45 yıldır İsviçre'de yaşayan gurbetçi: Büyük Türkiye İmparatorluğu geliyor
Özel İçerik

Ensonhaber.com sokağın nabzını tutmaya devam ediyor.

Ekibimiz seçime kısa süre kala seçmenin oy tercihlerini takip ederken bir yandan da gündemdeki diğer bazı konuları direkt halka soruyor.

Seçimlerin yaklaşması ile birlikte, 24 Temmuz 2020'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla müzeden ibadethane statüsüne getirilen İstanbul'un en önemli simgelerinden biri olan Ayasofya'nın akıbeti de tartışma konusu.

İktidar tarafından, muhalefetin kazanması durumunda Ayasofya'nın tekrar kapatılacağı yönünde açıklamalar yapılırken muhalefette de farklı söylemler mevcut.

Videoyu izlemek için tıklayın.

İktidar değişirse Ayasofya ne olacak?

Kimi muhalefet temsilcileri, Ayasofya'nın tekrar müze olacağını söylerken kimi de hem müze hem cami olarak kullanılabileceğini belirtiyor.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da konuya ilişkin açıklamasında "İktidara geldiğimizde Ayasofya gerçek manada açılmış olacak, kendi ruhuna kavuşacaktır." ifadelerini kullandı.

Ensonhaber.com ekibi de Ayasofya'nın avlusunda, vatandaşa iktidarın değişmesi durumunda Ayasofya'nın akıbetinin ne olacağını sordu.

Ayasofya'nın tekrar ibadete açılmasının büyük bir adım olduğu konusunda ortak bir fikir ortaya çıkarken 45 yıldır İsviçre'de yaşayan bir gurbetçimizin konuya ilişkin sözleri çevredekilerin de alkışını aldı.

Türkiye'nin, Ayasofya'yı ibadete açmak gibi doğru ve büyük adımlarının dünya sahnesinde Türkleri yeniden tanınır ve sözü dinlenir hale getirdiğini söyleyen gurbetçi, 20 yıllık dönemle başlayan süreçle büyük Türkiye İmparatorluğuna doğru gidildiğini söyledi.

"Büyük Türk İmparatorluğu geliyor inanın bana"

İşte gurbetçi vatandaşımız Gökhan Çukur'un o sözleri:

"Ben İsviçre’den geliyorum. Benim düşündüğüm ilk öce yaşasın Erdoğan! İsviçre’de Türklüğümüzü geri getirdi. 20 sene önce bizi hiç tanımıyorlardı ilk kez 20 yıldır bizim Türklüğümüzü geri getirdi.

Ayasofya bizimdir artık. Hiçkimse bizden alamaz. Ayasofya'nın müze olmaması lazım. Çünkü böyle yapmazsak bize saygı duymuyorlar. Bizim kuvvetimizi görmeyince bizi aşağılıyorlar.

İnanın bana ben 45 senedir İsviçre’de yaşıyorum. Kuvvetli olmazsak, onlara karşı durmazsak her zaman bizden Ayasofya'mızı isteyecekler, Efes’imizi isteyecekler, İzmir’imizi isteyecekler, Doğu’muzu alacaklar… Yeter artık! Bitti bu olay.

Zannetmiyorum Kılıçdaroğlu başa gelsin. Çünkü Erdoğan iyi bir insan. Erdoğan Avrupa’nın ilk 3 liderinden biridir. Ne diyeyim başka. Erdoğan’dan başka ne var ki? Neyimiz var?

Doğrusu Erdoğan’dan önce ABD’liler bize yukarıdan bakıyordu. Şimdi ABD’lilerle, Almanlarla, Ruslarla savaşıyoruz… Bundan 20 sene önce buralara kim geliyordu. Avrupa’da Türkiye’ye gitmeyin diyorlardı. Ama şimdi geliyorlar. Nasıl geliyorlar? Çünkü masaya yumruğu vuruyoruz. Yeter diyoruz.

Aslında ben Erdoğancı değilim. Ben solcu bir aileden geliyorum. 2009’a kadar Erdoğan’ı ben sevmiyordum. Ama o Yahudilere Mavi Marma ile politikamız başladı. Artık bizi durduramayacaklar. Büyük Türkiye İmparatorluğu geliyor inanın bana. Her şeyi geri alacağız."