976 yılında daha sonra İran Hava Kuvvetleri komutanı olacak olan General Pervez Caferi binbaşı rütbesindeydi ve Tahran üzerinde uçan büyük ve renkli bir cisme F-4 jetiyle yaklaşması emredildi. 'UFO'lar' kitabının kendine ayrılan bölümünde Caferi kedi fare oyununu ayrıntılarıyla anlatıyor. Birden fazla cisme Sidewinder füzesi fırlatmaya çalıştığını ancak her seferinde ateşleme mekanizmasının UFOlar tarafından kilitlendiğini aktaran Caferi, gördüklerini ayrıca Amerikan Savunma İstihbaratı Birimi DIA'ya üç sayfalık bir hatıratla da aktarmış.

UFO'ların kayıtlı gerçeği 10/15

BİR MİL UZUNLUĞUNDA: Pilot Ray Bowyer, 2007 yılında Aurigny Hava yollarına ait üç motorlu bir uçağı Channel Adaları üzerinde uçururken, parlak sarı renkli ince purolara benzeyen bir UFO'yla karşılaştı. Yolcular ve başka mevkideki bir pilot tarafından da gözlemlenen cisim, radarda da görünüyordu. İnişten sonra Bowyer durumu hemen rapor haline getirip, ve yukarıdaki çizimle birlikte Jersey Hava Trafik Kontrol Merkezi'ne, Savunma Bakanlığı'na ve Londra Sivil Havacılık Kurumu'na gönderdi. Olayın şokunu atlatıp verileri incelediğinde Bowyer'ı bir sürpriz bekliyordu. Cismi ilk görüşü ve cismin görüş alanından çıkışı arasındaki radar verilerini inceleyen pilot, cismin yaklaşık bir mil uzunluğunda olduğunu görmüştü.

UFO'ların kayıtlı gerçeği 11/15

İLERİSİ İÇİN YENİ BİR ADIM: John Podesta kitabının giriş kısmında şöyle yazıyor: "Kean ve onun yardımcı yazarları, halihazırda UFO araştırmalarını titizlikle sürdüren ve diğer ülkelerle işbirliği içinde olan küçük bir Amerikan Devleti kurumunun varlığını ortaya koyuyor. Bu yeni kurum, tüm araştırmaların halka açıklığını ve belge ve kanıtların yayılmasını kontrol altında tutacaktır. Artık bilim adamlarının, havacılık uzmanlarının ve hükümetlerin bir araya gelip UFOlar etrafında dönen ve bu zamana kadar karanlıkta kalan soruları aydınlatması gerekiyor. 'UFO'lar: Generaller, Pilotlar ve Devlet Yetkilileri Konuşuyor' da bu yönde atılan adımlardan biri."

UFO'ların kayıtlı gerçeği 12/15

12- ARİZONA VALİSİ UFO GÖRÜYOR: Eski Arizona Valisi Fife Symington kitaptaki bölümünü şu sözlerle açıyor: "13 Mart 1997, Sekiz ve sekiz otuz arasında mantık ve gerçeklik sınırlarımı zorlayan bir şeyle karşılaştım; üçgen şekilli bir araç Phonex'teki Squaw Peak Dağları üzerinde sessizce dolaşıyordu. Oldukça büyüktü ve keskin köşeleri ışık saçıyordu. Arizona semalarını dolaşan bu ışık cisminin ne olduğunu bilmiyorum. Eski bir pilot ve havacılık uzmanı olarak kesinlikle insan yapımı bir şey olmadığını söyleyebilirim."

UFO'ların kayıtlı gerçeği 13/15

TARİH: Giriş bölümünden alınan kısa bir tarihçe: "UFO'lar 1940'larda milli bir mesele haline geldi. O yıllarda bu olaylara büyük ilgi vardı ve medya da söylentilere geniş yer ayırıyordı. Hükümet ise olayları sürmekte olan Soğuk Savaş'la ilişkilendirmeye ve halkın gizem üzerinde yoğunlaşmasını engellemeye çalışıyorudu. Perde arkasındaysa olaylar bambaşkaydı; Hava Kuvvetleri ve hükümet en az halk kadar endişeliydi. Görevi halkı korumak olan bir kurum, istediği zaman kaybolup tamamen bilinmeyen bir teknolojiyle karşılaşmıştı. 1950'lerde ise sivillerden gelen bilgilerle hareket edip olayları araştıran Mavi Kitap Projesi başlatıldı. Mavi Kitap, medyanın da desteğiyle UFO olaylarının çoğunun safsata olduğunu ortaya çıkardı ve toplumdaki harareti bir bakıma söndürmüş oldu. Yüzlerce vaka kayıt altına alındıysa da Hava Kuvvetleri, bilinen son resmi UFO araştırma grubu olan projeye 1970'te son verdi." Araştırmaların kapalı kapılar ardında sürdüğü ve ABD'nin diğer ülkelerin de yardımıyla gizli belgeler biriktirmeye devam ettiği artık biliniyor. Kitapta yer alan tüm olaylar ve belgeler 1976 ile 2007 arasında meydana gelmiş.

UFO'ların kayıtlı gerçeği 14/15

PARILDAYAN IŞIKLAR: 80'li yılların ortalarında tıpkı Belçika'daki gibi Connecticut ve New York'ta da UFO patlamaları yaşandı. Fransa Belçika ve İngiltere'deki yetkililerin aksine ABD yetkilileri hiçbir şey yapmadı ve hiçbir şey açıklamadı. Fotoğraf 1987'de Connecticut'ta Hudson Vadisi dalgası sırasında çekilmiş. İncelemeler cisimlerin devasa boyutta olduğunu ve ışıkların bir çeşit sıralamayla yanıp söndüğünü ortaya çıkarmıştı.

UFO'ların kayıtlı gerçeği 15/15

DÖNÜŞÜM: Northwestern Üniversitesi'nden Astronom J. Allen Hynek, Mavi Kitap Projesi'nde 20 yıl boyunca danışmanlık yaptı. 1977 yılında şunları yazıyor: "Bu işe 'çökertici' sıfatıyla alınmıştım. İlk başta karmaşık görünen olayları bir anda çökertmekten büyük zevk alıyordum. Başka gezegenlerden hayat beklentisi içinde olan uçan daire hayran gruplarınınsa baş düşmanıydım. Bendeki dönüşüm yavaş yavaş oldu, 60'ların sonlarına doğruysa bir zamanlar çatlak ve hayalci dediğim adamlarla benzer şeyleri düşünmeye başlamıştım. Bugün eğer UFO'ların gerçek olduğuna ve onları anlama çabalarına inanmasam bu konuda bir dakika daha harcamam."